TelevizyonGazetesi.com / Detay – Cumartesi akşamları yayınlanmakta olan Elkızı dizisi, Fox TV ekranında sıkıntı yaşayan yapımlardan birisi oldu. Sevda Erginci, İsmail Ege Şaşmaz ve Perihan Savaş’ın başrollerinde yer aldığı dizinin ilk 4 bölümü yayınlandı. Ancak reytingler iyi gelmiyor…
Gönül Dağı ve Kardeşlerim isimli dizilerin yüksek oranlar elde ettiği pazartesi akşamları Elkızı dizisinin de öne çıkması bekleniyordu. Dizinin uyarlandığı ünlü yazar Orhan Kemal’in aynı isimli romanlarının izini taşıması ve dram ağırlıklı bir yapım olması umutları artırmıştı.
Ancak Elkızı dizisi hem hikayesi ile çeşitli eleştiriler aldı hem de izleyicilerden beklenen yüksek ilgiyi görmedi. Dizinin hatırı sayılır bir izleyici kitlesi olmasına rağmen, yükselişin durması ve 4. bölüm reytinglerinin de ortalamanın altına düşmesi olumsuz bir tabloyu ortaya çıkardı.
Peki dizinin sorunu ne? Elkızı neden beklentilerin altında kaldı? Milliyet blog yazarlarından Anibal Güleroğlu, değerlendirme yazısında bu konulara değindi. Dizinin hikaye kurgusunda yaşanan sıkıntılar aslında izleyici ilgisinin de düşük olmasına neden oluyor.
Anibal Güleroğlu, yazısında bu durum ile ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:
” Orhan Kemal’in romanını kendine yol haritası yapan; bundan dolayı beni de olumlu bekleyişe sokan bir yapımdı ‘El Kızı’… Ne yazık ki başladığı andan itibaren şimşekleri üstüne çekip umut kıran bir tablo koydu ortaya. İçerik ve kurgu mantığındaki aksaklıkların geri dönüşü de reytinglerle gösterdi kendini zaten.
Bu bağlamda öncelikli sözümüz dizinin, kadın-erkek dünyasını her yönüyle ele alıp sindirilmiş kadınların aile hayatındaki ve toplumdaki açmazını ortaya koyarak yarattığı hüzünle ruhlara dokunmayı başaran, Orhan Kemal imzalı ‘El Kızı’ romanından çok farklı bir içerik mantığına sahip olduğu yönünde olacak.
Şöyle ki; Birebir uyarlamayla uzak yakın ilgisi bulunmayan ‘El Kızı’ dizisi romanın geçtiği 1950’li yılların atmosferi yerine günümüzde yaşanan bir hikâyeye odaklanmış halde. Bu tercih dönem dizisi bolluğunda doğru görünebilir ilk etapta. Ancak içeriği bu şekilde geliştirmenin ana temayı oluşturan erkek egemen düzende ezikleşen kadın tablosunu alabildiğine klişeleştirdiği de bir gerçek. Zira ‘Külkedisi’ simgesiyle özdeşleştirilmeye çalışılan Ezo, ne başkaldıran kişiliğiyle ne de sergilediği çelişkili tavırlarla orijinal eserdeki ‘kadın vurgusu’ mantığına uymamakta.”