TelevizyonGazetesi.com / Detay – Televizyon dizileri ile dijital platformlar için hazırlanan diziler arasında önemli bir fark oluştu. Bu fark da oyunculara dijital projelere daha fazla şans verme tavrı sundu. Çünkü, senaryosu ve çekim planlaması belli olan dijital dizi projeleri bir oyuncunun hem rolüne daha iyi odaklanması hem de zamanı planlaması konusunda önemli bir fırsat sunuyor.
Televizyon dizilerinde genelde haftanın 6 günü, en az 12 saatlik bir çalışma sergileyen oyuncular, senaryonun da reytinglere göre şekillendiği bir durum ile karşı karşıya… Televizyonda reytingler her şeyi belirliyor ama dijital projelerde önce proje çekiliyor ve sonra yayınlanıyor. Bu da izleyicinin hikayeye etki etmesine izin vermeyen bir süreç.
Dijital dizi projeleri ile de ilgilenen Aslıhan Güner, bu tür yapımların kendileri için daha tercih edilebilir olduğuna değindi. Oyuncu, “Başını sonunu bildiğimiz projeler oluyor. Oyuncu bir karakteri yaratırken, hikayenin tamamını bildiğinde ve karakterin nereye gideceğini bildiğinde çok daha hakim oluyor. Gerçekten çok konforlu bir alan oluyor. Bu yüzden sinema filmleri de hep tercih sebebi olur. O yüzden de dijital, oyuncularda 1-0 önde gibi” açıklamasında bulundu.
Televizyon dizilerinin önemine de değinen Aslıhan Güner, uzun süre çalışmak gereken televizyon dizilerinin de hayatlarının bir parçası olduğuna değindi ve şunları söyledi: ” Dizi bütün oyuncular için böyle. Hayatımızın bir parçası. Zamanımızı geçirdiğimiz, sete doyduğumuz bir yer. O yüzden dizilerin yeri de ayrı…”
Sektörde 19. senesi olduğuna değinen oyuncu, yoğun çalışmalara alıştığını ifade etti. “Beden alışıyor, ruh alışıyor, hayat tarzı alışıyor” diyen Aslıhan Güner, saatlerce çalışmak gereken televizyon dizilerine bedensel olarak uyum sağladığını ifade etti.
Bir oyuncunun parasal kazançtan daha önce projenin kendisine önem verdiğinin altını çizen Aslıhan Güner, nasıl bir karakter olduğuna ve hikayenin ne mesaj verdiğine baktıklarını dile getirdi.
Birçok oyuncunun da kendisi gibi düşündüğüne değinen Güner, paranın her zaman ikinci planda olduğunu ifade etti.