TelevizyonGazetesi.com / Detay- ‘Mucize Doktor’ dizisinde canlandırdığı ‘Nazlı’ karakteri ile geniş bir hayran kitlesi edinen Sinem Ünsal, yeni sezonda Fox TV’de yayınlanacak ‘Elbet Bir Gün’ dizisi ile ekranlara gelmeye hazırlanıyor.
Dizide Şebnem Bozoklu ve Burak Yamantürk ile birlikte rol alacak olan oyuncu, Alem Dergisi’nin bu haftaki sayısına kapak yıldızı oldu. Ünsal, dergiye çarpıcı pozlar verdi ve çok özel açıklamalarda bulundu.
Karakterinin en belirgin özelliklerinin endişe, disiplin ve kontrol olduğunu belirten genç oyuncu; “Büyük oranda törpülediğim obsesif bir kişiliğim var. Ufak tefek gündelik takıntılarım var. Onun dışında olmazsa olmaz dediğim takıntılarım yok. O kadar yoğun tempoda çalışıyoruz ki ben ne zaman uyuyup uyanabiliyorsam ve hayata ne zaman karışabiliyorsam öyle yaşıyorum” dedi.
Güzel oyuncu aşk konusunda ki soruları da içtenlikle yanıtladı. İlişkide kendi gibi olduğunu söyleyen Ünsal, “İlişkim yokken nasılsam varken de öyleyim. Ben ilişkilerimde; kendi hayatımın sınırlarının, karşımdaki kişi yokken de varken de aynı kalmasına özen gösteriyorum. Aynı şekilde karşımdaki insanın da. Birbirimizin hayatlarına saygı duyuyoruz, benim için ilişkide en önemli şey bu. Ama bunun dışında da ortak bir dünya kuruyorsun tabii. Kesinlikle karşımdakini kendimden öne koymuyorum ve ben de ondan önce gelmek istemiyorum. Hepimiz birer bireyiz ve bireysel hayatlarımız var. Ama çok güzel oluşturduğumuz tatlı, ortak bir dünyamız da var. Şimdiki mevcut ilişkimden de bahsediyorum. Huzurlu, güzel giden ilişkilerde de aradığım şey bu. Bence herkes önce buna dikkat etsin. Kendi alanını, hayatını, isteklerini sonra karşısındakinin onu ilk tanıdığındaki haliyle kabul etsin. Ortak noktalar varsa eğer yola devam ederiz; yoksa değiştirmeye, dönüştürmeye hem karşısındaki için hem de kendisi için çabalamasın kimse. Naçizane gözlemlerimden çıkardıklarım bunlar.” açıklamasını yaptı.
Peki, güzel oyuncu modu düştüğünde kendini iyi hissetmek için ne yapıyor? Sinem Ünsal, modu düşük olduğunda onun içinden çıkmayı çok kolay beceremeyenlerden olduğunu söyleyerek “Çünkü her ne modumu düşürüyorsa üzerini örtüyorum. Artık bunu yapmamaya çalışıyorum. Modumu düşüren şey her neyse o anda onunla yüzleşmeye çalışıyorum. Düşünüyorum, tek başıma kalıp, hiçbir şey yapmayıp sadece ona odaklanıyorum” şeklinde konuştu.
Sinem Ünsal, bundan sonrası için hayallerini ise şu şekilde ifade etti.” Ben çok hayal kuran bir insanım. Hayallerimle yaşıyorum. Bu özelliğimi çok seviyorum ve övünerek her röportajımda mutlaka değiniyorum. Birçok tatlı takipçimiz var, birilerinin hayatına dokunabileceksem buradan ilham olmayı çok istiyorum. Herkes hayal kursun. Çünkü hayal kurmak en güzel motivasyon tohumu. ‘Çok gönülden istedi, oldu’ derler; temel sebep, o kadar çok istiyorsun ki motivasyon yaratıyorsun ve altyapıyı aslında farkında olmadan bilinçaltın hazırlıyor. Sen hayalin için çabalıyorsun. Yoksa evren sana veriyor gibi bir şey değil. Sen yapıyorsun, çabalıyorsun, emek veriyorsun. Bu sebeple hayal kurmanın gücüne çok inanıyorum.”