Hafta içi her gün Bloomberg HT ekranlarında yayınlanan, yapımcılığını BBO Yapım Mahperi Altun Uçar ve Şafak Bakkalbaşıoğlu’nun üstlendiği Aslı Şafak’la İşin Aslı programı 4. sezonunda 700. bölüme imza attı. Emel Sayın uzun aradan sonra ilk defa bir TV programına konuk oldu. Sayın, “Artık çok istediğim şeyleri, tereddütümün olmadığı beni mutlu edecek programlara katılmayı tercih edeceğim. Bugün çok severek , takip ettiğim için programı çok isteyerek bu programa geldim” dedi.
Emel Sayın, “Benim arzu ettiğim şeyler içinde TV’de program yapmak var. Yıllar önce show programları yaptım, çok ara verdim. Şimdi çok isterim bir TV programı yapmayı. Mutlaka müzik ve fark olmalı. İşin zorluğu orada.” diyerek televizyon programlarına yeşil ışık yaktı.
Pandemide dünya görüşünün değiştiğini belirten usta sanatçı “Pandemide dünya görüşüm değişti, içime dönmemi sağladı. Başka açıdan bakmaya başladım. İşimle ilgili beni çok etkiledi. 59 yıldır sahnelerdeyim. Yıllar içinde her şey beni, her zaman mutlu etmemiş. Öyle gerekmiş, onları yapmam gerekiyormuş. Şimdi öyle bir yerde olduğumu keşfettim. Beni mutlu edecek şeyleri yapma konforumun olması gerektiğini düşündüm. Sevenlerim var. Onlar beni daha çok görmek arzu ediyorlar ve yapacağız. Eskisi kadar sürekli devamlı değil… Bilmiyorum başka neler gelecek?” dedi.
Kimseyi kırmak istemeyen Emel Sayın bu yüzden sıkıntılar yaşıyor. Emel Sayın, konu hakkında şöyle konuştu: “Hatır işleri çok oldu. Çok profesyonel olup, bunlar olabilir. Ama onun da sınırı olmalı. Herkesi kıramamak sizi yoruyor. Ama bunu sonra anlıyorsunuz. Hoş bir şey ama sizi yoruyor onları da biraz ayıklamak gerekiyor. Bu kadar yıl mutsuz muyum? Çalışmak, herkesi mutlu etmeye çalışmak? Şikayetçi değilim. Keşke biraz daha seçici olsaydım diye düşündürüyor beni. Halkla iç içe olma fikri çok iyi geliyor ve bunu çok arzu ediyorum. Ailenin hep neşe kaynağı oldum. Benim de dibe vurduğum acı yaşadığım zamanlar oldu. Çok sevdiğin birini kaybedince simsiyah oluyor her şey. Hiçbir şey geçmeyecek sanıyorsunuz. Ama geçiyor. Sorunlarla çok çabuk baş edemiyorum ama içimde yaşıyorum. Yansıtmıyorum. Yanlış anlaşılmaktan korkarım. Biraz ünlü olan birileri mutlaka yanlış anlaşılabiliyor. Bu yüzden de kitabıma hız verdim. Biraz kendimi anlatmak, bazı şeyleri düzeltmek ihtiyacındayım. Böyle bir şey yapmadım demek yerine susmayı tercih ettim”
EMEL SAYIN’IN FİLMİ GELİYOR!
Yaşayan efsane “Biyografi filmi hazırlıyoruz. Belgesel gibi bir film olacak. Bunun üzerine yoğunlaştım. Bunun için sahneye biraz uzak duruyorum” diyerek film müjdesini sevenleriyle paylaştı.
Emel Sayın’ın dikkat çeken açıklamalarından bazıları;
“Delirdiğim zamanlar oldu, insanım çünkü. Bir nokta var oraya geldiği zaman Amerikalı eşimle kavga ediyordum. Bir şeye çok sinirlendim mesela bir gün. İngilizce konuşuyor. Beni engellemeye çalışıyor, hayır ben gideceğim dedim. Koluna vurmuşum sonra öğrendim. Çok zor sinirli olurum”
“Kültür Bakanlığı bizi Tunus’a gönderdi. Son konserimizden dönerken bir şeye çok çok sinirlenmiştim. Dönüp, ‘Teessüf ederim’ demişim. Orkestra şefim çok gülüp en sinirli anınızda bile sadece ‘Teessüf ederim’ demiştiniz dedi.”
YALNIZLIK DUYGUSU ZAMAN ZAMAN BENİ KAPSIYOR
“Yalnızlık duygusu zaman zaman beni çok kaplıyor. Özellikle son 2 senedir. Işıklarımı açıyorum gece hepsini. Çünkü ben mutlaka akşam olunca komşularımın, diğer evlerin ışıklarına bakıyorum. Evde olsunlar istiyorum. Onları öyle görünce ben de gece 12’ye kadar ışığımı kapatmıyorum. Onlar da benim ışığımı görsünler istiyorum. Hep onların ışıkları yansın, hep evde olsunlar istiyorum. Çok çalıştım, hem mutluyum hem bu kadarı doğru değildi belki. Evi özlerdim. Ev yaşamı, aile yaşamımı çok özlerdim. Gece o zaman da evlerin ışıklarına bakardım. Ah ne güzel sofra kurdular yemek yiyorlar belki derdim. Ve ben yapamazdım yoğun çalıştığım için. Yılbaşı geceleri beni çok duygulandırır. En yalnız hissettiğim geceler yılbaşı geceleri. O yüzden hep çalmayı tercih ettim o gecelerde. Ailem de yanımda olsa ben kendimi yalnız hissederdim.”