Ana sayfa Oyuncu Biyografileri Batuhan Begimgil Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi

Batuhan Begimgil Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi

tarafından ker_def

Batuhan Begimgil, 20 Eylül 1991 tarihinde İstanbul’da doğmuştur. Türk dizi ve sinema oyuncusu.

Adı: Batuhan Begimgil
Doğum Tarihi: 20 Eylül 1991
Doğum Yeri: İstanbul
Boyu: 1.84 m.
Kilosu:  80 kilo
Burcu: Başak
Göz Rengi: Mavi
Kardeşleri: Tek çocuk
Instagram: https://www.instagram.com/batubeg/
Evcil Hayvanları: Köpeği var.

Ailesi: Babası Makine Mühendisi ve sanayici annesi ev hanımı, ailesinin tek çocuğu. “Ailemin pek çok ferdi mühendis olduğu için hayata hep sayılarla bakıyorlar. Tabii onlara bir şeyleri ispat etmem gerektiği için bende İnşaat Mühendisliği okudum. Onları mutlu ettikten sonra da kendi istediğimi, oyunculuk yapmaya başladım. Benim ailem sıcak bir ailedir. Evde topuklu ayakkabıyla gezen bir ailem yok. Babam ve annem; köfte ekmek yemeyi de sever, suşi yemeyi de.”

Çocukluk yılları: Çocukluğundan itibaren oyuncu olmak istiyordu.  6 yaşındayken yaz tatillerinde animasyonlar ile çeşitli çocuk tiyatrolarına katıldı ve ardından tiyatro eğitimi aldı. ”Çok güzel ve çok mutlu bir çocuktum. Aklımda halalarım, amcalarım vb. kalabalık aile olarak yaptığımız piknikler ve bayram kutlamaları var. Hep çok güzel çocukluk arkadaşlarım oldu, halen de birçoğu ile görüşüyorum. Hiç kavgalı ortamlarım, kötü arkadaşlıklarım olmadı. Benim çocukluğumda bildiğim tek kavga anı, annemin korkutmak için boşluğa fırlattığı terliktir. Bunun en büyük kavga olduğunu zannederek büyüdüm. Bir de yaşı benden büyük birçok erkek kuzenim vardı, bu yüzden her seyi de öğrenerek, bilerek büyüdüm. Çocukken iki hayalim vardı: oyuncu ve mühendis olmak. Arkadaşlarımın ‘Büyüyünce ne olacaksın?’ sorusuna polis, doktor, astronot diye cevap verdikleri anlarda, ben mühendis ve oyuncu derdim. Ve oldum da.”

Eğitim hayatı: İstanbul Kültür Üniversitesi İngilizce İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldu.

Oyunculuğa ilk adım: Televizyon macerasına, ‘Elde Var Hayat’ dizisiyle başladı.

Hangi proje ile parladı? ‘Medcezir’ dizisinde canlandırdığı ‘Burak’ karakteri ile dikkatleri üzerine çekti.

Hayatının dönüm noktası: Her ne kadar tiyatroyla küçüklüğünden beri ilgilense de, mesleğe girişi biraz tesadüfen gerçekleşti. ‘ Küçüklüğümden beri tiyatroyla ilgileniyorum. Bir arkadaşımın çalıştığı yapım şirketine, yakınlarından geçiyorum diye ziyarete gittim. Orada aldığım bir teklifle televizyon maceram başladı. Bir sene boyunca ‘Elde Var Hayat’ dizisinde oynadım. Eş zamanlı olarak da oyunculuk eğitimi almaya başladım.”

Kişilik özellikleri: Pozitif ve eğlenceli, bulunduğu ortamın enerjisini yükseltmeyi seviyor. “İş yapılırken sahip olunan enerjinin, işi tüketen insanlara geçtiğine inanıyorum. Titiz ve çalışkan olma huylarımı seviyorum ama karakterimin herhalde en sevdiğim özelliği vicdanlı olmam. Kimsenin hakkını yemek istemem, mesela bir yerde ödeme yapmayı unuttuğum icin kilometrelerce yolu geri dönmüşlüğüm vardır. Bir de spontone olmayı seviyorum: bir saat sonra canım ne isterse, aklıma ne eserse onu yapabilmeliyim. Kafamı bir şeylere taktığım zaman biraz fazla abartıyor olabiliyorum, mesela spora takıyorum hafta 7 gün, ben 8 gün spor yapabiliyorum. Bir şeye bu kadar takılmayı sevmiyorum aslında.”

Kişisel gelişim: Konservatuvarda okumadığı için oyunculuk eğitimi almaya önem veriyor. “Oyunculuk eğitimine biraz fazla önem verdim. Kamera önü oyunculuk eğitimi aldım ve sonra dizi projeleri gelmeye başladı.”

Sosyal: İstanbul’un hakkını vererek yaşamayı seviyor. “Şehrin merkezinde yaşıyorum. Merkezinde olunca karmaşanın da ortasında oluyorsunuz. İçinde doğup büyüyünce, karmaşası bağımlılık yapıyor. Zaten şehrin bu curcuna halinden keyif alıyorum. Sokaklardan, hayattan beslenilen bir iş yaptığımızı da düşünecek olursak; bence İstanbul bu konuda en ideal şehir. Çok sıkıldığım, bunaldığım anlarda da anında oturduğum koltuktan kalkıp, rahatlamak için arabaya atlayıp, kaç kilometre gitmem gerekiyorsa hiç üşenmeden gidiyorum.”

Düşünce yapısı: Şöhret konusuna takılmıyor ancak tanınır olmaktan da keyif alıyor. “Popülerlik çok güzel. Kesinlikle ‘Popülerlikten nefret ediyorum’ gibi bir tavrım olamaz. Düşünsenize, çok fazla insan sizi sevdiğini söylüyor. Bu inanılmaz bir duygu. Bu aşamaya gelmeden önce de oyunculuktan aynı keyfi alıyordum.”

Sette nasıl birisi? Mesleğine aşık, setlerde ki zaman zaman ağır olan koşullardan asla şikayet etmiyor. “İnşaat Mühendisliği’nde staj yaptığım zaman, geceleri şantiyede geçiriyordum, iki gün eve gidemiyordum. Öyle bir çalışma hayatını gördükten sonra, bu işin de kolay olmadığını gördüm ama en azından sevdiğin iş için bedel ödüyor olmak güzel bir his. Sette hiçbir zaman ‘Yeter ya!’ demedim.”

Mutluluk kaynağı: ‘Nadide Hayat’ filminde Demet Akbağ ile rol almış olmaktan mutluluk duyuyor. “Çocukluğumdan beri hayranı olduğum ustalarla çalışmanın heyecanı hiç kaybolmuyor. Demet Akbağ gençliğinden dolayı bir şeyinin eksik kaldığını düşünmüyor. Senin de bir birey olduğunu kabul edip fikirlerine değer veriyor.”

İlk sinema filmi: Çağan Irmak/Nadide Hayat

Aşka bakışı: “Çok fazla çikolata yediğinizde karnınızda yoğun bir ağrı hissedersiniz ama bir bakmışsınız aslında günlerdir çikolata yememişsinizdir. İşte öyle bir karın sancısı olarak tanımlıyorum aşkı. Bir kadından hoşlandığımda ilk adımı atarım.  İlk adımı centilmenlik gösterip erkek atmalı. Kadının reddedilme riskini almasına müsaade etmemeli.”

Hayata bakışı: Hayatın üzülmek için çok kısa olduğunu düşünüyor. “Hayat her zaman istediğimiz ya da planladığımız gibi olmayabiliyor. O zamanları da gelişmek, ders çıkarmak ve güçlenmek için avantaja çevirmek gerekiyor. İnsan her zaman kahkaha atamıyor tabii ama hayat üzülmek için çok kısa.”

İş hayatına bakışı: Hayatının her döneminde, sağlığı elverdiği sürece ekranda ve beyaz perdede olmayı istiyor. “Benim için ekran önünde olmak, bir sürü insan için çikolata yemek gibi bir şey. Tabi ki birçok oyuncu gibi; oynadığım bir filmin de festivallerde yarışmasını ve bir ödüle layık olmasını çok isterim.”

Kariyer planı: “Farklı farklı rollerde kendimi kendime ispat etmeye çalışmak, kendi karakterime çok uzak karaktere sahip rolleri oynamak istiyorum. Mesela; deli, hırsız, katil ilk ilgimi çekenler. Daha çok sinema filminde oynamak da istiyorum.”

Kadında çekicilik kriteri: Asil ve özgüvenli kadınları çekici buluyor. “Bence bir kadının duruşu, en değerli aksesuarı. Bazen bir bakış veya bir cümle; bir aksesuarın veya elbisenin önüne geçebiliyor. Mesela hayatımda en çok etkilendiğim cümlelerden biri ‘16 senedir piyano çalıyorum’ oldu. Bence bir insan güzel bakıyorsa ve güzel gülüyorsa güzeldir. Saflık, sadelik de bunun katma değeridir. Zarafet bence sadelikte gizli, bence bir kadını en güzel gösteren şey kesinlikle sade siyah bir elbisedir. Aslında kadının taşıma başarısına göre çekici bulduğum şeyler değişkenlik gösteriyor sanırım. Bazen bir beyaz gömleği de çok çekici bulabiliyorum, bazen de sırt dekolteli bir elbiseyi. Ama sandaletler, ucu ve topuğu açık ayakkabıları ya da dolgu topuklu ayakkabıları nedense itici buluyorum. Bir kadında ilk olarak kokusu ilgimi çeker,, yanımdan geçen herhangi bir kadına çok güzel koktuğu için dönüp tekrar tekrar bakmışlığım vardır.”

Formunu nasıl koruyor? Spor yapıyor. “Sporla aram çok iyi, uzun yıllar basketbol oynadım, neredeyse hayatımın her döneminde sporun bir dalıyla uğraştım. Kickboks yaptım, at bindim. Çocukken okuduğum bir kitapta karakteri mükemmel olan insanın tanımını şöyle yapıyorlardı: ‘Zihnini geliştirmek için sürekli kitap okumak. Fiziğini diri tutmak için spor yapmak.’ Sanırım ben de bu kuralla hareket ediyorum.”

Modayı takip ediyor mu? Modayı yakından takip etmese de kendisine  göre bir stili var. “İki üç kere görüştüğüm bir insan, beni bir yerde arkadan gördüğünde benim ben olduğumu anlar. Aslına bakılırsa, estetik kaygısı taşıyarak kendi stilini yaratan, biraz da moda kokan insanları takdir ediyorum. Görsel olarak etrafa güzel bir enerji yaydıklarını düşünüyorum. Ama ben modayı yakın takip halinde değilim. Benim için temiz siyah tişörtüm varsa o günü kurtardım demektir. Salaş giyinmeyi seviyorum, genel olarak botlarımın bağcıklarını bağladığım gün olmamıştır diyebilirim. Amerikan Vintage, Armani ve Martin Margiela takip ettiğim marka ve tasarımcılar. Black V Neck ve Life is a Joke tişörtlerim ise alışveriş turumun vazgeçilmezleri arasındaki yerini ilk sırada alıyorlar.”

Neye para harcar?  Alışverişe çıkma alışkanlığı yok. Bir şeye ihtiyacı olduğunda veya gördüğünde ‘bu benim olmalı’ dediği şeyleri alıyor. “Kararsız kaldığım durumlarda ‘bunu alayım mı?’ diye telefona sarılıp aradığım birkaç kişi vardır. Zaman zaman o insanların beni arayıp, ‘şurada şunu gördük, tam senlik mutlaka almalısın’ dedikleri de olur.”

TELEVİZYON DİZİLERİ

2021- Menajerimi Ara / Kendisi

2016- Rüzgarın Kalbi/ Kutay

2013/2015- Medcezir / Burak

2010/2012- Elde Var Hayat

SİNEMA FİLMLERİ

2015- Nadide Hayat/ Bora