Ana sayfa Kadın Haberleri Melike Güner rolüne kalbiyle hazırlandı!

Melike Güner rolüne kalbiyle hazırlandı!

tarafından ker_def

Rolüme kalbimle hazırlandım
‘Medet’ adlı tiyatro oyunuyla adından söz ettiren Melike Güner, “Çiçek’e aklımla değil, kalbimle hazırlandım. Güncel bir oyun olması işimi kolaylaştırdı” dedi

‘Doktorlar’ dizisi ve ‘İncir Reçeli’ filmleriyle fenomen olan Melike Güner, ikiz bebekleri olduktan sonra dizi ve sinema sektörüne ara verdi. ‘Medet’ Oyununda başrolde olan Güner, 15 – 23 – 29 – 31 Mart’ta Maya Cüneyt Türel Sahnesi’nde hayranlarıyla buluşuyor.

– ‘Medet’ nasıl bir oyun?

Aslında çok katmanlı bir oyun. O yüzden bu soruyu bir kerede cevaplamak zor. Benim için anlattığı en önemli şeylerden biri, son dönemde yaşadığımız kutuplaşma ve grupların birbirine ne kadar önyargılı olduğu. Hayat bazen insanı öyle ters bir köşeye yatırır ki, prensiplerimizi ya da inançlarımızı çiğnemek zorunda kalırız. ‘Medet’te her iki karakter de böyle bir sı- navdan geçiyor.

– Nasıl bir karakteri canlandırıyorsunuz?

Çiçek isminde muhafazakar bir kadını oynuyorum. çiçek’in başına gelen felaket, inancına ters düşmesine rağmen ona zor bir karar aldırtıyor. Kararı hayata geçirdiği takdirde, cehennemde yanacağını düşündüğü halde bu yola giriyor. Çünkü başka çaresi yok. Çiçek, hırs ve dünyevi arzulara sahip değil. Çaresiz bir kadın.

– Role nasıl hazılandınız?

Yerli bir yazarın oyununu oynamanın avantajlarını yaşadım bu role hazırlanırken. Güncel bir oyun olması işimi çok kolaylaştırdı, Türkiye’de yaşıyor olmak yetti. Bugüne kadar hazırlandığım tüm rollere olduğu gibi Çiçek’e de aklımla değil de kalbimle hazırlandım.

– Çiçek’in ruh sağlığı bozuk olduğu için oyunda çok zor sahneleriniz var. Oyundan önce kendinizi nasıl motive ediyorsunuz?

Ekstra bir hazırlığım olmuyor. Her oyun öncesi hâlâ çok heyecanlandığım için mutlaka üç saat önce sahnede olup, kafaca mümkün olduğunca uzaklaşmaya çalışırım.

– Oyun ilk önce bir hayal sahnesiyle başlıyor. Çiçek orada seksi bir kadın. Daha sonrasında türbanlı biri olduğunu görüyoruz. İki karakter birbirine çok zıt. O anlarda, nasıl bir psikoloji yaşıyorsunuz?

Türkiye’de kadın olmak zor olduğu için erkek gibi olmaya öykünme var. ‘Erkek gibi kız’ bir iltifattır mesela… Genellikle, kadınsı olmaksa, insanı hafif gösteren ve aşağılayıcı bir şey… Bu durum o kadar içimize işlemiş ki, sanırım ben de bu yüzden hayal sahnesindeki Çiçek’i çalışırken çok zorlandım. Hâlâ oyuna çıkmadan önce bu gerçek değil diyorum kendime
.
– Çiçek tecavüze uğradığı için hamile kalıyor. Siz de annesiniz, neler hissediyorsunuz?

Oyunumuzun yazarı Deniz Madanoğlu tam da bu soruyu sordurtmak için yazmış senaryoyu. Burada oyunu izleyen herkes biliyorum ki, kendine bu soruyu soruyor; ‘Çiçek’in, Durukan’ın, İbrahim’in yerinde, ‘Ben olsaydım ne yapardım?’ diye. Dışarıdan konuşmak çok kolay ama bu kadar hassas bir konuda bile konuşanlar oldu ülkemizde. Annelik öncesinde belki Çiçek gibi düşünebilirdim. Şimdi ise sadece bilmiyorum diyebilirim. Yaşanmadan üzerine söz söylenebilecek bir konu değil bence.

– Faruk Barman’la sürekli iki kişi olarak sahnedesiniz. İki kişinin karşılıklı diyalog sahneleri zor olur. Metni unuttuğunuzda neler oluyor?

Faruk’la oynadığımız ikinci oyun bu. İyi bir frekansımız var. Birbirimizin gözüne bakınca, bir sorun varsa anlayıp hızlıca toparlayabiliyoruz. Faruk bana göre daha sakin ama ben her oyun öncesi mutlaka ezber alıyorum.

– Evlendikten sonra dizilerde yer almadınız. Sebebi nedir?

Ben zaten genelde 4 – 5 yıl çalışıp, 1 – 2 yıl dinlenmeyi tercih ediyordum. Bir proje bittikten sonra nefes almam gerekiyor.

– Telif hakkı olsa, ‘Doktorlar’dan çok fazla ücretler almıştınız…

Güzel olurdu tabii… Ama telif hakkı olsaydı, bu kadar yayınlamazlardı.

– ‘Doktorlar’ gibi ‘İncir Reçeli’ filmi de fenomen oldu. Senaryo seçimini nasıl yapıyorsunuz?

İç sesim ‘Bu tutmaz ama yer alayım’ dediğim o proje tutuyor. Bu iki iş için de aynı şeyi düşündüm, ikisi de fenomen oldu.

‘İkizlerle kendim oldum’

– İkizlerden sonra hayatınızda neler değişti?

Hayatım tamamen değişti. Tamamlandığımı hissediyorum. Onlarla kendim oldum.

– İkiz bebek olmasının ne gibi zorlukları var?

Zorluk demeyelim onun adına ama vicdan azabı var. Birisiyle ilgilenirken diğerinin bir anını kaçırıyor olmak ya da ikisi de ağlarken sadece birini kucaklayabiliyor olmak.

SERCAN KISMET-MİLLİYET