Ana sayfa Oyuncu Biyografileri Başak Gümülcinelioğlu Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi

Başak Gümülcinelioğlu Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi

tarafından ker_def

Başak Gümülcinelioğlu, 22 Ekim 1991 tarihinde İstanbul’da doğmuştur. Türk dizi, sinema, tiyatro oyuncusu ve müzisyen.

Adı: Başak Gümülcinelioğlu
Doğum Tarihi: 22 Ekim 1991
Doğum Yeri: İstanbul
Boyu: 1.65 m.
Kilosu: 49 kilo
Burcu: Terazi
Göz Rengi: Ela
Kardeşleri: Ablası var
Instagram: https://www.instagram.com/basakgumulcinelioglu/
Evcil Hayvanları: Köpeği var.

Başak Gümülcinelioğlu Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi 10

Ailesi:  İstanbul’da doğdu büyüdü. Anne ve babası üst düzey yönetici, bir ablası var. “Ailem bana hiçbir zaman çalışmak zorundasın demedi. Ben bunu hayat tarzı olarak gördüm. Ben çok uzun yıllar bale yaptım, buz pateni yaptım. Her zaman benim yolumu açtılar. Sadece maymun iştahlı olmamı istemediler. ‘Bir şeye başlıyorsan en azından onu yapabiliyorum diyene kadar yap’ dediler. Sonra gitar çalmaya, nota öğrenmeye başladım. Ben zaten şarkı söylüyordum. Yemek yaparken bile şarkı söyleyerek, o notaya göre dans ederek hareket ediyorum. Zamanla çoklu farkındalıklar, ailesel destekler, okuduklarımın bilinç destekleriyle geliştim. Annem İkstisat, babam işletme okumuş. İkisi de iyi birer firmanın üst düzey yöneticileriydi, ama çok çalışkan insanlardır. Ailedeki ilk oyuncu benim, bizim ailenin sektörle alakası yok. Anneannem Ebe hemşire, dedem Polis, babaannem iyi bir terzi.  Hepsi çok çalışkan insanlarmış. Babam 14, annem 16 yaşında çalışmaya başlamış ve aynı zamanda okumuşlar. Ben çok bilinçli bir ailede büyüdüm. Bana hiçbir zaman çalışmak zorundasın denmedi. Ben bunu hayat tarzı olarak gördüm. Eğer başka bir ailede doğsam böyle başarılı olmazdım. Biz iki kardeşiz, ablamda çok çalışkandır. O da girdiği her sınavdan başarıyla ayrılırdı. Şimdi başarılı bir Mimar.”

Çocukluk yılları: Hareketli bir çocuktu. “Annem şunu söyler, 10 aylıkken konuşmaya başladın ve bir daha hiç susmadın, yürümeye başladıktan sonra da hiç durmadın. Hep çok hareketli bir çocuktum. Hiç çok yaramaz ya da şımarık olarak anlatılmadım, öyle olmamaya da gayret ederim. Ancak hep çok hareketli ve enerjik olduğumu söylerler, hala da öyle.”

Başak Gümülcinelioğlu Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi 11

Eğitim hayatı: İstanbul Bahçelievler Anadolu Lisesi’nden mezun oldu. Lise eğitiminin ardından İngiltere London Academy of Music, Dramatic Arts ve Amerika Kansas Müzikal oyunculuk eğitimi bölümlerini tamamladı. Daha sonra Bahçeşehir Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nde devam etti. Buradan mezun olduktan sonra İstanbul Teknik Üniversitesi’nde yüksek lisansını tamamladı.  “Bahçelievler Anadolu Lisesi’nden mezun olduktan sonra Goodland High School’da eğitim gördüm. İkinci lise diplomamı aldım. Müzikal tiyatro eğitimine başladım. Türkiye’ye döndüm, Bahçeşehir Üniversitesi’nde mimarlık eğitimi gördüm. İTÜ’de mimari tasarım tezli yüksek lisansa başladım. Müjdat Gezen’de Actors Studio’da eğitim gördüm, sonra Londra’ya gittim ve Lamda’da kamera önü oyunculuk ve drama eğitimlerini tamamladım. Dönünce de burada çalışmaya başladım. Çok uzun okudum yani.  Hala daha okuyasım var. Psikolojiye çok meraklıyım, çocuk gelişimine de öyle. Kendi alanımda da yüksek lisans yapmak isterim. Sadece doğru zamanda doğru kararı verip hakkıyla okumak isterim yine.”

Hayatının dönüm noktası: Şansa çok inanıyor ama şansın tek başına bir işe yaramadığını da düşünüyor. ‘Sen Çal Kapımı’ dizisini kariyerinin dönüm noktası olarak görüyor. “Şansa inanırım ama sadece her zaman hazır olmak gerektiğini düşünürüm. Galiba ben de öyleydim; zaten şarkı yazıyordum, beste yapıyordum, söylüyordum ve oynuyordum. Aynı anda bir yerde bulunması, tercih edilmesi ve istenmesi şanstı ama bende bulunması da bir yandan o şansı çalışarak değerlendirmekti asılında. O yüzden çok mutluyum çünkü ‘Sen Çal Kapımı’ bana çok şans getirdi, benim şansım oldu ve benim için çok kıymetli. Pırıl da öyle…”

Oyunculuğa ilk adım: Televizyon macerasına 2018 yılında, ‘8. Gün’ dizisinde canlandırdığı ‘Şehnaz’ karakteriyle başladı.

Hangi proje ile parladı? ‘Erkenci Kuş’ dizisinde canlandırdığı ‘Deniz’ karakteri ile dikkatleri üzerine çekti.

Kişilik özellikleri: Yumuşak, hassas, düşünceli, pozitif, akılcı, duygusal. “Ben, sertliğe inanan ya da sertliğe başvuran bir karakter değilim. Ne üslubum, ne tavrım, ne tarzım, ne de herhangi bir şeyi halletme şeklim sertlikten yana değil. Hatta bana tatlı dille neredeyse her şeyi yaptırabilirsiniz ancak sertlikle inada bile biner. En yakın arkadaşlarım benim hakkımda herhalde ilk önce duygusal derler. Sonra romantik diyebilirler; enerjik, heyecanlı, tutkulu, disiplinli, pozitif ve çalışkan olduğumu da söylerler.”

Başak Gümülcinelioğlu Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi 12

Sosyal:  Pek fazla boş durmayı sevmiyor, seyahat etmeye bayılıyor. “Çok boş kalabilen ya da beynini çok boş tutabilen bir insan değilim ama sürmenaj da olmamak için kendime bazı anlar vermeye başladım son zamanlarda. İşim çok fazla iş gibi değil, çok zevk aldığım için çalışmak beni daha fazla enerjik hissettiriyor. Ama evime gelip köpeğim Ajan’la birkaç saat yalnızca durmak da, beynimi dinlendirmek, ruhumu dinlendirmek de favorilerim arasında. Yine de çok fazla boşluğu seven ve ihtiyaç duyan bir insan değilim. Ben bir seyahat tutkunuyum diyebiliriz. Birçok ülkeye gittim, çoğuna da yalnız başıma gittim. Şehirlerde kaybolmayı, şehri öğrenmeyi, yeni insanlar ve yeni kültürler tanımayı çok severim. Koronavirüsün bizden en çok aldığı şey bence bu.  Dokunamıyoruz, gidemiyoruz, öğrenemiyoruz, farklılaşamıyoruz. Duruyoruz sanki, dönüşemiyoruz; eskisi kadar en azından. Ama bu bir süreç ve tabii ki geçecek.  Daha gitmediğim çok ülke var, şu dönem geçtiğinde bütün dünyayı gezmek istiyorum.”

Mutluluk kaynağı: ‘Sen Çal Kapımı’ dizisindeki ekip arkadaşları ile güzel bir uyum yakalamış olmaktan mutluluk duyuyor. “Partnerim Anıl İlter, Sarp Bozkurt, İlkyaz Arslan ve ben, ofis dörtlüsü olarak çok zaman geçirdik ve samimi olduk. Dolayısıyla çok gülen bir ekip olduk. Birbirini de çok güldüren bir dörtlü olduk. Sonra teker teker samimiyet çemberimiz genişledi. Hep beraber çok gülüyoruz demek en doğrusu. Unutamadığım çok şey var aslında, ama benimle alakalı en komik olay, geçenlerde sahne çekerken yaşadığımız bir anı. Ofisin içinde cam kapılar var, provada açıktı o kapılar. Güzel de temizleniyor bu kapılar, ben de uzağı çok net göremiyorum. Sahne çekerken kapanmış meğer, sahne sonunda kayıtta koşarak sinek gibi cama yapıştım. Ara ara aklımıza geliyor, gülüyoruz. Hatta Anıl telefonuna sağolsun kayıttan almış, arada açıp izliyoruz ve tekrar gülüyoruz.”

Aşka bakışı: “Aşk benim için dünyadaki en önemli şey olabilir. Hiç abartmadan söylüyorum. Hatta çoğu arkadaşım da bana ‘Şu devrin son romantiği sensin’ der. Şiir yazabilirim, şarkı yazabilirim, mektup yazabilirim; hatta bana da bunların hepsi yazılsın isterim. Aşk aynı zamanda beni duygusal olarak çok tatmin eden bir his ve duygusal tatmin yaşadığımda da daha önce de belirttiğim gibi her alanda daha çok yükseliyorum, daha çok enerjik oluyorum. İlk aşkımı da çok iyi hatırlıyorum. Dört yaşındaydım. Görkem, annemin en yakın arkadaşının oğluydu. Hatta o kadar aşıktım ki aşkıma karşılık vermediği için kulağını ısırmıştım. Yıllar sonra ilk yetişkinlik son ergenlik dönemimizde New York’ta karşılaştık, bu hikayeyi duyduğunda çok pişman oldu; en azından birazcık da olsa içim rahatladı.

Hayata bakışı: “Eskiden kendinde beğenmediği özellikler vardı ancak artık kendisini bu özellikleriyle sevmeyi öğrendi. “Eskiden daha uzun olsaydım keşke diye düşünürdüm mesela ya da geçmişte çok spor yaptığım için bacaklarım çok kaslı dolayısıyla herhangi bir spor yaptığımda incelmek yerine daha fazla kaslanıyor ve kalınlaşıyor. Keşke daha ince olsaydı diye düşünürdüm.  Ama sonradan bize bahşedilmeyen şeyler için üzülmemizin çok saçma olduğuna kanaat getirdim. Değiştiremeyeceğim ve benden bir parça olan her yerimi çok seviyorum. Ama bu fiziksel herhangi bir değişiklikten kaynaklanmadı, bu tamamen mental olarak geçirdiğim değişiklikten, olgunlaşma safhasından ve şükredebilmeyi öğrenmekten kaynaklandı.”

İş hayatına bakışı: Sektörde iş yaptıkça, mesleği ile ilgili pek çok şey öğrendiğini düşünüyor. “O kadar çok insandan, o kadar çok şey öğrendim ki, hangi okula gitsem ya da kime para versem böyle öğrenemezdim. Tiyatro çok farklı algoritması olan, bambaşka dinamikleri olan çok gerçek bir yer. Ben sahnede olmaya bayılıyorum. Çalıştığım iki tiyatrodan ve ustalarımdan, her birinden ayrı ayrı o kadar çok şey öğrendim ki, bu konuda çok şanslıyım. Benim kendime bir sözüm vardı; eğitimim bittikten sonra Türkiye’ye geleceğim ve her yıl para kazansam da kazanmasam da tiyatro yapacağım. Bir tek pandemi sürecinde benim oyunum olmadı. O da bütün dünyanın yaşadığı bir sıkıntı.”

Başak Gümülcinelioğlu Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi 10

Kariyer planı: İlerleyen zamanlarda bir müzikalde oyunculuk yapmak istiyor. “Kariyerimde, ne müzik oyunculuğa, ne oyunculuk müziğe tercih edilebilecek bir şey değil benim için. Kendimi bildim bileli şarkı söylüyorum, kendimle alakalı doğru fikirler edinmeye başladığımdan beri de oyunculuk var. O yüzden ileride müzikal oyunculuk yapmak istiyorum. Ben çok heyecanlı ve tutkulu bir insanım. Ancak gerçek disiplini yurt dışında öğrendim. 13:42, 15:26 gibi ders ya da set saatlerimiz vardı mesela. Hem yurt dışında aldığım eğitim, hem de yaşadığım sosyal çevrenin etkisi ile disiplini öğrendim. Çok çalışkan da bir ailem var. Annem, babam, ablam hepsi öyleler ve haydi çalış cümlesi bizde hiç olmazdı. Genetik miras gibi bir şeydi benim için ancak ben kendi çalışma sistemimi oluşturmayı yurt dışında öğrendim, bana çok getirisi oldu. Sabrı, yalnızlığın mutsuzluk değil benim için güç temsili olduğunu, bencillik değil ama bencil olma konseptini öğrendim. Hala çok başaramasam da en azından konsepti kavradım. Yurt dışında da kariyer yapabilirdim ancak ben ülkesini, evini, kültürünü, ailesini çok arayan duygusal bir altyapıya sahibim. Canı sıkıldığında bakkal abinin yanına gidip bir çay içen insanım aslında. O yüzden çok özledim yuvamı, kültürümü, ailemi. Mutlu olduğum, anlaşıldığım ve anladığım yerde daha başarılı olabiliyorum. Aslında yurt dışında da çok mutlu oldum. Ama ev başka.  Kendi kültüründe oyunculuk yapmanın daha doğru olduğunu düşünüyorum. Bu demek değil ki yurt dışında oynamayı düşünmüyorum ya da istemiyorum. Hayal ediyorum, istiyorum ve düşünüyorum tabii ki. İnşallah olur ancak burası yuvam. Yuva her şey. Duygusal bir insanım ve duygusal olarak tatmin olduğumda her anlamda yükselişe geçiyorum.”

Gelecek Hayali:  Gelecekte kendini en çok görmek istediği müzikal ‘Mamma Mia’. “Hatta keşke Meryl Streep’in kızını, Amanda yerine ben canlandırsaydım. Hayal hep var ve biz sınırsızız. O yüzden hayal kurmaktan, umut etmekten ve çalışmaktan vazgeçmem. Çeviriyorum, çalışıyorum, bir gün çok iyi bir müzikalde yine oynayacağımı düşünüyorum. Sürekli dans ve şan derslerime devam ediyorum, müzik yapıyorum, şarkı yazıyorum, besteliyorum, söylüyorum. Boş kalsam kendim okuyorum, izliyorum, çeviriyorum, çalışıyorum. Müzikalde kondisyon çok önemli. Kondisyon kazanmaya gayret ediyorum. Hassas olduğum bir konu. Bir yandan da son zamanlarda daha sert bir müzikalde de oynamak isteyebilirdim diye düşünüyorum. “West Side Story” de olabilir. O da kendimi tanımaya başladığım yeni bir tarafım.”

Formunu nasıl koruyor? Spor yapıyor ve beslenmesine dikkat ediyor. “Çekimlerden fırsat bulmak çok kolay olmuyor. Boş günlerimde aslında dansa gidiyorum ve dans dersi alıyorum.  Her yere olabildiğince yürüyerek gitmeye çalışırım zaten. Hiçbir zaman spor salonu insan olmadım ama yoga ve pilatesi zaman zaman hayatımın içine katıyorum ve bana çok iyi geliyor. Eski sporcuyum dolayısıyla bir alt yapım var. Spor ve hareketli olmak bana kendimi çok iyi hissettiriyor. Yediklerime dikkat ederim. Fast food insanı değilim çok fazla; ekmek sevmem, tuz neredeyse hiç yemem, yağ fazla tercih etmem hatta bunlar beni çok rahatsız eder. Öğünlerim küçücüktür ancak çok sık yerim. Tam bir göçmen kızıyım aslında, genelde sebze meyve severim en çok zeytinyağlı severim, pek fazla et sevmem ama yemek zorunda olduğum zamanlarda da ihmal etmem. Dolayısıyla çok kötü bir yeme düzenim olmadığı için çok sıkı rejimler de yapmıyorum. Kışın kilo almaya çok meyilliyim o yüzden kışın biraz daha dikkat etmeye gayret ediyorum.”

Günlük bakım rutini: Cilt temizliğine ve saç bakımına çok önem veriyor. “Öncelikle setten çıkar çıkmaz hatta bazen daha setteyken makyajımı siler, nemlendiricimi sürerim. Genelde her gün duş alır ve üzerine cilt bakımı yaparım. Aslında her gün duş almak da çok sağlıklı değil sanıyorum ancak böyle rahat ediyorum. Makyajla uyumamaya özen gösteririm. Hatta o kadar alışmışım ki yüzümü temizlemeden uyuduğumda artık uykumu da alamıyorum. Kozmetik ürünü alışverişi yaparken, hayvanlar üzerinde denenmemiş olmasına ve bileşenlerine dikkat ediyorum. Genellikle organik ürünler tercih ediyorum. Cildim çok hassas dolayısıyla alerjen maddelere çok dikkat ederim. Bu sebeple bana iyi gelen ürünlere sadık kalırım. Kendime ait cilt bakımı rutinlerini yıllar içinde doğal ürünleri deneyerek buldum. Saçlarımı her ay yarım santim kestiriyorum. Fark edilmeyecek kadar. Hatta bazen kendim kesiyorum. Sirkeli soğuk su çok iyi geliyor. Kokusundan rahatsız olduğum için son bir yıldır frambuazlı sirkeli saç bakım suyu kullanıyorum. Ara sıra yumurta sarısı, zeytinyağı, badem yağı, Hindistan cevizi yağı, Evigen ve Bepanthen ampul karışımı yapıyorum. Bir saat bekletiyorum. Sonrasında yıkıyorum, işim yoksa kendi kendine kurumaya bırakıyorum. Eğer evden çıkmak durumundaysam da saçımı kurutma makinasının soğuk ayarıyla kurutuyorum.”

Evde ne yapar? Evde olduğu zamanlarda köpeği ile vakit geçirmeyi seviyor. “Evde olduğumda, Ajan adında bir köpeğim var. Onunla birlikte vakit geçiriyorum. Genelde müzik yapıyorum. Benim işim aslında iş gibi değil ya, her zaman sevdiğim bir iş olduğu için çalışmıyorken de çalışıyorum. Güzel bir şey izlemeyi, güzel bir şey okumayı, güzel bir senaryo okumayı çok severim. Psikoloji ile ilgili, enerji ile ilgili çok şey okurum. Durmak istediğimde genelde bunları yaparım.”

DİZİLERİ

2020/2021- Sen Çal Kapımı/ Pırıl Baytekin

2020- Yarım Kalan Aşklar/ Çağla

2019- Erkenci Kuş/ Deniz Keskin

2018- 8. Gün/ Şehnaz

TİYATRO OYUNLARI

2019- Yaban Arısı / Çevirmen

2018- Hababam Sınıfı / Oyuncu

2017- Barut Fıçısı / Oyuncu