TelevizyonGazetesi.com / Detay – Ünlü oyuncu Esra Bilgiç, yer aldığı dizilerle büyük popülerlik kazandı. Sadece Türkiye’de değil, bilinirliğini yurt dışında da birçok ülkeye taşıyan oyuncu, yardımsever kişiliği ile de bir kez daha gönülleri kazandı.
6 Şubat Pazartesi günü Türkiye’yi sarsan 2 büyük deprem felaketinin ardından Esra Bilgiç de birçok ünlü isimi gibi yardım faaliyetlerine başladı. Kahramanmaraş ile birlikte 10 ili kapsayan ve 14 milyona yakın kişinin yaşadığı bu acı dolu günlerde, Esra Bilgiç, arkadaşları ile birlikte depremzedelere destek için büyük çaba harcadı.
Sosyal medya üzerinden bölgeden gelen yardım isteklerini paylaşarak, geniş kitlelere yayılmasını sağlayan oyuncu, ayrıca ulaşılmakta zorluk yaşanan köylere yardım malzemesi götüren bir ekip ile birlikte organize oldu.
Farklı illerde birçok köye ulaşan Esra Bilgiç’in birlikte çalıştığı arkadaşları, buradaki depremzedelere ihtiyaçları olan malzemeleri ulaştırdı. Ünlü oyuncu da her yaşanan gelişmeyi sosyal medyadan duyurarak bilgilendirme, bilinçlendirme ve daha çok yardımın toplanması adına farkındalık oluşturdu.
Ancak oyuncunun twitter’dan yaptığı bir paylaşımdaki sözü de dikkat çekti. Esra Bilgiç, “Merhaba, ben ve bizzat sahada olan arkadaşlarım tamamen gönüllülük esasıyla çalışıyoruz. Bilginize sunarım” diye bir paylaşım yaptı.
Ünlü oyuncunun birçok meslektaşı gibi bu faaliyetleri gönüllülük esasıyla yaptığını zaten herkes biliyor iken, neden bu sözü söylemek durumunda kaldı?
Sosyal medyada hayranları da ünlü oyuncuya övgü dolu yorumlar yapıyor. Oyuncunun bir takipçisi şu ifadeleri kullanan yorum yaptı: “Kim ne derse desin, sen benim gururumsun. Yaptıklarını görmem ve duymam bana yetiyor. İyi ki varsın. Oradakiler de iyi ki varlar. Ayağınıza taş değmesin. Emeklerine sağlık.”
Esra Bilgiç, bu mesajı neden yayınlamak durumunda bırakıldı? Tüm vatandaşlar gibi gönüllülük esasıyla depremzedelere yardım ulaştırmaya çalışan birçok meslektaşı gibi Esra Bilgiç de bu süreçte dayanışmanın ve insani değerlerin ne kadar önemli olduğunu ortaya koymuş oldu.
