Aklımdan çıkmıyor: Sühan (Tuba Büyüküstün)
Cesur ve Güzel başladığında Sühan üzerine güzelliğinden başka bir şey düşünmemiş, kendime Korhan’la Cahide’yi seçmiştim. Korhan tam bir teletabi olarak köşede dursun; Cahide de, Bülent ve escort taşıyıcı annesiyle tam bir Roket Takımı gibi her bölüm komik, tatlı kötülükler yapıyor. ‘Kadın kadın’ denen tabirle domesliğin altını çizeriz ya işte aynı ilkel taktikle ‘erkek erkek’ olan Cesur’un dünyasından da düştüm. Kimseye nefes aldırmayan eril yapısı, Şirin eğer Kemal’le evlenmeseydi ve üzerine bir de 15 sene geçseydi onun arzulayacağı cinsten. Ancak Sühan, gördüğüm en deli esas kız. Bihter nevrotik ve histerik olabilir, Elektra kompleksinin altına imzasını atmış olabilir, Hürrem’in cezai ehliyeti olmayabilir, Nihan Kozcuoğlu gördüğümüz en takıntılı insan olabilir ama hiçbiri Sühan kadar deli değildi bence. Cesur’un annesinden bile daha deli olabilir Sühan. Aurası beni o kadar etkiliyor ki geçen Nişantaşı’nda, Korludağlar’ın dairesinin yakınından geçerken kendimi onun gibi yürümeye çalışırken buldum. Cesur’un bütün kusursuzluğuna Heidi’nin Clara’sının soyundan gelmesine rağmen, Sühan’ın babasından genlerine geçen köylü kurnazlığını da seviyorum. Aynısı Korhan’da yok mesela. Sühan’ın da dediği gibi o anne tarafına çekmiş. Sühan, Tahsin Korludağ’ın bütün basitliklerini taşıyor ve bunu saklamaya çalışırken çok deneyimsiz kalıyor. Kusursuz bir karakter olmadığı için de ilham verici.