TelevizyonGazetesi.com / Detay – Sefirin Kızı dizisine geçirdiği rahatsızlık nedeniyle veda eden Neslihan Atagül, yurt dışında ismini duyurma konusunda çok önemli bir adım attı. HOLA!USA isimli Amerika Birleşik Devletleri’nde yayınlanan etkili bir dergiye özel pozlar veren ve açıklamalar yapan oyuncu, herkesin dikkatini çekti.
Sefirin Kızı dizisinin Latin Amerika ve ABD’deki Hispanik kitlesini hedefleyen bir televizyon kanalı tarafından satın alınmasının ardından gelen bu röportaj ilgi çekiciydi… Çırağan Sarayı’nda derginin objektiflerine iddialı pozlar veren Atagül, yurt dışındaki ününü de bu dergi sayesinde bir hayli artırdı.
Ünlü oyuncu, röportajında ise oyunculuk yapmaya 8 yaşında karar verdiğini ifade etti. Atagül, oyuncu olma macerasının detaylarını şöyle anlattı: “Bir gün babamla televizyon izlerken, film izliyorduk. Babama dedim ki, ‘Ben oyuncu olacağım’. O da başımı sevdi. Olursun kızım dedi. Ben bunu kafaya taktım. 13 yaşıma geldiğimde hayata dair geç kaldığımı hissettim. Sonra daha önceden bir ajans ismini duymuştum, bilinmeyen numaralardan o ajansın numarasını buldum. Sizin ajansa nasıl kayıt olabilirim, oyuncu olmam için ne yapmam gerekli diyerek, adreslerini aldım. Sonra anneme dedim ki, “Oyuncu olacağım, beni buraya götür. Annem bana her zaman inanan ve beni çok destekleyen biridir. O yüzden annem beni ajansa götürdü. Aslında sonrasında kariyerim buraya kadar geldi.”
Kadir Doğulu ile evli olan Neslihan Atagül, 5 yıldır mutlu bir evlilik yürütüyor. Peki bu mutlu evliliğin sırrı nedir? Bu konuyu kendi bakış açısından yanıtlayan oyuncu, şöyle konuştu:
“Biz hem sevgiliyiz hem de arkadaşız. Yani sırtımızı aynı şeye yaslıyoruz. Bence bu da çok kıymetli bir şey. Bazen oluyor sözlü konuşuyoruz, bazen oluyor sessiz anlatıyoruz. Birbirimizin alanlarına saygı duyuyoruz. Kendimizi geliştirirken birbirimizin gelişimine de önem veriyoruz.”
İnandıklarının peşinde gitmek için çok çalıştığını da anlatan oyuncu, sonuç odaklı olmadığını, süreç odaklı birisi olduğunu vurguladı.
Atagül, “Biz, ülkemiz konumuyla hem doğunun hem de batının tam ortasında kalıyoruz. Hem doğuya hem batıya hitap edebiliyoruz. Bu çok kıymetli bir şey” dedi.