Bülent İnal Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi

548

Bülent İnal türk televizyon ve sinema dünyasının başarılı oyuncularından biridir.19 Mayıs 1973’te Şanlıurfa’nın Hilvan ilçesinde  doğmuştur. Çocukluk yıllarını İzmir’de geçiren İnal, Ege Üniversitesi Tiyatro Bölümü’nden mezun oldu. Oyunculuk kariyerine tiyatro sahnelerinde başladıktan sonra televizyon dünyasına adım attı. 2000’li yılların başında Kurşun Yarası, Azad ve Büyük Yalan gibi dizilerde rol aldı. Ancak, 2006 yılında yayınlanan ve büyük bir fenomen haline gelen Ihlamurlar Altında dizisinde canlandırdığı “Yılmaz” karakteriyle geniş kitleler tarafından tanındı. Bu dizinin ardından Karayılan, Bu Kalp Seni Unutur mu?, Bitmeyen Şarkı ve Tatar Ramazan gibi önemli yapımlarda yer aldı.

Son yıllarda Payitaht Abdülhamid dizisinde Sultan II. Abdülhamid karakterine hayat veren Bülent İnal, tarihi projelerdeki güçlü performansıyla büyük beğeni topladı. Sadece oyunculuk değil, aynı zamanda karakter derinliği ve sahnedeki etkileyici duruşuyla da dikkat çeken İnal, kariyerine başarılı projelerle devam etmektedir. Özel hayatını göz önünde yaşamayan oyuncu, sanat dünyasındaki saygın duruşunu koruyarak televizyon ve sinema sektöründe önemli roller üstlenmeye devam etmektedir.

Adı: Mehmet Bülent İnal
Doğum Tarihi: 19 Mayıs 1973
Doğum Yeri: Şanlıurfa
Boyu: 1.84 m.
Kilosu:   82 kilo
Burcu: Boğa
Göz Rengi: Kahverengi
Eşi: Melis Tüysüz
Çocuğu: Çınar İnal
Kardeşleri: Ümit İnal, Nalan Erçakır
Instagram: https://www.instagram.com/bulentinal/

Ailesi: 2011 yılında Melis Tüysüz ile evlendi, Çiftin Çınar adında bir oğlu var.

Çocukluk yılları: 7 yaşına kadar Şanlıurfa’da büyüdü. “Hatırladığım kadarıyla hep sokaklardaydım, çok güzeldi. Annem ve babam memur olduğu için Urfa’nın farklı yerlerinde yaşadık. Sokaklarda, çamurların içinde büyüdüm. Aile ve komşuluk ilişkileri çok sıcaktı. Avlulu evlerde yaşadık. Damlarda uyur, hortumla yıkanırdık. Bunun yanı sıra çocukluğum, Türkiye’nin politik bir dönemine denk geldiği için bir açıdan da riskliydi. 70’li yılların sonunda terör, çatışma olayları gündemdeydi. İstanbul’a kadar bütün ülkeyi öyle zannediyorduk, meğer değilmiş! Hem hüzünlü hem de keyifli günlerdi, bana çok şey kattı.”

Eğitim hayatı:  9 Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tiyatro Bölümü Oyunculuk Ana Sanat Dalı mezunudur.

Oyunculuğa ilk adım: Televizyon ekranlarına ilk kez ‘Dikkat Bebek Var ‘ dizisi ile çıktı.

Hangi proje ile parladı? ‘Ihlamurlar Altında’ isimli dizi ile dikkatleri üzerine çekti.

Kişilik özellikleri: Mizah duygusu güçlü, enteresan bir şaka anlayışı var, evcimen, disiplinli, çalışkan.

Düşünce yapısı: “Mesleğimizde farklı karakterleri alıp, biraz onlarla uğraşıyoruz, boğuşuyoruz. Kendi içimizdeki benzer yanları bulmaya çalışıyoruz, olmayanları araştırıyoruz, ona bürünüyoruz. Sonra da onunla bir yolculuğa çıkıyoruz. Uzun süren yolculuklar ya da kısa süren yolculuklar… İnsan sevdiği zaman daha keyifli oynuyor tabii.”

En büyük korkusu: Oğlu söz konusu olduğunda çok evhamlı olabiliyor. “O’na güzel bir hayat bir hayat sunabilecek miyim diye dertlendiğim çok oldu. Bir ara Melis’le (Tüysüz) kendimizi hangi okula versek, oradan çıksa hangi liseye versek falan derken bulduk. Çocuk daha iki aylıktı!” Bu olağanüstü hâl birkaç ay sürdü. Daha sonra onun beklediği tek şeyin sevgi olduğuna karar vardık. Artık anı yaşıyoruz.”

İlk sinema filmi: Biket İlhan/ Kayıkçı

Hayata bakışı: Mesleki açıdan yapılan eleştirileri okuyor ve anlayışla karşılıyor. “ Çok güldüğüm de oluyor. Seyircinin yaptığı eleştirileri okumakla beraber, onlara çok da takılıp hayatımı karartmıyorum. Benim için mesleki anlamda çok daha önemli insanlar var. Hocalar, yönetmenler, yapımcılar var. İzleyici eleştirilerinin düşündürücü olanları da olmuyor değil. Mesela bazıları sizin iç dünyanızda düşündüğünüz ama dillendiremediğiniz şeyleri söylüyorlar.”

İş hayatına bakışı: Üniversiteden sonra dizilere başladığında canlandırdığı kaymakam karakteri bıyıklıydı sonrasında bütün yapımcı ve kanallar da bıyıklı halini istedi. “Seyirci seni öyle sevince, öyle olmaya mecbursun. Bunu ara sıra kırmaya çalışıyoruz. Oyunculuk okumak da mühendislik okumaya benzemiyor, çünkü yeni mezun bir oyuncunun karşısına çıkacak imkânlar çok daha kısıtlı. Yapacağın zamanlar belli oyunculuğu. Onun dışında ‘Ben oyuncuyum, size bir şey yapacağım’ diyerek insanları durdurup, mesleğinizi satamazsınız.”

Sultan Abdülhamit rolünü kabul etmesinde ne etken oldu: Bir Osmanlı padişahını canlandırmayı çok istiyordu. “Bu Abdülhamid olunca ayrıca güzel oldu. Senaryo çok iyiydi, hikaye derinlikliydi. Platomuz çok iyi, ekip çok profesyonel. Rolü kabul etmemde bunlar etken oldu.”

Sultan Abdülhamit rolünü canlandırırken endişeleri oldu mu; Düşündüğü tek nokta, fiziksel benzerlik oldu. Ona benziyor muyum? Ya da benzemek çok önemli mi? Burnu daha kemerli olduğu için ne yapmak lazım? Sakalını takma mı yapalım? Boynu öne doğru duruyor, biraz kambur mu dursam? Bunları çok düşündü. “Sonra şunu fark ettik; mühim olan karakterin anlamını ve derinliğini yansıtmak. Ona birebir benzemeye çalışmak çok saçma çünkü olmayacak. Çok zor bir şey… İşin fiziksel boyutundan çok duygusunu anlatmak bize daha mantıklı geldi.”

 

Kariyer planı: Ömrü boyunca oyunculuk yapmak. “Türkiye’de, izleyici karşısına ilk hangi rolle çıkarsanız kariyeriniz hep aynı çizgide devam ediyor. Normal hayatımda sürekli ağır abi modunda takılan bir yapım yok. Böyle yaşasam herhalde ömrüm çok uzun olmaz. Özel hayatımı kimseye kanıtlama gibi bir derdim de hiç olmadı.”

Kaygıları: Anne-babanın bir arada olmasını çocuk gelişimi açısından çok önemsiyor: “Boşanmaları sevmiyorum. Boşanmış insanları ve çocuklarının halini görünce üzülüyorum. Evlenmeden önce hep ‘İnşallah doğru insanı bulurum, o beni sever, ben onu severim, bir ömür boyu çocuğu birlikte büyütürüz ve hiç ayrılmayız’ derdim. Çocuğun psikolojisi beni her zaman çok düşündürüyor. O yüzden inşallah hayatımızda böyle bir şey olmayacak.”

Fobisi var mı? Canlı yayın fobisi var. “Canlı yayınlarda ister istemez tutuluyorum ve çok konuşamıyorum.”

Babalık O’na ne öğretti? “Sanırım Çınar’dan önce biraz boş vermişlik vardı, hayata karşı, işe karşı… Her şey çok sıradan geliyordu. Ama Çınar’dan sonra hayata daha fazla asılmaya başladım.”

Eşinde onu ne etkiledi: Her zaman pozitif, sıcak, gülen yüzü. “Melis mutlu bir çocukluk geçirmiş biri. Bu benim için çok önemli. Hepimizin çocukluk sorunları, ilerleyen hayatında bir sıkıntı yaratıyor. Melis’in mutlu bir çocukluğu olmuş. Ailesiyle ilişkisi, aileye olan düşkünlüğü, hayata bakışı… Çok pozitif ve neşeli, sürekli gülen biri vardı karşımda ve bu beni çok etkiledi.”

Evde ne yapar? Set dışında evde ailesiyle vakit geçirmeyi ve yemek yapmayı seviyor. “Evde kendimize vakit ayırıyoruz. Çocuğa öğretmenlik yapıyoruz, oyun arkadaşı oluyoruz, ev işleriyle ilgileniyoruz, yemek yapıyoruz, farklı şeyler deniyoruz. Hayatımız böyle geçiyor.”

En sevdiği türkü? Gazelleri seviyor, en çok da Kazancı Bedih’i… ““Tükendi Nakti Ömrüm” ne güzel bir türkümüz mesela. “Kınıfır” türküsü de öyle. Aslında kınıfır, karanfil demek. Hem sözleri hem de melodisi çok özel bir türkü.”

BÜLENT İNAL TELEVİZYON DİZİLERİ

---

BÜLENT İNAL SİNEMA FİLMLERİ

---

BÜLENT İNAL İNTERNET DİZİLERİ

---

BÜLENT İNAL TİYATRO OYUNLARI

---

BÜLENT İNAL ÖDÜLLERİ