Filmde karakterlerin yaşadığı hayal kırıklıklarını izliyoruz. Siz büyük hayal kırıklıkları yaşadınız mı?
S. S.: Çok büyük pişmanlıklarım ‘bunu böyle yapsaydım’ dediğim bir şey yok.
Z. T.: Kimin yoktur ki hayal kırıklıkları… Ama sonrasında toparlanıyoruz, hayat bir şekilde devam ediyor. Geçmişte yaşanan hayal kırıklıklarının yarını şekillendirmesine izin vermek yanlış geliyor, tecrübe olarak almak en güzeli.
‘Sinir bozucu bir öğrenciydim’
Aşk sizler için ne ifade ediyor?
Z. T.: Çok kıymetli bir duygu. Hiç atlanacak bir şey değil.
S. S.: Enerji, özgüven, iyi hissetmek ve mutlu uyanmak…
Şöhret özgürlüğünüzü kısıtlıyor mu? Sokakta rahat yürüyebiliyor musunuz?
S.S.: Kalabalık içinde elbette ilgi görüyorsunuz ancak bu, beni rahatsız edecek derecede olmadı.
Z.T.: Tiyatroda Oyunu oynarız biter, sonrasında izleyicilerin yanından geçer gideriz, tanımazlar bile. Şöhret öncelikli değildir tiyatro salonlarında. Şimdilerde televizyon sebebiyle tiyatro oyuncuları daha bilinir oldu. Aslında ben o kadar alışkın değilim tanınmaya. Hayatımın büyük bölümü tanınmamakla geçti.