Evleri ne zaman ayırdınız?
Biz aslında çok uzun zaman komün hayatı yaşadık. Hayat yoğunluğundan dolayı savrulduk. En son altlı üstlü oturuyorduk. Biliyor musun, eskiden bir kâğıda apartman çizmişiz. Bir katta birimiz, diğerinde öbürümüz var kâğıtta. Yazılan çizilen her şey oluyor, kâğıda kaleme küsmemek lazım. Enerji ve çakraları açık tutup, nefesin önemine varıp, kendini dinlemek gerekiyor. ‘İçerde’ dizisi bana, “Daha içerde ne var?” demeyi öğretti. “Gözde içerde kim var?” taka tak tak yapıyorum. (Kahkahalar) Gözümüzü kapatana kadar mutlaka bir şeyler çıkar.
Seni en çok şaşırtan neydi?
“Doğalım, saçımı boyatmam. Doğduğum saç rengi en doğrusudur” derdim. Sonra bir Sabah, kuaföre gittim, makası aldım, tak diye kestim. “Devam et, kes” dedim.