Ana sayfa Dizi Magazin Haberleri Şeyma Subaşı’nın hikayesi resmen Türk filmi gibi! Yıllar önce içeri alınmadığı yere patron oldu!

Şeyma Subaşı’nın hikayesi resmen Türk filmi gibi! Yıllar önce içeri alınmadığı yere patron oldu!

tarafından zk zk
Acun Ilıcalı’nın eşi Şeyma Subaşı’nın başına gelen bir olay, adeta Türk filmlerindeki ilginç tesadüfleri anlatıyor.

Yıllar önce kovulduğu işyerine patron olarak dönen ve benzeri durumlardan sonra kimsenin beklemediği bir hızla yükselip herkesi şaşırtan karakterler sadece filmlerde olmuyor.

Şeyma Subaşı, seneler önce yaşadığı ve bir şehir efsanesine dönen olayın doğrusunu anlattı.

Hürriyet Gazetesi’nden Ayşe Arman’a konuşan Şeyma Subaşı, uzun süredir hazırlıklarını yaptığı ve sağlıklı yemeklerin servis edildiği Healthyish adlı kafeyle ilgili yaşanan olayı anlattı.

“O şehir efsanesi doğru mu? Güya seni o kafeye almamışlar, sen de yıllar sonra kafeyi satın almışsın!” sorusu üzerine Şeyma Subaşı olayı şöyle aktardı:

Şeyma Subaşı'nın hikayesi resmen Türk filmi gibi! Yıllar önce içeri alınmadığı yere patron oldu! 7

“Ben sana doğrusunu anlatayım: Bebek Şenliği’nin olduğu bir gün Bebek Parkı’ndaydım. Melisa 6 aylıktı. Yanımda da yardımcım vardı. Melisa kucağımdaydı. Elimizde çantalar, puset filan… Oturacak bir kafe aradık. Happly Ever After’a yürüdük, bütün masalar boştu, iki masa doluydu sadece. İşletme müdürüne “Burada oturabilir miyiz?” diye sordum. Ama o iki dolu masada, herkesin zannettiği kişi yoktu. Yani onun bu olayla bir alakası yok. Fakat bana “Hayır, oturamazsınız! Yerimiz yok!” dediler. Ben de oradan çıktım. Bir şey demedim. Ne diyeceğim? “Beni niye almıyorsunuz” mu? Ayşe Kucuroğlu da yoktu orada ama bir şekilde almadılar beni. Doğru yani kafeye alınmadığım. Ama yemin ediyorum, hatta kızım üzerine yemin ederim, “Göreceksiniz, ben burayı satın alacağım!” gibi bir düşünce aklımın köşesinden bile geçmedi. Ama hayat ilginç işte, o kafe sonunda benim oldu! Bu arada Ayşe’yle de gayet iyiyiz şu anda, hiçbir sorunumuz yok. O zaman öyle olması gerekiyordu demek ki. Ben takılmam bu tür şeylere.”

Röportajın tamamını okumak için TIKLAYIN