46
Mehmed: Fetihler Sultanı – Oyuncular,
I. Giriş: “Mehmed: Fetihler Sultanı” Destanı – Tarih ve Dramanın Görkemli Buluşması
- A. Sahne Kuruluyor: TRT 1 ekranlarında izleyiciyle buluşan “Mehmed: Fetihler Sultanı” , Osmanlı ve dünya tarihinin en önemli dönüm noktalarından biri olan İstanbul’un fethini ve Fatih Sultan Mehmed’in hayatını merkezine alarak büyük bir prodüksiyonla dikkat çekmektedir. Dizi, bu görkemli padişahın yaşamını ve dönemini yansıtma iddiasıyla yola çıkmıştır. TRT 1 gibi Türkiye’nin önde gelen bir kamu yayıncısında yer alması, yapıma belirli bir prestij ve kalite beklentisi yüklemektedir.
- B. Anlatının Özü: İnsanlar, Güç ve Tutku: Büyük savaşların ve siyasi entrikaların ötesinde, dizinin asıl gücünü karmaşık karakterlerinden aldığı gözlemlenmektedir. Bu karakterlerin hırsları, sadakatleri, ihanetleri ve kişisel mücadeleleri, anlatının temel dinamiklerini oluşturmaktadır. Bu raporun amacı, “Mehmed: Fetihler Sultanı” dizisinin zengin karakter dokusunu, onları canlandıran oyuncuları ve hayat verdikleri tarihi ve kurgusal kişilikleri derinlemesine incelemektir. İzleyiciler için kapsamlı bir rehber niteliği taşıyarak, bu epik hikayedeki kim kimdir sorusuna ışık tutmayı hedeflemektedir.
- C. Tarihi Yorum Üzerine Bir Not: Dizinin tarihi olaylara ve şahsiyetlere dayandığı bilinmekle birlikte, bunun bir dramatik yorum olduğu unutulmamalıdır. Bu rapor, karakterleri dizideki anlatıları ve sunulan araştırma verilerindeki betimlemeleri üzerinden ele alacaktır. Dizideki “Devam Eden” ve “Bitirilen” karakterlerin sayıca fazlalığı, anlatının sadece Sultan Mehmed’e odaklanmak yerine, dönemin geniş bir panoramasını çizmeyi hedeflediğini düşündürmektedir. Bu durum, Bizans cephesinden figürler, çeşitli Osmanlı fraksiyonları, Akıncılar, Yeniçeriler, din adamları ve hatta Papalık Devleti, Macar Krallığı gibi dış unsurların dahil edilmesiyle desteklenmektedir. Böylesi bir çeşitlilik, 15. yüzyıl siyasi ve sosyal atmosferinin çok katmanlı bir şekilde resmedilmesine olanak tanır. Bu geniş kapsam, dizinin sadakat, ihanet, politik manevralar ve kişisel fedakarlık gibi temaları birden fazla perspektiften işlemesine imkan vererek, salt bir kahramanlık anlatısının ötesine geçip daha incelikli bir portre sunma potansiyelini ortaya koymaktadır. Dolayısıyla, bu rapor sadece ana karakterlere değil, aynı zamanda dizinin derinliğine katkıda bulunan zengin yardımcı kadroya da odaklanacaktır.
II. Merkezi Figür: Sultan Mehmed Han – Bir İmparatorluğun Mimarı
- A. Sultan Mehmed Han (Serkan Çayoğlu): Vizyoner Fatih Serkan Çayoğlu’nun canlandırdığı Sultan II. Mehmed , dizinin tartışmasız kalbidir. O, “Sultanlar sultanı, hakanlar hakanı, Allah’ın yeryüzündeki gölgesi, Bizans İmparatorluğu’nun korkulu rüyası, İstanbul’u fetheden o şanlı komutan” olarak tanımlanır. Dizi, onun yükselişini, stratejik dehasını, karşılaştığı zorlukları ve Konstantinopolis’i fethetme yolundaki sarsılmaz azmini anlatır. II. Murad ve Hüma Hatun’un oğlu, Gülbahar Hatun ve Gülşah Hatun’un eşi, Şehzade Bayezid ve Şehzade Mustafa’nın babası olarak tasvir edilir. Dizinin Sultan Mehmed portresi, tarihi kaynaklarda belirtilen zekası, kararlılığı ve özellikle topçuluk gibi teknolojik yeniliklere verdiği önemi yansıtmaya çalışmaktadır. “Ya İstanbul’u alacağım veya İstanbul beni alacak” şeklindeki meşhur sözü, dizideki karakterinin azmini özetler niteliktedir. Tarihte coğrafya, tarih ve askeri bilimlere olan ilgisi de muhtemelen karakterizasyonuna dahil edilmiştir. Lalaları (Zağanos Paşa, Şehabeddin Paşa), danışmanları (Akşemseddin), Vezir-i Azam’ı (Çandarlı Halil Paşa), ailesi (Mara Hatun, Gülbahar Hatun) ve düşmanları (Konstantinos) ile olan dinamik ilişkileri, hikayenin merkezinde yer alır. Dizinin Sultan Mehmed’i “Fatih” kimliğiyle sunma çabası, onun dehasını, hırsını ve kararlılığını vurgulayan bir yapıya işaret etmektedir. Ancak bir televizyon dizisinin dramatik gereksinimleri, çoğu zaman tarihi kişiliklerin iç çatışmalarla, kişisel ikilemlerle ve kurgusal ya da abartılmış ilişkilerle zenginleştirilmesini gerektirir. Örneğin, birden fazla eşi (Gülbahar, Gülşah ), bir üvey annesi (Mara Hatun) ve Çandarlı gibi danışmanlarıyla yaşadığı karmaşık, hatta çekişmeli ilişkiler , bu tür bir dramatik keşif için verimli bir zemin sunar. Dizi, bu tarihi özellikleri bir temel olarak kullanmakta, ancak karakteri modern bir izleyici için daha çekici ve anlaşılır kılmak adına kurgusal veya vurgulanmış kişisel mücadelelerle bu temeli zenginleştirmektedir.
III. Güç ve Entrikanın Sütunları: Osmanlı Sarayındaki Kilit Figürler
- A. Çandarlı Halil Paşa (Selim Bayraktar): Vezir-i Azam’ın Karmaşık Mirası Selim Bayraktar, güçlü ve etkili Vezir-i Azam Çandarlı Halil Paşa’yı canlandırmaktadır. Karakteri, Çandarlı İbrahim Paşa’nın oğlu ve II. Mehmed’in lalası olan deneyimli bir devlet adamı olarak sunulur. “Güç devşirmek için türlü oyunlar kurar. Bazen iyi bir devlet adamı bazen nefsine uyarak bencillik eder. Kurnaz ve soğukkanlıdır” şeklinde tasvir edilen Çandarlı, Mehmed’i bir keresinde tahttan indirmiştir. İstanbul’un fethine karşı çıkması ve Bizans’tan rüşvet aldığına dair şüpheler karakterinin karmaşıklığını artırır. Sonunda II. Mehmed tarafından hapsedilmesi ve tarihi idamı onu trajik ve kilit bir figür haline getirir. Dizi, Çandarlı Halil Paşa ile II. Mehmed arasındaki tarihi gerilimi belirgin bir şekilde işlemektedir. Çandarlı, genç padişahın hırslı planlarından endişe duyan köklü Türk aristokrasisini temsil ediyordu. Onun daha temkinli bir dış politika tercihi, Mehmed’in kararlılığıyla çatışıyordu. Dizide, II. Murad’ın tahta dönüşündeki rolü ve Mehmed’i zayıflatma girişimleri dahil olmak üzere karmaşık siyasi manevraları sergilenmektedir. Çandarlı’nın tasviri, sadece bir antagonist olmanın ötesine geçerek, yeni ve hırslı bir hükümdarla çatışan eski bir siyasi düzenin temsilcisi konumundadır. Babası II. Murad döneminde Vezir-i Azam olan ve II. Mehmed döneminde de bu görevi sürdüren Çandarlı , güçlü ve köklü bir Türk soylu ailesine mensuptu. Mehmed’in ilk kısa saltanatından sonra II. Murad’ın tahta dönmesini savunmuş ve genellikle Konstantinopolis’in agresif fethine karşı çıkmıştır , bu da genç ve kararlı Mehmed ile doğal bir çatışma yaratmıştır. Dizide kurnaz ve manipülatif olarak (“türlü oyunlar kurar” ) gösterilmesi, etkisini sürdürme ve hatta bir keresinde Mehmed’i tahttan indirme çabalarını yansıtır. Osmanlı tarihinde bir Vezir-i Azam’ın ilk idamı olan ölümü , padişahın gücünü pekiştirdiği ve genellikle devşirme kökenli yetkilileri geleneksel Türk soylularına tercih ettiği önemli bir dönüm noktasına işaret eder. Bu durum, Çandarlı’nın dizideki karakter arkını, iç güç dinamiklerini ve Sultan Mehmed’in mutlak otoritesinin pekişmesini göstermek için hayati bir unsur haline getirir. Onun hikayesi, değişime direnişin, yerleşik gücün tehlikelerinin ve nihayetinde trajik bir düşüşün öyküsüdür. Selim Bayraktar’ın bu karmaşık, tarihi açıdan önemli figürü canlandırmadaki rolü, eylemleri ve kaderi Mehmed’in yükselişiyle ve Osmanlı İmparatorluğu’nun değişen yüzüyle derinden iç içe geçmiş bir karakteri anlamak için kritik öneme sahiptir.
- B. Mara Hatun (Tuba Ünsal): Diplomat ve Üvey Anne Tuba Ünsal, Sırp prensesi ve Sultan II. Murad’ın eşi olan Mara Hatun’u canlandırmaktadır. Bu durum onu Fatih Sultan Mehmed’in üvey annesi yapmaktadır. Osmanlı sarayında önemli bir figür olarak tasvir edilir; özellikle Osmanlılar ile Balkan devletleri ve Hristiyan dünyası arasındaki diplomatik müzakerelerde önemli bir rol oynar. Fatih Sultan Mehmed’in ona “anam” diye hitap ettiği ve büyük saygı gösterdiği belirtilir. Karakteri, Osmanlı haremindeki Hristiyan bir kadın olarak karmaşık bir konumda gezinirken, diplomasi ve Mehmed ile ilişkisi aracılığıyla nüfuz kullanır. Dizi, onun kültürler arasında bir köprü ve saygın bir figür olarak tarihi rolünden yararlanmaktadır. Evliliği siyasi bir ittifaktı ve gerçekten de diplomatik bir rol oynamıştır. Dizi, muhtemelen Sırp kökenleri ile Osmanlı yaşamı arasında sıkışıp kalmış sadakatinin ve etkisinin inceliklerini keşfetmektedir. Mara Hatun’un karakteri, Osmanlı sarayında benzersiz bir bakış açısı sunar: özellikle diplomaside hatırı sayılır bir gayri resmi güce ve saygıya sahip olan yüksek doğumlu bir Hristiyan kadının perspektifi. Bu durum, onu kültürlerin ve dinlerin kesişim noktasına yerleştirir. Fatih Sultan Mehmed’in üvey annesi olması ve padişahın ona büyük saygı duyması , ona benzersiz bir konum kazandırır. Tarihi kayıtlar diplomatik işlerdeki rolünü doğrulamaktadır. Erkek savaşçıların ve politikacıların hakim olduğu bir dizide, karakteri, 15. yüzyıl Osmanlı sarayının kısıtlamaları dahilinde de olsa, kadınların etkinliğini keşfetmek için bir yol sunar. Varlığı, anlatının Osmanlı’nın Hristiyan Avrupa güçleriyle ilişkilerine daha kişisel ve incelikli bir açıdan değinmesine olanak tanır. Tuba Ünsal’ın canlandırmasının, nüfuz sahibi konumlardaki kadınların genellikle göz ardı edilen rollerini ve Osmanlı İmparatorluğu içindeki kültürel kimliğin karmaşıklıklarını nasıl aydınlatabileceği önemlidir.
- C. Zağanos Paşa (Sinan Albayrak): Sadık Akıl Hocası ve Savaşçı Sinan Albayrak, II. Mehmed’in en güvendiği lalalarından (eğitmen/akıl hocası) ve kilit askeri figürlerden biri olan Zağanos Paşa’yı canlandırmaktadır. Sürekli olarak II. Mehmed’in, özellikle de Konstantinopolis’i fethetme hırsının sadık bir destekçisi olarak gösterilir. Mehmed’in yetişmesinde ve siyasi/askeri planlamasında hayati bir rol oynamıştır. Osmanlı İmparatorluğu Kubbealtı veziri ve daha sonra on ikinci Vezir-i Azam olarak görev yapmıştır. Tarihsel olarak Zağanos Paşa, öne çıkan bir devşirmeydi ve fethin güçlü bir savunucusuydu; bu durum Çandarlı Halil Paşa’nın ihtiyatlılığıyla tezat oluşturuyordu. Rumeli Hisarı’nın inşası da dahil olmak üzere kuşatma hazırlıklarında etkili olmuştur. Sadakati ve etkinliği onu Mehmed için vazgeçilmez kılmıştır. Zağanos Paşa, II. Mehmed döneminde giderek güçlenen ve genellikle kendilerini yükselten Padişah’a şiddetle sadık olan devşirme sınıfını temsil eder. Karakteri, Çandarlı’ya bir karşıtlık oluşturur ve II. Mehmed’in desteklediği yeni güç yapılarını vurgular. Mehmed’in lalası ve yetişmesinde ve İstanbul’un fethi planlamasında kilit bir figürdü. Çandarlı’nın aksine, fethin güçlü bir savunucusuydu ve Mehmed’i doğrudan teşvik ediyordu. Devşirme geçmişi önemlidir, çünkü II. Mehmed, sadakatleri öncelikle kendisine bağlı olan ve yerleşik Türk soylu ailelerine bağlı olmayan bu tür bireylere giderek daha fazla güveniyordu. Çandarlı’nın düşüşünden sonra Vezir-i Azamlığa yükselmesi , bu güç kaymasını vurgular. Karakteri sarsılmaz bir sadakat ve yetkinlik örneğidir, bu da onu Mehmed’in iç muhalefeti aşmasında ve büyük vizyonunu gerçekleştirmesinde hayati bir müttefik yapar. Sinan Albayrak’ın bu sarsılmaz destek figürünü canlandırmadaki rolü, Zağanos Paşa’nın karakterinin Mehmed’in sarayının iç dinamiklerini ve fethi ileriye taşıyan güçleri anlamak için ne kadar gerekli olduğunu vurgulamalıdır.
- D. Mahmud Paşa (Gürkan Uygun): Yeni Güç Oyuncusu Tanınmış bir aktör olan Gürkan Uygun, Veli Mahmud Paşa rolüyle kadroya katılmıştır. Bu, muhtemelen yeni bir sezon veya mevcut sezonun ilerleyen bir aşaması için önemli bir yeni eklentidir. “Osmanlı’nın kudretli devlet adamı” olarak tanımlanmaktadır. Tarihsel olarak Mahmud Paşa Angelović, II. Mehmed döneminde askeri ve idari becerileriyle tanınan önde gelen bir Vezir-i Azamdı. II. Mehmed’in lalası, Kubbealtı Veziri, Rumeli Beylerbeyi ve daha sonra on üçüncü Vezir-i Azam olarak listelenmiştir. Mahmud Paşa da devşirme kökenliydi ve Zağanos Paşa’dan sonra II. Mehmed’in en yetenekli ve etkili Vezir-i Azamlarından biri oldu. Görev süresi boyunca Osmanlı gücünün daha da pekiştiği ve genişlediği görülmüştür. Gürkan Uygun gibi tanınmış bir aktörün Mahmud Paşa’yı canlandırmak üzere kadroya dahil edilmesi , karakterin dizideki gelecekteki önemine işaret etmekte ve muhtemelen fetih sonrası döneme veya II. Mehmed’in sonraki seferlerine doğru bir anlatı kayması veya genişlemesi sinyalini vermektedir. Gürkan Uygun’un Türk televizyonunda tanınan bir isim olması , böyle bir aktörün seçilmesinin önemli bir rol anlamına geldiğini düşündürmektedir. Mahmud Paşa, tarihsel olarak II. Mehmed döneminde iki dönem görev yapan çok önemli bir Vezir-i Azamdı.’deki karakter tanımı, yüksek rütbesini doğrulamaktadır. Diziye katıldığının duyurulması , dizinin Mahmud Paşa’nın kalibresinde bir figür gerektirecek gelecekteki hikaye kurgularına yöneldiğini göstermektedir. Bu, genişleyen imparatorluğun idari yapılanmasının, daha fazla askeri seferin veya Mahmud Paşa’nın kilit rol oynayacağı yeni iç ve dış siyasi zorlukların keşfedilmesi anlamına gelebilir. Bu transfer, dizinin uzun ömürlülüğünü ve II. Mehmed’in saltanatının tüm genişliğini, ona hizmet eden kilit figürler aracılığıyla keşfetme taahhüdünü gösteren dikkate değer bir gelişme olarak vurgulanmalıdır.
IV. Bizans Kalesi: Solan Bir İmparatorluğun Savunucuları
- A. İmparator Konstantinos Paleologos (Seçkin Özdemir): Son Direniş Seçkin Özdemir, son Bizans İmparatoru XI. Konstantinos Paleologos’u canlandırmaktadır. Sultan Mehmed’in birincil antagonisti olarak konumlandırılmıştır. II. Manuil ve Helena Dragaš’ın oğlu ve Dimitrios Paleologos’un kardeşi olarak tasvir edilir. Dizi, Konstantinopolis’i ezici zorluklara karşı savunmak için verdiği umutsuz çabaları göstermektedir. Kardeşi Demetrios’un elini kesmesi ve annesi Helena Dragaš’ı öldürmesi gibi eylemleri (ikincisi dramatik ve tarihsel olarak tartışmalı bir tasvirdir) , onu acımasız kararlar almaya zorlanan bir hükümdar olarak resmeder. II. Mehmed ile yaptığı düelloda ölümü ve Mehmed’in ona “Échases Konstantinos” (Kaybettin, Konstantinos) demesi , doruk noktası niteliğindedir. XI. Konstantinos, tarihsel olarak şehrin yiğit ama sonuçsuz savunmasıyla hatırlanır. Dizi, onun trajik kahramanlığını vurguluyor gibi görünmektedir. Yakın zamanda potansiyel bir çağdaş portresinin keşfi , tarihi figürle görsel bir bağlantı katmanı eklese de, dizinin tasviri dramatik etkiye odaklanacaktır. Konstantinos’un tasviri, fethin risklerini belirlemek açısından hayati öneme sahiptir. O basit bir kötü adam değil, bin yıllık bir imparatorluğun kaçınılmaz düşüşüne karşı savunmasını yöneten trajik bir figürdür. XI. Konstantinos son Bizans İmparatoruydu ve onun tanımlayıcı tarihi anı Konstantinopolis’in savunmasıdır. Dizi onu Mehmed’in baş düşmanı olarak tasvir eder ama aynı zamanda şehrini savunmak için aşırı önlemler aldığını da gösterir. Mehmed ile yaptığı dramatik düellodaki ölümü , Bizans İmparatorluğu’nun güçlü bir sembolik sonu ve Mehmed için kişisel bir zafer olarak hizmet eder. Annesini öldürdüğüne dair (tarihsel olarak şüpheli) dizi detayı , onun çaresizliğini veya durumunun acımasız gerekliliklerini göstermek için dramatik bir araç olabilir ve trajik konumunu daha da vurgulayabilir. Bu tasvir, izleyicinin tarihi anın ağırlığını hissetmesine ve belki de kaybeden tarafın lideriyle sempati duymasına olanak tanıyarak, basit bir fetih öyküsünün ötesinde anlatıya derinlik katar. Seçkin Özdemir’in performansının, son Bizans İmparatoru’nun saygınlığını, çaresizliğini ve nihai trajedisini aktarmadaki rolü önemlidir.
- B. Lukas Notaras (Fikret Kuşkan): Gizemli Megadük Fikret Kuşkan, Bizans Megadükü (Büyük Dük/Amiral) Lukas Notaras’ı canlandırmaktadır. Karmaşık ve bir ölçüde çelişkili bir figürdür. “Konstantinopolis’te Latin serpuşu görmektense Türk sarığı görmeyi yeğlerim” şeklindeki meşhur sözüyle tanınır ve bu da onun Latin karşıtı duruşunu gösterir. Ancak dizi, aynı zamanda onun Mehmed’in casusu olduğunu ancak gizlice Türklere karşı ittifaklara hizmet ettiğini de tasvir eder. II. Mehmed tarafından nihai idamı (tarihsel olarak doğru ) trajik boyutuna katkıda bulunur. Notaras gerçek ve etkili bir figürdü. Katolik Kilisesi ile birleşme karşıtı duruşu iyi biliniyordu. Dizi, onun değişen sadakatlerini ve kuşatma sırasında Bizans soylularının karşılaştığı zorlu seçimleri araştırıyor gibi görünmektedir. Lukas Notaras’ın karakteri, Bizans içindeki iç bölünmeleri (Ortodoks vs. Katolik sempatizanları) ve Osmanlı’nın yükselişi karşısında sergilenen umutsuz, genellikle çelişkili siyasi manevraları özetler. Notaras’ın meşhur sözü , Dördüncü Haçlı Seferi’nden sonra Latinlere karşı duyulan derin köklü kızgınlığı vurgular; bu, geç Bizans dönemindeki hayati bir iç dinamiktir. Dizi onu karmaşık bağlılıklarla tasvir eder: başlangıçta Latin karşıtı, sonra Mehmed için bir casus, ancak aynı zamanda gizlice Türklere karşı çalışıyor. Bu, imkansız bir durumu yönetmeye çalışan, belki de kendisinin veya Konstantinopolis için en iyisi olduğuna inandığı şeyin hayatta kalması için her tarafa oynayan bir adamı düşündürür. II. Mehmed tarafından nihai idamı , bu tür bir pragmatizmin veya ikiyüzlülüğün nihayetinde başarısız olduğunu gösterir. Bu karakter, dizinin Bizans’ın iç siyasi manzarasını keşfetmesine olanak tanır ve onun yekpare bir varlık olmadığını, hiziplerle ve zorlu seçimlerle dolu olduğunu gösterir. Fikret Kuşkan’ın canlandırmasının bu belirsizliği ve imparatorluğun son anlarında yakalanan yüksek rütbeli bir yetkilinin trajik kaderini nasıl yakaladığı analiz edilmelidir.
V. Genişleyen Kadro: Anlatı Ağını Örmek (Devam Eden Karakterler)
- A. Saray ve Savaş Alanının Derinliği: Bu bölüm, ‘deki kapsamlı “Devam Eden Karakterler” listesinde de görüldüğü gibi, diziyi dolduran çok sayıda karakteri vurgulayacaktır. Bu roller, her zaman merkezi olmasalar da, tasvir edilen dünyanın zenginliğine ve gerçekçiliğine katkıda bulunmaktadır. Bu karakterlerin Osmanlı devleti ve toplumunun çeşitli yönlerini nasıl temsil ettiği tartışılacaktır:
- Aile ve Harem: Gülbahar Hatun (Esila Umut), Gülşah Hatun (Sena Çakır), Şehzade Bayezid (Urazbey Doğan), Şehzade Mustafa (Atilla Şenyüz) – saray yaşamını, veraset politikalarını ve Sultan’ın kişisel ilişkilerini sergilemektedir.
- Askeri Komutanlar ve Akıncılar: İshak Paşa (Ertuğrul Postoğlu), Şehabeddin Paşa (Bülent Alkış), Malkoçoğlu Bali Bey (Kenan Çoban), Evrenosoğlu Ali Bey (Serdar Gökhan), Kurtçu Doğan Ağa (Ali Sinan Demir) – askeri gücü ve farklı ordu fraksiyonlarını temsil etmektedir.
- Alimler ve Din Adamları: Akşemseddin (Mim Kemal Öke), Molla Gürânî (Dursun Ali Erzincanlı), Şeyhülislam Fahreddin (Mehmet Sabri Arafatoğlu) – dönemin manevi ve entelektüel boyutlarını vurgulamaktadır.
- Müttefikler ve Vasallar: Kral Durad Brankoviç (Ümit Belen).
- Düşmanlar ve Rakipler: Karamanoğlu Sultan İbrahim Bey (Fahri Öztezcan), İmparator Aleksandros Megas Komninos (Okan Karaca), Vlad Dracula (Ertan Saban).
- B. Tablo: “Mehmed: Fetihler Sultanı” Dizisindeki Devam Eden Karakterler Aşağıdaki tablo, dizideki mevcut ana ve önemli yardımcı karakterleri ve dizideki birincil rollerini net bir şekilde sunmaktadır.
Oyuncu Adı | Karakter Adı | Kısa Karakter Tanımı/Dizideki Rolü |
---|---|---|
Serkan Çayoğlu | Fatih Sultan Mehmed Han | II. Murad ve Hüma Hatun’un oğlu. Gülbahar Hatun ve Gülşah Hatun’un eşi. Şehzade Bayezid ve Şehzade Mustafa’nın babası. Osmanlı Şehzadesi ve Saruhan Sancağı’nın beşinci sancak beyi, daha sonra yedinci Padişah. |
Sinan Albayrak | Zağanos Paşa | II. Mehmed’in Lalası. Osmanlı İmparatorluğu Kubbealtı veziri ve daha sonra on ikinci Sadrazam. |
Tuba Ünsal | Mara Hatun | Durad Brankoviç’in kızı. George Brankoviç’in kardeşi. II. Murad’ın eşi. II. Mehmed’in üvey annesi. |
Esila Umut | Gülbahar Hatun | Tatyos Efendi’nin evlatlık kızı. II. Mehmed’in Başhaseki’si ve sevdiği eşi, Şehzade Bayezid’in annesi. |
Ertuğrul Postoğlu | İshak Paşa | II. Mehmed’in dostu. Osmanlı İmparatorluğu Kubbealtı veziri ve Anadolu beylerbeyi. |
Ali Sinan Demir | Kurtçu Doğan Ağa | Yeniçeri ağası. II. Mehmed’e isyan ettiği için görevden alınmış, hatasını anlayınca görevine iade edilmiştir. |
Mim Kemal Öke | Akşemseddin | II. Mehmed’in hocası ve en büyük destekçisi. |
Recep Çavdar | Saruca Paşa | Osmanlı İmparatorluğu’nun top ustası. |
Fikret Kuşkan | Lucas Notaras | Bizans donanmasının Megadük’ü. II. Mehmed’in düşmanı. XI. Konstantinos, Dimitrios’un ölmediğini öğrenince onu megadüklükten azleder. Daha sonra II. Mehmed’in casusu olur ancak gizlice Türklere karşı ittifaklara hizmet eder. |
Bülent Alkış | Şehabeddin Paşa | II. Mehmed’in Lalası. Osmanlı İmparatorluğu Kubbealtı veziri ve Rumeli Beylerbeyi. |
Volkan Keskin | Dimitrios Paleologos | II. Manuil ve Helena Dragaš’ın en küçük oğlu. XI. Konstantinos ve VIII. İoannis’in kardeşi. Mora Despotluğu’nun dokuzuncu despotu. II. Mehmed tarafından kurtarılır, XI. Konstantinos tarafından eli kesilir. İntikam için Konstantinopolis’e gelir, II. Mehmed’in casusu olur. |
Kenan Çoban | Malkoçoğlu Bali Bey | Malkoçoğulları’nın Akıncı Beyi. Hamza Bey’in ağabeyi. Saltuk’un amcası. II. Mehmed’in dostu. |
Sena Çakır | Gülşah Hatun | Karamanoğlu İbrahim Bey ve Hasibe Hatun’un kızı. II. Mehmed’in ikinci eşi, Şehzade Mustafa’nın annesi. |
Ertan Saban | Vlad Dracula | II. Vlad’ın oğlu. Eflak Voyvodalığı’nın Voyvodası. Macar Soylusu. Enderun’da II. Mehmed’in dostu, daha sonra düşmanı. Lakabı Kazıklı Voyvoda. |
Gürkan Uygun | Veli Mahmud Paşa | II. Mehmed’in Lalası. Osmanlı İmparatorluğu Kubbealtı Veziri ve Rumeli Beylerbeyi, daha sonra on üçüncü Sadrazam. |
VI. Çatışmanın Yankıları: Hikayeleri Sona Eren Karakterler
- A. Güç ve Savaşın Yüksek Bedeli: Bu bölüm, ve ‘in “Bitirilen Karakterler” bölümünde detaylandırıldığı gibi, başta savaşta ölüm, idam veya diğer dramatik çıkışlar nedeniyle hikayeleri sona eren önemli sayıda karaktere değinecektir. Bu ayrılıkların, dönemin acımasızlığını ve karakterlerin hayatlarının ne kadar tehlikeli olduğunu nasıl vurguladığı tartışılacaktır. Örnekler:
- Bizans Figürleri: İmparator Konstantinos (Seçkin Özdemir), Bizans’ın yanında yer alan Şehzade Orhan Çelebi (Ali Nuri Türkoğlu), Üstad Plethon (Erdal Küçükkömürcü).
- Osmanlı Kayıpları/Hainleri: Malkoçoğlu Saltuk Bey (Tolga Akkaya), Fatıma Hatun (Sibel Aytan), Baltaoğlu Süleyman Paşa (Korel Cezayirli), Şehzade Ahmed (Musa Kadan).
- Antagonistler ve Akıbetleri: Agamemnon (Ümit Acar), Giovanni Giustiniani (Luka Peroš).
- B. Tablo: “Önemli Ayrılan Karakterler ve Akıbetleri” Aşağıdaki tablo, artık dizide olmayan önemli karakterler için bir referans sunmakta, etkilerini ve hikayelerinin nasıl sonuçlandığını açıklamaktadır.
Oyuncu Adı | Karakter Adı | Hikayedeki Önemi / Ayrılış Şekli |
---|---|---|
Selim Bayraktar | Çandarlı Halil Paşa | Osmanlı Sadrazamı, II. Mehmed’in lalası. Güç oyunları kurar, bazen devlet adamı bazen bencil. II. Mehmed’i tahttan indirmiştir. Konstantinopolis Kuşatması sırasında entrikalar çevirir, Lukas Notaras ile ittifak kurar. Agamemnon’u ifşa eder, II. Mehmed onu Lukas Notaras’ı öldürmek üzereyken görür ve hapsedilir. (Tarihen idam edilmiştir) |
Seçkin Özdemir | İmparator Konstantinos Paleologos | Son Bizans İmparatoru. II. Mehmed’in düşmanı. Şehrini savunmak için elinden geleni yapar. Konstantinopolis’in Fethi sırasında II. Mehmed ile düello yapar ve kılıçla öldürülür. |
Ali Nuri Türkoğlu | Şehzade Orhan Çelebi | II. Murad’ın yeğeni, II. Mehmed’in kuzeni. Osmanlı’ya ihanet edip Bizans’ın yanında yer almıştır. Ulubatlı Hasan’ı şehit etmiştir. Kaçarken yakalanır ve II. Mehmed’in emriyle Aydınoğlu Bahadır Paşa tarafından boğularak idam edilir. |
Erdal Küçükkömürcü | Üstad Plethon | İmparator Konstantinos’un akıl hocası. Fetihten sonra Çandarlı, Notaras ve Agamemnon ile çalışır. Saltuk’u öldürdüğü için Malkoçoğlu Bali Bey tarafından kellesi alınarak öldürülür. |
Tolga Akkaya | Malkoçoğlu Saltuk Bey | Malkoçoğlu Bali Bey’in yeğeni, Osmanlı akıncısı. Fatıma Hatun’a aşıktır. Plethon tarafından mızrakla şehit edilir. |
Sibel Aytan | Fatıma Hatun | Şeyhülislam Fahreddin Efendi’nin kızı. Agamemnon, Plethon ve Notaras’ın tuzağıyla Saltuk ile birlikte öldürülür. |
Ümit Acar | Agamemnon | Nemesis örgütünün başı, II. Mehmed’in düşmanı. Fatıma Hatun ve Saltuk Bey’i öldürmüştür. İhaneti ortaya çıkınca Malkoçoğlu Bali Bey tarafından baltayla kellesi alınarak öldürülür. |
Teoman Kumbaracıbaşı | Koca Sultan Murad Han | I. Mehmed’in oğlu, II. Mehmed’in babası. Osmanlı Padişahı. Hüma Hatun’un ölümünden sonra ağır hastalanır ve vefat eder. |
Ayşegül Günay | Helena Dragaş | II. Manuil’in eşi, XI. Konstantinos’un annesi. Bizans İmparatoriçesi. Oğlu XI. Konstantinos tarafından öldürülür. |
Luka Peroš | Giovanni Giustiniani | Kuşatma ustası, II. Mehmed’in düşmanı. Konstantinopolis’i savunmaya gelmiştir. Kurtçu Doğan Ağa ile düelloda kaybeder ve öldürülür. |
VII. Sonuç: Yetenek ve Tarihi Dramanın Birleşimi
- A. Kadronun Gücü: “Mehmed: Fetihler Sultanı”nın gücünün büyük bir kısmını, tarihin önemli bir anını hayata geçiren geniş ve yetenekli oyuncu kadrosundan aldığı yinelenebilir. Gürkan Uygun, Serdar Gökhan, Fikret Kuşkan, Selim Bayraktar gibi deneyimli aktörlerin yanı sıra genç yeteneklerin de dizinin çekiciliğine katkıda bulunduğu belirtilmelidir.
- B. Karakter Odaklı Tarih: Dizinin büyük tarihi olayların arka planında geçtiği, ancak onu modern bir izleyici için çekici ve anlaşılır kılanın karakterlerin kişisel yolculukları, çatışmaları ve ilişkileri olduğu vurgulanarak sonuca varılabilir. Oyuncuların bu karmaşık bireyleri canlandırmaları, dizinin tarihi kayıtları ilgi çekici bir televizyon dizisine dönüştürmesindeki başarısının anahtarıdır. Dizinin devam eden doğası, Mahmud Paşa gibi yeni ana karakterlerin tanıtılması ve “Devam Eden Karakterler”in kapsamlı listesiyle belirginleşmektedir. Bu durum, dizinin II. Mehmed’in saltanatının önemli bir bölümünü, muhtemelen Konstantinopolis’in fethinin ötesine geçerek keşfetme taahhüdünü göstermektedir. Dizinin başlığı olan “Mehmed: Fetihler Sultanı” (çoğul fetihler), sadece bir fethe odaklanmaktan daha fazlasını ima eder. Mahmud Paşa gibi, Mehmed’in saltanatının sonraki dönemlerinde öne çıkan bir figürün Gürkan Uygun tarafından canlandırılması bu görüşü güçlü bir şekilde desteklemektedir. Çeşitli paşalar, beyler ve aile üyelerini içeren devam eden karakterlerin ayrıntılı listesi , hikayeleri daha da geliştirilebilecek zengin bir birey havuzu sunmaktadır. Tarihi II. Mehmed, 1453’ten sonra sayısız başka sefer ve önemli idari reformlarla dolu uzun ve olaylı bir saltanat sürmüştür. Bu nedenle, izleyicilerin bu dinamik kadro ve yeni, tarihi açıdan önemli figürlerin tanıtılmasıyla II. Mehmed döneminin daha fazla keşfedilmesini bekleyebilecekleri ileri sürülebilir. Bu, diziyi sadece tek bir olayın yeniden anlatımı olarak değil, daha geniş bir tarihi destan olarak konumlandırmaktadır.