Ana sayfa Dizi Magazin Haberleri Aslı Enver’in Murat Boz ve Burak Özçivit’e ilginç soruları

Aslı Enver’in Murat Boz ve Burak Özçivit’e ilginç soruları

tarafından ker_def

murat-boz-burak-özçivit-aslı-enver-2
A.E Oyunculuk işi nasıl bir iş? Oynarken en çok nerede zorlandın?
M.B Ben daha önce bir komedi filminde yer almıştım.Bu film sadece komedi filmi değil komedi-dram filmi olduğu için dram sahneleri de benim ilk defa karşılaştığım sahnelerdi. Orada gerçekten çok zorlandım.Hatta bir ara sizlerin yardımı ile role nasıl girmem gerektiğini öğrenip rolden çıkamamışlığım vardı, hatırlıyorsanız. Mert yönetmenim geldi, ‘Murat ne oldu sana?’ falan dedi üzgün bir şekilde. Girdiğim rolden çıkamamıştım mesela, gerçekten zorlanmıştım.Bu filmin benim için en zorlandığım sahnesi bir Burak’la beraber, iki kardeş kavga sahnemiz var ve bir de deniz kenarı sahnemiz… Oyun verme-oyun alma işini ben bu filmde kavradım.Ben normalde gerçekten anlamıyorum yani.Oyuncu, iyi oyuncu,kötü oyuncu, iyi oyunculuk, kötü oyunculuk, oyun verme,oyun alma gibi şeylerin farkında değildim. Ama birlikte karavanda çalıştığımız o gün Burak ve sen çok yardımcı oldunuz. Sonra işte Burak’tan o oyunu alınca verebildim.En zorlandığım sahne buralardı.
B.Ö İşte uyum, enerji burada ortaya çıkıyor. Üçümüzün uyumundan dolayı böyle oluyor.Teknik kısmı evet var halbuki ne kadar zorlanmıştık sahnede, hatırlıyorsun. Çok uzun sürmüştü. 8-9 saat sürmüştü bir sahne ama biz olabildiğince duygunun içinde kalıp onu yaşatmaya devam etmiştik. İşte oyunculuk böyle bir şey.
A.E Peki bugün geri dönüp baktığımızda şaka maka 33 günü sette birlikte geçirmişiz hatta bir de ön hazırlık süreci var. Nasıl hatırlayacaksınız bu dönemi?
M.B Çok renkli! Şimdi mevsim değişti, kış geldi, sürekli bir koşturma halindeyiz. Hem hayatlarımızda hem iş hayatlarımızda. Sürekli çalışır durumdayız. Bizim set öyle değildi. İş gibi gelmiyordu bana. Biraz iş, biraz tatil gibiydi. Arkadaş olduğumuz için, birlikte zaman geçirmek büyük keyifti her şeyden önce. Bağlarımız çok kuvvetliydi.Setteki arkadaşlarla bağ kurduk, yönetmenimizle bağ kurduk. Bir kimyayı yakaladığımız için mesela bazen İstanbul’a işe geldiğim dönemlerde can atıyordum sete geri dönmek için. O güzel bir şey bence her sette yakalanıyor mu bilmiyorum gerçi. Bir önceki filmde de olmuştu ama bunda daha başka bir duygu oldu. Akşam ne yiyeceğiz onu bile bilmiyorduk. Gerçekten güzel günlerdi. Kaldığımız otel muhteşemdi mesela ve sahipleri Tuğba Abla ve Mete Abi…. O yüzden ben çok mutluydum yani…

Aslında o 33 gün benim için aslında bir hafta gibiydi. Üçümüz o kadar eğlendik ve enerjimiz o kadar tuttu ki, çok kısa geldi bana set süreci. O set hiç bitmesin istedik. Hazırlık aşamamız da çok keyifliydi. İnşallah ikinci film olursa, bu enerjiyi ona da aktarırız. Biz gülmekle ağlamanın kardeş olduğu bir film yaptık. Bu da beni çok mutlu ediyor.