Ana sayfa Müzik Funda Arar kendisini hamala benzetti!

Funda Arar kendisini hamala benzetti!

tarafından ker_def

‘Günü kurtaran müzik yapmıyorum’
‘Aşk Hikayesi’ adlı albümle sevenleriyle buluşan Funda Arar, “Günü kurtaran müzik yapmıyorum. Eşim aranjör olmasaydı da 3-4 yıl aralıklarla yine albüm yapardım” dedi

SERCAN KISMET – Milliyet

‘Aşk Hikayesi’ albümünü çıkaran Funda Arar, eşi Febyo Taşel’in aranjör olmasının avantaj olduğunu söyledi. Müzik sektörünün zor bir durumda olduğunu dile getiren sanatçıyla albümünün çıkış sürecini ve yaşadıklarını konuştuk.

– ‘Aşk Hikayesi’nin çıkışını anlatır mısınız?

İki yıldır çalışıyoruz. Yaklaşık 50 şarkıya demo yaptık. En son 13’ünde karar kıldık.

– En zorlandığınız kısmın şarkı seçimi olduğunu söyleyebilir miyiz?

En uzun süreç diyebilirim. Bazen bir şarkıyı beğensem de stüdyoda okuduğumda olmuyor. Bazen de içimize sinmeyen bir parça, çok iyi olabiliyor. Elbisenin üzerinize iyi oturması gibi bir şey.

– Kimlerle çalıştınız?

Prodüktörlüğü Febyo Taşel yaptı. Soner Sarıkabadayı, Gülşen, Mc Murad, Gökhan Tepe, Buray, Gözde Ançel ve Tuğçe Ören’den besteler aldım. İlk defa bu kadar isimle çalıştım.

– Son zamanlarda şarkıcılar albümlerinde yeni isimlere yer veriyor…

Kimden ne çıkacağı belli olmaz. Amatör besteciler yüzlerce şarkı yolluyor, hepsini dinliyoruz. Bazen içlerinden çok güzel şeyler çıkıyor.

– Eskisi gibi kliplerin geri dönüşü olmaması hakkında ne düşünüyorsunuz?

Şimdi bir albüm için en fazla üç klip çekilebiliyor. Zaten sektörün durumu iyi değil. Gemiyi bir şekilde ayakta tutmaya çalışıyoruz.

– Eşiniz Febyo Taşel aranjör olmasaydı bu sıklıkla albüm çıkarır mıydınız?

Besteci ve aranjör olması büyük avantaj. Konser veren sanatçıyım, repertuvarımın sürekli yenilenmesi gerekiyor. Günü kurtaran müzik yapmıyorum. Febyo olmasa da belki iki değil de 3-4 yıl aralıklarla albüm çıkarırdım.

– Albümlerinizden büyük beklenti olması sizi korkutuyor mu?

Ekip olarak elimizden gelen her şeyi yaptık. Ortam eskisi gibi olmadığı için korkularım var. Ama işime güveniyorum.

‘Hamal gibiyim’

– Müzikte kendinizi nerede görüyorsunuz?

İşçi gibi çalışıyorum. Tabiri caizse hamal gibiyim. Egoyu tavan yaptırmama adına, belki de bu iyi bir şey. Şöhretin sarhoşu olmamaya uğraşıyorum.

– Müzik paylaşım platformlarında şarkıların tıklanmasını kafanıza takıyor musunuz?

Sahneye çıkamadıktan sonra tıklansam ne yazar. Konsere gidip insanlarla bir arada olmak önemli. Mesela albüm satışım daha fazla, ama dijital ortamlarda tıklanma sayım az. Bazılarının ise tam tersi. Bu dinleyici kitleyicisiyle alakalı bir olay. Oğlum, “Anne sen neden üzgün şarkılar söylüyorsun” diyor. Çocuklar hareketli şarkılar dinlemek istiyor.

– Aras’ın hangi mesleği tercih etmesini istersiniz?

Doktor olmasını istiyorum. Ülkemizde bilimle ilgili çalışmalara daha çok ihtiyacımız var. Sosyal medyada dedikodu yapılacağına, daha iyi nasıl eğitim alabilirizi düşünsünler.

‘Sanatta kayırma olmaz’

– Müzik sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

10 sene sonra dinlenecek bir şarkı şu an yok. Eski şarkılar ise halen çalınıyor. Farklı bir edebiyata da açık değiliz. Ben bile bu şekilde olmasından sıkıldım.

– Müzik biraz geride kaldı diyebilir miyiz?

Müzik-eğlence programı kalmadı. Televizyonda tanıtacağımız yer yok. Ekranda, farklı programların da olması gerekiyor. Maalesef dizilere kilitlenmiş durumdayız.

– Eşinizle çalışırken zorlandığınız oluyor mu?

Birbirimizi çok iyi tanıyoruz. Ne tarz melodi ve sound’ları sevdiğimi biliyor. Tartıştığımız zamanlar da oluyor, ama profesyonelliği yakaladık. Annen, baban, kocan ya da çocuğun olsun fark etmez, sanatta kayırma olmaz. Bana doğruyu söyleyecek adam lazım.