TelevizyonGazetesi.com / Detay – Yargı dizisinin Pazar akşamları izleyicilere özgün ve güçlü bir senaryo sunarak ilerlediği ve çok iyi reytingler aldığı ortada… Pınar Deniz ve Kaan Urgancıoğlu’nun da çok başarılı bir oyunculuk sergiledikleri dizinin senaristi Sema Ergenekon da büyük bir iş başardı.
Sadece Türkiye’de değil dünyanın farklı ülkelerinde de birçok dizi hayranını kendisine bağlayan Yargı dizisinin özgün içeri, yabancı ülkelerdeki benzer yapımlarla boy ölçüşebilecek nitelikte olduğunu gösteriyor.
Senaryonun akıcılığının yanı sıra gerçeklikten de ödün verilmemesi Yargı dizisinin en dikkat çeken özellikleri arasında bulunuyor. Hem hukuk hem gerilim hem de polisiye türünün bir arada bulunması da Yargı dizisine büyük hareketlilik katıyor. Sema Ergenekon’un 2 yıl süren senaryo çalışmalarının bir diziyi ne kadar çok öne çıkartabileceğini görmüş olduk. Bu noktada senaryonun her şeyden daha önemli olduğunu bir kez daha deneyimliyoruz.
Yargı dizisinin özgün bir hikaye olmasıyla öne çıktığını belirten Milliyet Blog yazarlarından Anibal Güleroğlu, hikayesiyle ve oyuncu kadrosuyla elde ettiği başarıyı hak eden bir dizi olduğunu yazdı.
Anibal Güleroğlu, Türkiye’deki dizi yapımcılığına güzel şekilde temsil etmesi bakımından Yargı dizisinin yurt dışında da beğenilmesinin çok önemli olduğunu düşünüyor. Anibal Güleroğlu, yazısında şu detaylara yer verdi:
“Senaryosu, usta kalem Sema Ergenekon’a ait olan ‘Yargı’ yüz güldüren gelişim örneklerinin başında gelmekte. Bana göre sezonun en iyi yeni yapımı olan ‘Yargı’, psikolojik gerilimi hukuk ve polisiyeyle harmanlarken olayın mantık ve gerçekçilik yönünü de ihmal etmeden varlık gösteren bir yapım konumunda.
Oyuncu performanslarıyla başarısını perçinleyen dizi, yabancı benzerleriyle rahatlıkla boy ölçüşecek kapasitede. Dahası uyarlama değil de tamamen özgün bir içeriğe sahip olması onun gücüne güç katan önemli bir detay. Hal böyleyken kısa sürede pek çok ödül alan ve yurtdışı izleyicisini de kendine bağlaması kuvvetle muhtemel olan AY Yapım imzalı ‘Yargı’nın tempo düşürmeden ve iç baymadan yarattığı içerik gelişimini övgüyle alkışlamamak imkânsız.”