Mine Tugay Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi

1,2K

Mine Tugay, 28 Temmuz 1978 tarihinde Konya’da doğmuştur. Türk dizi, sinema ve tiyatro oyuncusu.

Adı: Mine Tugay
Doğum Tarihi: 28 Temmuz 1978
Doğum Yeri: Konya
Boyu: 1.70 m.
Kilosu: 55 kilo
Burcu: Aslan
Göz Rengi: Ela
Saç Rengi: Koyu Kahverengi
Instagram: https://www.instagram.com/minetugay/

Ailesi: Babasının subay olması sebebi ile görev aldığı Konya’da doğdu. Abisini erken yaşta kaybetti.

Eğitim hayatı: İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Oyunculuk Bölümü mezunu. 2006 yılında Bahçeşehir Üniversitesinde İleri Oyunculuk dalında Yüksek Lisansını tamamladı.

Oyunculuğa ilk adım: Televizyon macerasına ‘Gülbeyaz’ dizisiyle başladı.

Hangi proje ile parladı? ‘Behzat Ç. : Bir Ankara Polisiyesi’ dizisinde canlandırdığı ‘Suna’ karakteri ile dikkatleri üzerine çekti.

Kişilik özellikleri: Eskiden hırçın bir tarafı vardı, zamanla bu yönünü törpüledi. Artık daha sakin bir insan. “Duygusallığım ise bugüne kadar hiç değişmeyen özelliğim. Bazı konularda sabit fikirli olduğumu söyleyebilirim. Ama bunda ısrar ediyorsam yanılmayacağımdan çok emin olduğumdandır. Çoğunlukla kararsızım. Bir de fikir alışverişini çok severim. Şüpheci bir yanım olmasına rağmen insanlara güvenmeyi tercih ederim. Yanılma payımın fazlalığını hissetsem bile yaparım bunu. İyi hissettirir bana. Ama bu, korunaksız olduğum anlamına gelmiyor tabii ki.”

Kişisel gelişim: Hala aynı heyecanla aradığı, öğrenmek istediği çok şey var, öğrenmeye bayılıyor. Hayatın keşfedilecek milyonlarca şeyle dolu bir mucize olduğu görüşünde.

Sosyal: Seyahat etmeyi çok seviyor, keşiflerini bir seyahat dergisinde paylaşıyor. Gitmeyi çok istediği ama henüz fırsat buladığı yerler var.

“İzlanda ilk fırsatta gitmek istediğim yer. İskandinavya Fiyordları’na son dakika gidemedim orası da listemde. Bir de Afrika’yı görmek çok istiyorum.”

Düşünce yapısı: Kendisine ‘asla yapmam’ gibi büyük konuşmalar yapmayacağıma dair söz verdi. Kimseye bile bile kötülük yapmaz. Samimiyet ve dürüstlük karşısında gardını indirir. “Kendi olabilen insan bende her zaman hayranlık uyandırır ve yanında kendimi güvende hissettiğimde gardım iner. Nasıl göründüğümden ziyade nasıl anlaşıldığımla ilgili hassasiyetim var. Yanlış anlaşılmaktan çok korkarım çünkü. İkili ilişkilerde ön yargılı olmamaya çalışırım her zaman. Ben üçüncü göz olarak sadece ayna olabilirim o kişilere, yargılamam. Karşımdakine yansıttığım şey asla kendi fikirlerim ve dünya görüşüm olmamalı. Empati kurarım anlamak için ama bana ait olanı yansıtmam karşımdakine.”

Sette nasıl birisi? Konsantrasyon disiplin ve oyun. Sette en çok bu üç şeye önem verir. “Oyunculuğun karakter yaratma kısmı çok coşkulu bir süreç benim için, hele ki rol beni zorlayacaksa. Bir süre onunla yatıp kalkmak, nasıl yürür, nasıl konuşur bu detaylarla uğraşmak çok tutkulu oluyor benim için. Zaten bu yüzden vazgeçilmezim işim. En çekilmez demeyeyim ama en zor tarafı da anti-profesyonel bakış açılarına maruz kalmak ve var olmak için bütün bunlar yokmuş gibi davranmaya hapsolmak.”

Mutluluk kaynağı: Çok arkadaştan ziyade az ve öz güvenebileceği arkadaşlarının olmasından mutluluk duyuyor. “Çok arkadaşın olması durumuna inanmıyorum. Yapay ve yalan geliyor. Kendimi yanında rahat hissettiğim, her halimle kendim olabildiğim, art niyetsiz insanlar var neyse ki hayatımda arkadaşım dediğim.”

İlk sinema filmi: Yavuz Turgul/ Gönül Yarası

Hayran olduğu kişi: Gençlik yıllarında, Axl Rose’a hayrandı. “Bir de Lars Ulrich harika davul çalıyordu onu seyretmekten çok hoşlanırdım.”

Aşka bakışı: Aşk adına çılgınca şeyler yapabilir, sonrasında kendisi bile yaptıklarına inanmaz. ‘Hayatta müzik de aşk da hep olmalı’ görüşünde.

 

Hayata bakışı: Hayatından çıkarmak isteyip de bir türlü çıkaramadığı duygu; İnat. “ Çoğu mecrada beni tökezletiyor ama aslında çok da hayatımdan çıkartmak istemiyorum. Hayatımda inat olmasaydı bu kadar yol alamazdım işimde mesela. Konservatuvara girmeden önce atıldığım okuldan sonra pes ederdim. Beni ‘yeteneksiz’ bulan insanlara inanırdım. O yüzden beni ben yapan duyguları törpülemeye pek çalışmıyorum, medeniyet sınırları içindeyse elbette bu duyguların dozajı. Hayatı yaşarken karşılaşacağımız durumları bilemiyoruz ve aslında tepkilerimizi de bilmiyoruz bu durumlara. Sınanmadan da kendimizi tanımamız pek mümkün değil. Biz deneyimlerimizin bütünüyüz aslında.”

İş hayatına bakışı: Oyuncunun yaşı olmadığını, her yaşta her role bürünebileceğini düşünüyor. “Oyuncu yaş aldıkça, deneyimleri ve tecrübesi arttıkça, hayat görüşü geliştikçe, hayata dokunuşları fazlalaştıkça, kendini ve insanı daha çok tanıdıkça olgunlaşır şüphesiz. Algıladıklarını seçerek daha net yansıtmaya başlar. Buna da ustalık diyoruz işte. Yaş almak bir oyuncu için heyecan verici. Kendimi izlemeyi sevmiyorum, çünkü daha iyisi olabilirdi duygusu pek peşimi bırakmıyor.”

Kariyer planı: Kariyerini planlamıyor içinden geldiği gibi hareket etmeyi seviyor. “Neyi içim isterse ve hangi rolü canlandırmak bana bir şeyler katacaksa, onu oynama lüksüm olmalı. O yüzden kariyerim stratejiden uzak oldu hep.”

Gelecek Hayali: İşini iyi yapan bir oyuncu olarak hatırlanmak istiyor ve  insan kalmaya çalışıyor. “Bir gün tiyatro oyunu yönetmek isterim. Gitmek istediğim birçok ülke var. Hatta bir süreliğine başka bir ülkede yaşamak fikri de hep aklımın bir köşesinde. Gitmeye güdümlü bir ruh taşıyorum. Yaşadığım dünyanın hep aynı noktasında nefes almak anlamsız geliyor bana.”

Kaygıları: Vicdanını en çok,  etrafımızı saran nefret ve öfke söylemleri içinde toplumsal vicdanın hiç gelişmemiş olması yoruyor.

Kimlere hayranlık duyar? Geçmişten biriyle sohbet edip, kahve içme imkanı olsaydı eğer bu kişi Marilyn Monroe olurdu. “Kendi olabildiği bir ortamda onunla sohbet etmek isterdim.”

Erkekte çekicilik kriteri: Keşfetmeyi seven, ilişki içinde değişip dönüşmeye açık, sevgi merkezli bir erkeği çekici bulur. “Osho der ki: ‘İlişki senin tarafından yaratılır ama sonrası sırası geldiğinde ilişki seni yaratır.’

Evde ne yapar? Evde yapmayı en çok sevdiği aktiviteler; yoga, meditasyon yapmak ve müzik dinlemek. “Yoga yapmanın yanında yoga eğitmenliği için 200 saat bir eğitim ve akabinde çakraların psikolojisi eğitimi aldım. Daha da devam edecek bu eğitimler. Öğrendikçe daha da derinleşiyorsunuz ve bu müthiş bir şey. Çok uzun yıllardır pilates yapıyorum. Yoga ise dengede ve merkezde kalmamı sağlıyor.”

En çok neyi kıskanır? Çocukları. “Her şeye şaşıran o masum ruhları. Büyük bir özlemle kıskanmak aslında. O günlere özlem galiba bu.”

Sosyal Medya ile arası nasıl: Gördüklerini, okuduğu kitapları, ruhuna değen müzikleri sosyal medyada paylaşmayı seviyor. “Bazen de fotoğraf albümü gibi kullanıyorum Instagram’ı. Kimse için bir şey ifade etmeyebilir bir fotoğrafım ama bana o yaşadığım zamanı hatırlatıyor. O zamanın ruhunu, bana özel izlerini.”

 

Hangi filmden etkilendi? Son dönemde çok beğendiği iki film; Roma ve Green Book. Hiç unutamadığı film repliği ise; ’Otomatik Portakal’ filmindeki  ‘İyilik içten gelir. İyilik bir seçimdir. Bir insan seçemezse, insanlıktan çıkar.’ Sözleri.

Şehirde kendini en huzurlu hissettiği yer? Yoga stüdyoları.

Son zamanlarda en sevdiği şarkı? Falling for You (acoustic mix) / Morgan Page

En büyük hayali? Küçük küçük çok hayali var.

Mine Tugay Televizyon Dizileri 

Mine Tugay İnternet Dizileri 

Mine Tugay Sinema Filmleri 

TİYATRO OYUNLARI

2011/2012 – 5’er Beşer – BKM
2010/2011 – Tilt  – Talimhane Tiyatrosu
2010-/2011 – Beğendiğiniz Gibi – İstanbul Devlet Tiyatrosu
2010 – İnsanlık Ölmedi Ya – Nazım Hikmet
2010 – Nazım Günleri ­ Okuma Tiyatrosu “Nazım Hikmet 108 Yaşında”
2009 -­ Yusuf ile Menofis
2009 – Nazım Günleri ­ Okuma Tiyatrosu “Nazım Hikmet 107 Yaşında”
2007 – Yalancı Tanık
2007 – Nazım Günleri ­ Okuma Tiyatrosu “Nazım Hikmet 105 Yaşında”
2008/­2009 – Vur Yağmala Yeniden – Tiyatro Dot
2007/­2008 – Karatavuk – Tiyatro Dot
2004­/2005 -­ Çok Uzak – Tiyatro Dot
2003/­2004- ­ Mem ile Zin – Semaver Kumpanya
2002­/2003- ­ Kuşlar Meclisi – Semaver Kumpanya
2002/­2003- ­ On İkinci Gece – Semaver Kumpanya
1997/1998- ­ Büyük Kulaklı Küçük Ayı – Masal Gerçek Tiyatrosu

ÖDÜLLERİ

2008 ­-Sinepark Kısa Film Festivali­ /En İyi Kadın Oyuncu ­ /Yoldaki Kedi
2008- ­ VIII. LIONS Tiyatro Ödülleri /­ En İyi Kadın Oyuncu / Karatavuk
2009 -­ Afife Tiyatro Ödülleri /­ Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu / Karatavuk