TelevizyonGazetesi.com / Detay – Senaryosunu Hakan Bonomo’nun yazdığı Aile dizisinin çok muhteşem bir hikayesinin olduğunu, çok farklı ve izleyenlerde bambaşka bir hava yarattığını söylemek zor. Sonuçta alışılmış bir zengin erkek, fakir kız hikayesinin bir benzeri. Ancak dizinin bu kadar çok ilgi görmesinin altında Kıvanç Tatlıtuğ ile Serenay Sarıkaya enerjisi ve uyumu var.
Çünkü bu ikili birbirlerine bakışları bile diziyi seyredenleri etkiliyor. Elbette ki, Kıvanç Tatlıtuğ’un kendisine has ve izleyenleri hikayeye çeken bir oyunculuk performansı gösterdiği gerçeğini de atlamamak lazım. Serenay Sarıkaya’da da bu hava var ama, Kıvanç Tatlıtuğ daha belirgin şekilde bunu izleyenlere hissettiriyor.
Aile dizisinde başroller farklı isimlerden oluşsaydı emin olun ki bu kadar çok ilgi görmesi mümkün olmayabilirdi. Çünkü izleyiciler dizinin hikayesinden daha çok Serenay Sarıkaya ile Kıvanç Tatlıtuğ’un ekranda daha ilk bölümden kendisini gösteren ‘sanki kamera yokmuş gibi’ hallerini çok sevdi.
Dizideki Aslan ve Devin sahnelerinde, sanki hayatın akışında yaşanan bir durumu ekran başında tesadüfen fark edip de o gerçekliği izliyor gibi bir his var.
Ne Serenay ne de Kıvanç abartısız, sanki normal bir zamanda normal bir şey yapıyormuş havası veriyor. Yani bunun bir dizi sahnesi değil de gerçek hayatta yaşanan bir gizli kamera çekimi havası verdiğini söylemek mümkün.
İşte Aile dizisinin de bu kadar ilgi görmesinin nedeni bu. Elbette ki dizinin güçlü bir senaryosu var. Tabii ki birçok ünlü isim hikayede yer alıyor ve izleyiciler bunlara da önem veriyor.
Ancak asıl olan Aslan ile Devin sahnelerinin gerçeğe çok yakın olması ve oyuncuların kamera çekiyor da onlar da rol yapıyormuş gibi bir havalarının olmaması.
Birçok izleyici, bu bir dizi sahnesi olmasaydı bile Serenay ile Kıvanç gerçek hayatta aynen bu halde olabilirlerdi diye düşünüyor.
Aile dizisinin bu yönüyle milyonları ekrana çektiğini ve izleyicilerin hikayenin genel gidişinden daha çok Aslan ve Devin sahnelerini merak ettiğini belirtelim.