TelevizyonGazetesi.com /Detay – TRT1 ekranlarında izleyicilerle perşembe akşamları buluşan Bir Zamanlar Kıbrıs, çok etkileyici bir yapım. 1964 yılında Kanlı Noel ile başlayan ve sonraki süreçte Kıbrıs Türk halkının yaşadığı zulmün ekrana yansıtıldığı dizi, 1974 yılındaki Kıbrıs Barış Harekatı ile son bulacak. İlk sezonu çok başarılı şeklide ilerleyen Bir Zamanlar Kıbrıs, iyi reytingler de elde ediyor.
Geniş bir araştırma ve özenli bir çalışmanın ürünü olan dizide; Serkan Çayoğlu, Ahmet Kural, Pelin Karahan ve Gülper Özdemir başarılı performansları ile göz dolduruyor. Devrim Saltoğlu ve Tayanç Ayaydın’ın da rollerini gayet ustalıkla sergiledikleri dizide tarihi gerçeklere dayanan bir kurgu belirlendi. Hatta dizide gerçek yaşanmış olaylardan görüntüler de zaman zaman paylaşılıyor.
Sonuçta bu bir dizi ve bir belgesel havasında olmaması normal. Ancak bir sahne var ki, eleştirilerin odağına yerleşti. Devrim Saltoğlu’nun canlandırdığı Rauf Denktaş karakterinin başından geçen bir olayın dizide farklı şekilde yansıtılması bir hata olarak kayıtlara geçti.
Milliyet Cadde yazarlarından Sina Koloğlu bu durumu köşe yazısında gündeme getirdi. 1964-1974 yılları arasındaki gazete haberleri, araştırmalar, kitaplara dayanılarak hazırlanan senaryo özenle ele alındı. Ancak bazı yorumlar da var ve sonuçta bir kurgu dizi olduğu için bunlar normal kabul edilebilir.
Dizide bazı tarihi hatalar olduğuna yönelik eleştirilere dikkat çeken Sina Koloğlu, şu ifadeleriyle dikkatleri çekti:
“En son Rauf Denktaş’ı (Devrim Saltoğlu) Samson (Tayanç Ayaydın) esir alıyor ve de kafasına silah dayadığı sahne! İşte bu anlara büyük tepki yağdı. Kulağıma gelen; Denktaş, anılarında başına gelen bazı tehlikelerden söz ediyor ama ne olduğunu belirtmiyormuş. “Kurgu bu, ilgi çeksin böyle bir sahne yapalım” denilmiş sanırım.
Dizide Denktaş dirayetli ve alnına dayanan silaha karşı dimdik duruyor. Hatta yaptığı konuşma sonunda “Kıbrıs Türk’tür Türk kalacak” sloganı atması karşısında Samson’un elleri titriyor ve silahını indirmek mecburiyetinde kalıyor. Bütün bu çabalar o anı silmeye yetmiyor. Denktaş tehlike atlatmış olabilir. Bunu böyle bir sahne ile göstermenin ‘kurguda algı’ yaratabileceğini neden düşünmediler?”