Ana sayfa Dizi Magazin Haberleri Gariplik Murat Boz’un Vale’den para üstü istemesinde mi acaba?

Gariplik Murat Boz’un Vale’den para üstü istemesinde mi acaba?

tarafından ker_def

Geçtiğimiz günlerde sevgilisi Aslı Enver ile gittiği AVM’den ayrılırken magazincilerin görüntülediği Murat Boz’un, Vale’ye verdiği 200 TL’nin üstünü istemesi, ünlü şarkıcının ‘cimri’ ilan edilmesine neden oldu.

Ancak işin aslına bakıldığında, durum hiç de göründüğü gibi değil! Murat Boz’un bu tavrının ifşa edilmesi, bir başka tartışmayı açtı. Normal şartlarda hemen herkesin yapacağı bir davranıştı para üstü istemek. Fakat Boz’un magazincileri görünce arabasına binip gitmek istemesi ve sonrasında paranın üstünü istemesi, medyaya bir şekilde duyuruldu.

İşin etik kısmı bir yana, Murat Boz’dan adeta intikam alınmak istenen bir durum yarattı bu ifşa meselesi.

Milliyet Gazetesi Yazarı Özay Şendir de “Vale intikamı denilen şey” başlıklı yazısında bu durumu irdeliyor.

Şendir, “Türkiye’nin en cimri adamı ilan edildi Murat Boz” sözleriyle bu durumu sorguluyor. Murat Boz’un
“Çok trafik var, 170 TL para üstünü sonra alırım” dediğini aktaran Şendir, Murat Boz’un vale şirketine telefon etmesinin ardından hemen olayın orada bulunan magazin muhabirlerine ulaştırıldığını ve bunun ne ticaret etiğine ne de müşteri mahrumiyetinin gerekliliğine sığmadığının altını çiziyor.

Gariplik Murat Boz'un Vale'den para üstü istemesinde mi acaba? 7

Amacın Murat Boz’un canını yakmak ve kamuoyu önünde küçük düşürmek olduğunu ifade eden Özay Şendir, “Adı Murat Boz olduğu için, normal ücretin altı katından fazlasını bahşiş olarak bırakmaya mecbur mu adam?” diye de soruyor.

Murat Boz’un gazetecilere göstere göstere “Bakın valeye 200 TL veriyorum” şeklinde bir hava atmaya, reklam unsuru çıkarıp sonra parasını istemeye çalışmadığının da altını çizen Özay Şendir, sözlerine şöyle devam ediyor:

“O zaman şarkıcıyı ‘cimri’ ilan etmek yerine, açılan para üstü telefonunun medyaya sızdırılmasını konuşmamız lazım.
Aksi bir durumda, yarın bırakılan bahşişi beğenmeyen bir valenin, aracın içinde gördüğü ve kağıtlarda yazanları sızdırması riskini de kabul etmiş oluruz.”