Türk televizyon ve sinemasının parlayan yıldızlarından Aras Aydın, son dönemin ilgiyle takip edilen programlarından İbrahim Selim ile samimi bir söyleşiye imza attı. Özellikle Amazon Prime’da yayınlanan “Nine Perfect Strangers” dizisindeki uluslararası başarısıyla adından sıkça söz ettiren Aydın, bu özel sohbette kariyerinden aile yaşantısına, hatta en kişisel takıntılarına kadar birçok konuda çarpıcı detaylar paylaştı. Sohbetten öne çıkanlar, medya ve hayranlar arasında büyük yankı uyandıracak nitelikteydi.
Ankara mı, Eskişehir mi? Aras Aydın’ın Kökenleri ve Çocukluğu
Uzun süredir merak konusu olan “Aras Aydın Ankaralı mı, Eskişehirli mi?” sorusu bu programda netlik kazandı. Aydın, nüfus kütüğünün Eskişehir’e kayıtlı olduğunu ancak doğma büyüme Ankaralı olduğunu belirtti. Kafkas kökenli, Çerkes bir aileden geldiğini vurgulayan oyuncu, çocukluğunun yaz aylarını Eskişehir’deki akrabalarıyla dolu köy evlerinde geçirdiğini anlattı. Ankara’daki yaşamının ise Batıkent semtinde geçtiğini ve ailesinin oldukça kalabalık, geleneklerine bağlı bir Çerkes ailesi olduğunu sözlerine ekledi. Özellikle Çerkes geleneklerine olan bağlılıklarını anlatırken, büyüklerin odaya girdiğinde ayağa kalkma adeti gibi detaylar, izleyicinin ilgisini çekti.
Dede Dövmesi ve Duygusal Aile Bağları
Aras Aydın, hayatındaki en önemli figürlerden birinin dedesi olduğunu dile getirirken, bu konudaki duygusallığı dikkat çekti. Sırtında dedesinin dövmesi olduğunu söyleyen Aydın, büyüklerini kaybettikten sonra aile yemeklerinin tadının kaçtığını samimiyetle ifade etti. Babasına ve dedesine çok düşkün bir çocukluk geçirdiğini vurgulayan oyuncu, onların varlığının hayatındaki önemine değindi. Bu içten açıklamalar, özellikle aile bağlarına değer veren dinleyiciler tarafından büyük beğeni topladı.
Melis Birkan’la Masalsı Aşk Hikayesi: “Issız Adam”dan Evliliğe
Eşi, yetenekli oyuncu Melis Birkan ile olan tanışma hikayeleri, sohbetin en romantik anlarından biriydi. Aras Aydın, Melis Birkan’ı “Issız Adam” filminde izlediği anı ve ona duyduğu hayranlığı açıkça ifade etti. Tanışmalarının Moda Sahnesi’ndeki bir tiyatro oyunu vesilesiyle gerçekleştiğini anlatan Aydın, o anki heyecanını ve Birkan’ın “deli eden kahkahasını” unutamadığını dile getirdi.
Evlilik teklifi hikayesi ise adeta bir senaryodan fırlamış gibiydi. Aydın, 10 yıldır biriktirdiği bireysel emekliliğini bozup yüzük aldığını ve Melis’e “Aile Her Şeydir” adını verdiği, tanışma günlerini ve aylarını içeren “berbat diyaloglarla dolu” bir senaryo yazarak sürpriz yaptığını anlattı. Melis’in duş sonrası havluyla geldiği o an ve Aras’ın dizlerinin titremesi gibi detaylar, hikayeyi daha da keyifli hale getirdi. Melis Birkan’ın teklifi kabul etme anındaki “kadın refleksi” olarak tanımladığı şaşkınlığı ve ardından gelen gözyaşları, izleyenleri hem güldürdü hem de duygulandırdı. Aras Aydın, Melis Birkan’ın hayatını nasıl güzelleştirdiğini ve ona duyduğu derin sevgiyi de dile getirdi.
Hollywood’da Bir Türk: “Nine Perfect Strangers” Deneyimi
Aras Aydın’ın kariyerindeki dönüm noktalarından biri olan “Nine Perfect Strangers” dizisi, sohbetin önemli bir bölümünü oluşturdu. Hollywood setlerindeki deneyimlerini anlatan Aydın, başlangıçta yaşadığı yalnızlık, korku ve kaygıya rağmen, ekibin sıcak ve yardımsever tavırları sayesinde bu süreci kolayca atlattığını belirtti. Özellikle Nicole Kidman başta olmak üzere, setteki ünlü isimlerin kendisine gösterdiği destek ve samimiyetin altını çizdi.
Dizinin çekimleri sırasında yaşadığı komik bir anı ise izleyenleri kahkahalara boğdu. Kostüm ekibinden çorap isterken, İngilizce’deki kelime benzerliği nedeniyle “ayağımı yalar mısınız?” dediğini ve herkesin şaşkınlıkla kendisine baktığını anlatan Aydın, bu tür gafların onu sette daha sempatik hale getirdiğini dile getirdi. Münih’teki çekim sürecini, farklı kültürlerden insanlarla etkileşimi ve Nicole Kidman’ın kendisine “kelebekleri sevdirdiğin için seni tebrik ederim” sözüyle nasıl duygulandığını aktardı.
Aydın, Türkiye’den birçok yetenekli oyuncunun olduğunu ve uluslararası projelerde yer alabileceklerini vurgulayarak, genç oyunculara umutlarını asla kaybetmemeleri ve çok çalışmaları yönünde ilham verici bir mesaj da verdi.
Çocukluk Yaramazlıkları ve Şaşırtan Takıntılar
Aras Aydın, “şımarık bir çocuktum” diyerek çocukluk anılarına dalarken, dinleyenleri hayrete düşüren yaramazlıklarını paylaştı. Köydeki komşularının camlarını sapanla kırmaktan, Batıkent’teki sitenin bahçesindeki çiçekleri bisikletle biçmeye kadar birçok olayı samimiyetle anlattı.
Öte yandan, ilginç takıntıları da vardı. Seramik bardakların altındaki sırsız, pürüzlü yüzeye dokunamama takıntısı, koli bandıyla bardakları bantlama yöntemini bile denediğini gösterdi. Ayrıca, annesi ya da babası dahil kimsenin kendisine güneş kremi sürmesinden hoşlanmaması ve çay içmeden önce bardağın içine mutlaka üflemesi gibi detaylar, Aras Aydın’ın özgün kişiliğini gözler önüne serdi.
Müzikle İç İçe Bir Yaşam ve Tarkan Hayranlığı
Müziğe olan tutkusunu ve çocukluk hayalinin aslında müzisyen olmak olduğunu ifade eden Aras Aydın, babasının bağlama çalmasından etkilendiğini söyledi. Ergenlik döneminde şiirler yazıp besteler yaptığını da dile getiren Aydın, müziği oyunculuk kariyerinde “farklı silahlar” olarak kullandığını belirtti.
En büyük müzik hayranlıklarından birinin ise Tarkan olduğunu vurguladı. Hatta bir dönem, yazdığı şarkıları Tarkan’ın söylemesini dilediğini itiraf etti. Programın müzikli anlarında, gitar eşliğinde seslendirdiği “Uzun İnce Bir Yoldayım” türküsüyle dinleyenleri büyüledi ve müzikal yeteneğini bir kez daha kanıtladı.
Özel Hayatından Detaylar: Totemler, Küfürler ve “Kıymetlim”
Sohbetin daha kişisel bölümlerinde, Aras Aydın’ın bazı karakteristik özellikleri ortaya çıktı. Totem yapma konusunda kendini “düz deli” olarak tanımlayan Aydın, odadan çıkarken ışığı kapatıp bir kez daha dokunmazsa kardeşinin başına bir şey geleceği gibi kaygılar taşıdığını belirtti.
Telefonla çok zaman geçirdiğini ve eşi Melis Birkan’dan da bu konuda uyarılar aldığını itiraf eden Aydın, en sevdiği küfür olarak “Abi” kelimesini mahalle ağzıyla kullandığını söyleyerek herkesi şaşırttı. Eşi Melis’e hitap ederken sıkça kullandığı “Kıymetlim” kelimesi ise romantik kişiliğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Kariyerindeki Başarılar ve Gelecek Hedefleri
Yeditepe Üniversitesi Tiyatro Bölümü mezunu olan Aras Aydın, oyunculuk kariyerindeki başarılarını ve aldığı ödülleri de değerlendirdi. Craft Tiyatro ile kazandığı ilk profesyonel tiyatro deneyimi olan “Kalp” oyunundaki performansıyla aldığı en iyi erkek oyuncu ödülünün kendisi için bir sembol olduğunu belirtti. Başarının sadece ödüllerle ölçülmediğine, asıl olanın halkın gözündeki yer olduğuna inandığını vurguladı.
“Kaçış” ve “Siyah Kalp” gibi son dönemdeki projelerinden de bahseden Aydın, özellikle Engin Akyürek ile çalışmanın avantajlarını ve Kapadokya’daki çekimlerin güzelliğini dile getirdi.
İbrahim Selim ile Aras Aydın’ın bu dopdolu sohbeti, başarılı oyuncunun çok yönlü kişiliğini, samimiyetini ve kariyerine olan tutkusunu bir kez daha ortaya koydu. Aydın’ın uluslararası arenadaki başarıları ve yerli projelerdeki etkileyici performansları, onu Türk medyasının ve sanat dünyasının en çok konuşulan isimlerinden biri yapmaya devam edecek gibi görünüyor. Aras Aydın’ın sonraki projeleri ve hayatındaki yeni gelişmeler merakla bekleniyor.
