264
Kendal ve Kenan’ın soğuk savaşını nispeten daha seyrek görebildiğimiz bir bölümdü. Öyle de olması gerekiyordu. İşin içine çok fazla aksiyon katmak hem çok yorucu hem de gereksiz olurdu. Bölümün temposu gerçekten iyiydi. Kartpostal gibi sahneleri, su gibi akan diyalogları ve göz kaşımaktansa gözyaşı akıtan oyunculukları sabaha dek övmeyeyim de ne yapayım?
Sabri’nin sonu dünden belliydi. Buna rağmen üzüldük. Titanik gibi düşünün. O gemi finalde batacak, ama her izleyişinde de seni ağlatacak. Melek’in inkar evresi, Sabri’nin kanının üstünde tuttuğu nöbet ve gözlerindeki öfke… İşin en güzel yanı bu hafta kurgu da bizi hikayeyle sürükleyecek kadar özenliydi.