Ana sayfa Dizi Magazin Haberleri Zahide Yetiş, evliliğini, oğlunu, hakkında merak edilenleri çarpıcı bir röportajla anlattı…

Zahide Yetiş, evliliğini, oğlunu, hakkında merak edilenleri çarpıcı bir röportajla anlattı…

tarafından zk zk

Hafta içi her gün Show TV’de program yapan Zahide Yetiş, ekranın sevilen yüzlerinden birisi.

Sakin, sevecen, kucaklayıcı yapısıyla ekranın güleryüzlü bir ismi olan Yetiş’in pek çok da takipçisi ve hayranı var.

Bir süre önce doğum yapan ve Aras isimli bir oğlu olan Zahide Yetiş, hakkında merak edilen pek çok soruya yanıt verdi. Anne olduktan sonra kendisindeki değişimleri, eşi ile ilişkilerini, televizyon dünyasına bakışını anlattı.

Milliyet Pembe Nar’dan Melis Güvenç’e bir röportaj veren Zahide Yetiş, bakın neler neler söyledi…

Annelik hayatınıza, dünyaya bakışınıza neler kattı?

Kesinlikle korkularım arttı. Aslında her durumda mutlu olmayı başarabilen biriyim, hep öyle olmaya çalıştım. Sanırım hayatımdaki pek çok şeyde de bunu başardım. Ama insanın evladı olunca korkuları çok fazlalaşıyor. Kendiniz için düşünmediğiniz, hissetmediğiniz pek çok şeyi evladınız için bir risk olarak görüyorsunuz. Mesela geçen gün evde camları siliyorlar, pencereler yere yakın olduğundan bir an Aras bu pencereden aşağı düşebilir diye bir korku sardı içimi.

Zahide Yetiş, evliliğini, oğlunu, hakkında merak edilenleri çarpıcı bir röportajla anlattı... 9

Hatta size daha saçma bir şey söyleyeyim; Geçen gün çocuğa balon aldık. Baloncunun elinde çok fazla uçan balon vardı. O an Aras’ın eli balonlara takılsa, ipi baloncunun elinden kaçsa, çocuk uçsa gitse ne yaparım diye düşündüm. Eşim de “Allah aşkına biraz normal olmaya çalış. Öyle bir şey olmaz” diyor ama ne fayda… Histerik değil ama hassasiyeti artmış bir hale geldim. Annelere soruyorum “Sadece ben mi böyleyim?” diye ama hepsi aynı şeylerden tereddüt yaşadıklarını söylüyor. Gerçekten insan anne olunca değişiyormuş.

Peki ya eşinizle ilişkiniz?

Eşimle de tabii ilişkimiz değişti. Daha önce telefonumda aşkım diye kayıtlıydı şimdi Arasım’ın babası diye kayıtlı. Aslında bu ciddi bir uyarı da bir taraftan. Eşim hala benim aşkım, sevgilim böyle olması gerekiyor. Baba olması veya benim anne olmam kendimizle ilgili muhteşem bir şeyken eş olmayı biraz arka plana itiyor ama sonrasında durumu toparlayıp normale döndürmek lazım.

 

Zahide Yetiş, evliliğini, oğlunu, hakkında merak edilenleri çarpıcı bir röportajla anlattı... 10

Çünkü bir süre sonra eşler arasında tehlike çanları çalmaya başlıyor. Bunu aşabileceğimizi düşünüyorum. Şu anda en büyük sevgimiz oğlumuza. Ama bebekten sonra birbirimizi daha çok sevmeye başladık. Genelde kadınlar eşlerini çocuktan sonra ihmal ediyor ama böyle kopukluklar yaşanmaması için ben aksine eşime zaman ayırmaya ve ilgi göstermeye bir hayli dikkat ediyorum. O da bana karşı aynı şekilde gerekli hassasiyeti göstermeye çalışıyor.

Böyle yoğun bir tempoda çalışan hanımlar anne olduktan sonra ara vermek, dinlenmek ister. Ama siz sanki bu yoğunluğu daha da artmış bir şekilde yaşıyorsunuz öyle mi? Bunda sizin yardımınıza muhtaç, ihtiyaç sahibi insanların etkisi var diyebilir miyiz?

Normal bir iş yaptığımı düşünmüyorum. Elbette bu anormal de değil öyle algılanmasın. Çok özel ve seçilmiş bir durum aslında bu. İnsanlara yardım edebilecek durumda olmak, koskoca bir televizyon kanalını arkana almak müthiş bir güç. Bu gücü hastalar için değerlendirmek, faydalı olabilmek gerçekten çok az kişiye nasip olur. Yani onlardan birisi olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Bundan nasıl vazgeçebilirim ki?

Soyunup basitleştirerek de ünlü olmak mümkün. Ama insanların sizi severek gelip sohbet etmek istemeleri gerçek reyting”

Ekrandaki kadın programları bir elin parmaklarını geçmiyor ve siz en çok izlenen ilk iki programdan birisiniz. Benzer formatlarınız neden tutmuyor sizce?

Zahide Yetiş, evliliğini, oğlunu, hakkında merak edilenleri çarpıcı bir röportajla anlattı... 11

Her iş tutsa da tutmasa da büyük emek. Şimdi var olmayan pek çok program denendi ve hepsi bir emeğin ve aklın eseriydi. Hepsi birbirinden çok emek barındırdığı için ayrı ayrı saygı duyarım. Tutup tutmaması ise halkta karşılık bulmasıyla ilgili bir şey. Bu elbette o programın ekran yüzüyle, samimiyeti ve insanlara gerçekten yürekten içten dokunabilmesiyle ilgili. Şükürler olsun ki izleyenler beni evlerinin bir bireyi gibi gördü ve bunu hep bana gösterdiler, yazdılar. Bence asıl reyting dışarıda. Sokakta insanların size nasıl baktığı önemli.

Ünlü olabilirsiniz bu çok kolay. Sizi parmakla da gösterebilirler bu da çok zor değil. Bunu soyunarak da yapabilirsiniz. Yani basitleştirerek de ünlü olmak mümkün. Ama sizi severek gerçekten sizinle gelip sohbet etmek istemeleri gerçek reyting. Bunu yıllardır yaşıyorum. Allah muhafaza hiç de bitsin istemiyorum. Her programın bitip bitmemesi değil ama bir emekle ekrana gelmesi önemli bir şey.

Biliyorsunuz Müge Anlı’nın programında işlenen Palu ailesinin hikayesi çok ses getirdi ve işlenen cinayetler, yapılan işkence ve tecavüzler günlerce ekranda anlatıldı. Ama şiddet bu kadar gözler önüne serildi diye de büyük tepki çekti. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Müge benim arkadaşım. Onu çok severim ve nasıl çalıştığını, ne kadar emek verdiğini çok iyi bilirim. Eğer Müge bu konuyu ele almasaydı Palu cinayeti ne yazık ki henüz aydınlatılamamış olacaktı. Bu yüzden bende oluşan bu farkındalıktan sonra izledim. Yakalanmalarına da çok sevindim. Böyle bir işkence ve insanlık suçu işleyenlerin cezasını çekmesini istiyorum.

Polisimiz çok çalışkan ve elbette pek çok şeyi aydınlatıyor. Ama televizyonun gücünü de yadsımamak lazım. Herhangi bir şey ekrana çıktığı zaman o kadar çok kişi tanık haline geliyor ki, ekran ulaşması ve hatırladığını ifade etmesi çok kolay büyük bir güce dönüşüyor. Sanıyorum bu anlamda Müge’nin de izleyenleri ona destek olmak için ellerinden geleni yapıyor.

Güzellik sırlarınız, son dönemde keşfettiğiniz ve önermek istediğiniz bakım ritüelleriniz var mı?

Cildim gerçekten çok yıpranıyor çünkü bütün gün hem canlı yayında ışıkla temas ediyorum, hem de makyajla uzun saatler kalmak durumundayım. Bu yüzden en önemli şey cildi nemlendirmek ve makyajı çıkartmak. Son dönemde CeraVe markasını keşfettim ve gerçekten gün boyu ne kadar güzel nemlendirdiğini gördüm. Ellerimi, vücudumu yıkasam bile aynı nemin devam ettiğini fark ettim. Fiyatı uygun bir ürün olması da ben çok mutlu etti. Çok pahalı ürünler, çok faydalı anlamına gelmiyor bunu bir kez daha görmüş oldum.