Oyuncu Bartu Küçükçağlayan ve Melikşah Altuntaş’ın Instagram’daki “Mücbir Sebepler” isimli canlı yayın programında Mustafa Kemal ve Nazım Hikmet şiirini hedef almaları tepki çekmişti. Okuduğu şiir ile dalga geçilen ünlü oyuncu Orhan Aydın, sosyal medya hesabından tokat gibi bir cevap verdi.
Ali Eyüboğlu ile İlkay Buharalı’nın birlikte hazırladıkları Türkiye’nin ilk YouTube canlı yayın Magazin Programı “Magazin Noteri”; hem o anları hem de Orhan Aydın’ın ikiliye verdiği tokat gibi cevabı gündeme taşıdı. İşte o detaylar…
Oyuncu Bartu Küçükçağlayan ve Melikşah Altuntaş 2 Mayıs günü yaptıkları yayında; 1 Mayıs 1977 yılında yaşanan ve siyasi tarihimize ‘Kanlı 1 Mayıs’ olarak geçen katliam sırasında, miting kürsüsünde sunuculuk yapan tiyatro sanatçısı Orhan Aydın’ın, aynı gün sosyal medya hesapları üzerinden işçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma günü dolayısıyla yayınladığı video ile dalga geçmişti.
Yayında, Melikşah Altuntaş isimli sosyal medya fenomeninin, Orhan Aydın tarafından okunan ve Şair Nâzım Hikmet’e ait olan “Türkiye işçi sınıfına selam” adlı şiiri için “Beyefendinin iddiaları bunlar, bu şiir. Hatta düz yazı” diyerek alay konusu yapmaya çalıştı.
Yayına konuk olarak bağlanan Eser Yenenler ise, içerisinde Mustafa Kemal Atatürk’ün de adının geçtiği bir şiiri farklı bir üslupla okudu. Yenenler, bu üslubu ile ilgili yaptığı açıklamada şu sözlerle kendisini savundu: “Yayınlanan video ve Nazım Hikmek şiirin okuyan şairimizle yapılan yayında, sanılanın aksine ben canlı yayına bağlanmadım. O günden tam 3 gün sonra canlı yayına bağlandım ve konu tamamen benim küçükken şevkle ve hiddetle okuduğum 23 Nisan şiirin okuma şeklim ve üslubumdu. Eğer öyle olmasaydı yine 23 Nisan’da okuduğum o şiiri Atımızı anmak için kendi sosyal hesaplarımda paylaşmazdım.”
Tüm bu yaşananların medyada gündem olması üzerine Orhan Aydın Twitter hesabından zehir zemberek bir paylaşım yaptı.
İlkay Buharalı’nın Magazin Noteri’nde aktardığı paylaşımında Aydın tepkisini şu ağır ifadeler ile dile getirdi:
“Medya maymunluğunun sonu yok… Eleştirmek de sorun yok… Sorun had bilmemek.. “Ne işçisi işçi mi var” demekse düpedüz hainlik… Sorsanız ailelerine emekçiler… İşçiler vardır.. Nazım’ı bilmemek ise “oyuncu” ya da “fenomen” geçinmenin pespaye hali.. Seviyesizlik lağım çukuru..