Bir Zamanlar Çukurova dizisi 3 sezondur ekranda olmanın verdiği büyük istikrar ile dün akşam yayınlanan Bir Zamanlar Kıbrıs dizisinin ilk bölümünün karşısında yine kendi izleyicisini atv ekranında tutmayı başardı. Tüm kategorilerde bu sezonun tamamında olduğu gibi yine birincilikler alan dizi, dün akşam yayınlanan 90. bölümü ile birlikte de yine ekranda fırtına gibi esti. Murat Ünalmış, Hilal Altınbilek, Kerem Alışık, Furkan Palalı, Nazan Kesal, Hülya Darcan gibi isimlerin kadrosunda yer aldığı dizinin TRT1’in yeni yapımı karşısında birinciliğini koruyup koruyamayacağı çok merak ediliyordu.
Hatta Sabah gazetesinde Yüksel Aytuğ da TRT1’in hem isim hem de gün konusundaki kararını eleştiren bir yazı kaleme almıştır. Ancak görünen o ki, 3 sezondur devam eden istikrar Bir Zamanlar Kıbrıs gibi çok etkileyici ve duygusal bir dizinin bile gelmesine rağmen etkilenmedi. TRT1’in Pazartesi, Salı, Cumartesi ve Pazar günleri dizileri ile birincilikleri elde etme başarısının ardından, perşembe akşamımın da zirvesine çıkma hedefi şimdilik gerçekleşmedi. Yapımını TIMS&B Productions’ın, yapımcılığını ise Timur Savcı ve Burak Sağyaşar’ın gerçekleştirdiği ‘Bir Zamanlar Çukurova’ 3. sezonunda, 90’ıncı bölümüyle ATV ekranında zirvedeki yerini korudu.
#ÇukurovaAteşi etiketiyle sosyal medyada gündem olan ‘Bir Zamanlar Çukurova’nın 90’ıncı bölümü Tüm Kişiler’de yine çok iyi oranlar elde ederek ekranda fırtına gibi esmeye devam etti. Sosyal medya ortamında da güçlü etkileşimler elde eden dizi, büyük bir sınav verdi ve bu sınavından da başarıyla çıkmasını bildi. Gelecek haftalarda da dizinin kendi izleyicisini atv ekranında tutacağı kesin gibi… Ayrıca Bir Zamanlar Çukurova 3. sezonu da 100. bölüm itibari ile tamamlayacak. Dizi 2021-2022 sezonunda 4. sezonu ile yoluna devam edecek.
KARDEŞ KAVGASININ ALEVİ FEKELİ’Yİ YAKTI
Ne derse desin Fikret’i davasından vazgeçiremeyen Lütfiye, bir de içine daha kötü şeyler olabileceğinin şüphesi düşünce, Fekeli’yi aldı, gizli yazıhaneye götürdü. Fekeli burada, Fikret’in kamyonların havaya uçmasını planladığını öğrendi. Fikret’in kırılan çocuk kalbini onarmaya çalışan adamdan, onlarca kişinin hem canına hem malına mal olabilecek intikam planları yapan adama dönüşmesine Fekeli’nin kalbi dayanamadı.
Lütfiye’nin gözleri önünde önce kalbi sıkıştı, sonra yere düşüp bilincini yitirdi. Lütfiye onu hızla hastaneye yetiştirince de hemen yoğun bakıma alındı.
İKİ KARDEŞ ÖLESİYE DÖVÜŞTÜ AMA BARIŞAMADI!
Başındaki çuval çıktığında karşısında Fikret’i gören Demir, şok oldu! Fikret, adeta küçücük bir çocukken yaşadığı gecenin acısını tekrar yaşadı. İki kardeş birbirlerine önce bağırdılar. Sonra Fikret, Demir’e o yağmurlu gecede yepyeni ayakkabıları ile annesi ile sırılsıklam, eski ayakkabılarının içinde titreyen küçük Fikret’e baktığını gördüğünü anlattı. Tek istediği vardı, Annesinin başına gelenlerin, küçük bir çocuğa da ona da merhamet gösterilmediğinin kabul edilmesi. Demir, Fikret anlattıkça o geceyi hatırlar gibi olsa da, gerçekleri kabul etmedi. Ardından iki kardeş ölesiye, öldüresiye dövüştüler.
İkisi de, geldikleri noktadan çok onları o noktaya getiren geçmişlerinden intikam almanın hırsıyla birbirlerinin canını yaktılar! İntikam ateşi sönmeyen Fikret, eline silah alıp, Demir’e de vererek ölüm kumarı oynamaya da kalktı ama, Demir silahı eline almayı reddetti. Fikret de elinde silah olmayan birini vuramadı!
Demir, depodan çıkıp doğruca Fekeli’ye gitti ama, o da Ankara’ya gitmişti. Konağa dönüp üzerini değiştiren Demir, hayal meyal hatırladıklarını eski kahyaya sormak için İstanbul’a uçtu.
LÜTFİYE ÇUKUROVA’DAKİ TÜM ACI HİKAYELERİ BİR ÇAY SAATİNDE ÖĞRENDİ!
Şermin, hala nikah tarihi bekleyen Fadik ve Raşit’i nişan fotoğrafsı çektirmeye çarşıya götürdü. Fadik hayatının en güzel günlerinden birini geçirirken, dönüş yolunda Lütfiye ile karşılaştıklarında Şermin de, beklediği fırsatı buldu. Şehrin yeni simasıyla buluşma sözü aldı. Ertesi gün de Füsun ile pastasını alıp Lütfiye’yi ziyarete gitti. Konu konuyu açsa da açmasa da, Behice ve Müjgan’dan başlayıp, Çukurova’da o güne dek olan biten tüm ölüm kalım savaşlarını, intikam planlarını, harfi harfine anlattılar. Müjgan’ın da, Züleyha’nın da, Fekeli’nin de yaşadıklarını dinlerken önce nutku tutulan Lütfiye, anlatılanlar bitmedikçe hem korktu hem neredeyse fenalaştı. Ama bir çay saatinde, gerçek bir Adanalı kadar her konuyu öğrenmiş oldu.
DEMİR GERÇEKLERİ ÖĞRENDİ
Demir, İstanbul’a gidince, Fikret’in o geceyle ilgili anlattıklarına Esma’nın da şahit olduğunu öğrendi. Dinledikleri ile o da geceyi tam olarak hatırladı. Ama elbette olayların hatırlanması, Demir’i babasının bir kadına tasallut ettiği iftirasına olan öfkesini dindirmedi. Üstelik, Züleyha ve Sevda’nın da oraya gittiğini öğrenince, yine gözünden ateş çıkan bir öfkeye büründü.
Eve geldiğinde, Züleyha ile uzun zaman sonra yine büyük bir kavga ettiler. Ancak artık, gerçekten birbirlerini tanıyan ve anlayan bir çift olduklarından Züleyha, Demir’i sakinleştirdi ve öfkesinin önüne geçmek için bildiklerini sakladığını anlattı.
FİKRET ALMANYA’YA DÖNERKEN, DEMİR TÜM HİKAYEYİ ÖĞRENDİ
Fekeli’nin hastanede olduğunu öğrenince Züleyha ziyarete gitti. Ancak, odaya çıkarken Lütfiye’nin Fikret ile konuşmalarını duydu. Lütfiye, Fikret’e annesinin Adnan ile ilişkisini anlattığı mektubunu okudu. Fikret, inanamasa da, Lütfiye böyle pek çok mektup olduğunu anlattı. Fikret, gittikten sonra odaya çıkan Züleyha, Lütfiye’yi doktor çağırınca, mektubu alabilmek için çantayı alıp çıktı. Demir, mektubu okuyunca, hikayenin gerçekliğine ikna oldu. Babasının kimseye saldırmadığını göstermek için de mektubu tüm Adana duvarlarına astırdı. Tam da Fikret Almanya’ya gitmek üzere evden çıktığından tüm sokaklar bu mektup ile donatılmıştı!
Bir Zamanlar Çukurova yeni bölümüyle Perşembe 20.00’DE ATV’de.