TelevizyonGazetesi.com / Detay – Kanal D ekranında Çarşamba akşamlarının etkili dizisi Sadakatsiz, izleyicileri kendisine mıknatıs gibi çeken hikayesi ile başarılı bir çıkış yaptı. Doctor Foster isimli BBC dizisinden uyarlanan Sadakatsiz’in ilk 2 bölümü reytinglerde de çok iyi noktaya ulaştı. Hatta ikinci bölüm AB kategorisinde Kuruluş Osman’ı küçük bir farkla da olsa geçerek, Çarşamba rekabetinde birincilik elde etmeyi başardı.
Cansu Dere, Caner Cindoruk, Melis Sezen ve Burak Sergen’in başrollerinde yer aldığı dizide bir sahne vardı ki, çok dikkat çekti… Cansu Dere’nin Asya karakterine hayat verdiği dizide, Nazlı Bulum’u da Nil karakterinde izliyoruz. Asya ve Nil’in konuşmasında yaşananlara dikkat eden izleyiciler, bir sonraki sahnede Asya’nın telkinlerde bulunduğu Nil’in durumuna düşüşünü izledi.
“Bu ne perhis bu ne lahana turşusu” tabiri işte tam da bu durumlar için kullanılıyor. Asya, eşinden şiddet gören Nil’e akıl verdi ama aynı duruma kendisi de düştü. Milliyet Cadde yazarlarından Sina Koloğlu, bu durumu köşe yazısında şu sözlerle değerlendirdi:
“Ev ahalisi, ”Bak, Asya Nil’e akıl verdi. Kendisi de aynı şeyi yaptı” dedi ‘Sadakatsiz’in bazı sahnelerine ilişkin… Nil sevgilisinden şiddet görüyor. Asya evine gittiğinde ağzı burnu kan içindeydi. Aldı onu hastaneye getirdi tedavisini yaptı. Nil, “Kötü biri değil. Ben onu iyileştireceğim. Yaralı biri o” diyordu. “Öldürecekti seni” diyor Asya. “Öldürmez. Çünkü onu seviyorum, o da beni seviyor.”
Daha sonraki sahnelerden birinde Asya ile Volkan kahvaltı masasında. “Başka bir kadın var, değil mi?” diye soruyor Asya. “Bir ilişkin olduğunu itiraf edersen ve bu ilişkiyi bitirirsen, seni affedebilirim” diye ekliyor Asya. Hatta kendince gerekçelerde sunuyor Volkan’a; “Sadece öylesine bir çekim değil mi? (…) Affetmek zor ama aşarız…” Ve finali yapıyor; “Galiba aslında bütün bunları yapmış olsan bile hâlâ seni seviyorum’. Nil’e akıl veriyordu halbuki biraz önce. Tüm tehditler, dayaklar karşın “O beni seviyor” demesine anlam verememişti. Şimdi kendisi kendi sözlerine bir anlam verebiliyor muydu? Gecenin çözümsüz bir fotoğrafıydı ‘Sadakatsiz’de. Belki de izleyicilerin arasında, kendi hayatının film şeridi dönmeye başlamış olanlar da vardı.”