TelevizyonGazetesi.com / Detay – Televizyon ekranında yayınlanan savaş sahneleri nedeniyle şiddetin ve ölümün eksik olmadığı diziler için deprem sonrasında büyük bir tartışma ortamı oluşabilir. atv ekranında yayınlanan Kuruluş Osman, TRT1’de ekrana gelen Alparslan ve Al Sancak dizileri ile Fox TV’nin yeni dizisi Dokuz Oğuz bu noktada eleştirilerin en çok yaşanacağı yapımlar olabilir.
Türkiye tarihinin en büyük deprem felaketlerinden birisi yaşanıyor. 6 Şubat Pazartesi günü önce 7.7 büyüklüğünde ve 9 saat sonra da 7.6 büyüklüğünde iki deprem yaşandı ve milyonlarca insan büyük bir dram ile karşıya kaldı. Ölenler, yaralananlar, depremden kurtulan ama acılarıyla birlikte birçok eksiklik nedeniyle çile çekenler… Enkaz altında kalan insanlarımızın canlı olarak çıkartılması için insan üstü bir çaba ortaya konuluyor. Deprem bölgesine yardımlar ülkenin her yerinden adeta yağıyor. Dünyanın birçok ülkesinde de destekler geliyor.
Bu yardımlaşma çabası ile birlikte toplumsal duyarlılık ve bilinç de artıyor. İşte böyle ağır bir deprem felaketinin yaşandığı bir ortamda televizyon kanallarında yayınlanan ve genellikle şiddet içerikli olan dizilerin insan psikolojisinde çok derin yaralara neden olma ihtimali de göz önünde bulundurulmalı.
Alparslan Büyük Selçuklu ve Kuruluş Osman dizileri ile tarihin önemli dönemlerine ait bir hikaye anlatılıyor. Tarihimizin önemli anlarına yönelik olarak hazırlanan her iki dizinin de milyonlarca izleyicisi var ve etkileyici projeler.
Aynı şekilde son dönemde TRT1 ekranında başlayan Al Sancak ve Fox TV’de yayınlanan Dokuz Oğuz dizileri de asker yapımları olarak öne çıkıyor. Bu iki dizide de kahraman askerlerimizin vatan mücadelesi sergileniyor.
10 şehirde yaşanan ve 14 milyona yakın insanın direkt etkileyen bu büyük deprem felaketi tüm ülke insanını derinden etkiledi. Sadece depremi yaşayanlar değil, o bölgede akrabası veya dostları olanlar, hiç tanımasa bile bu dram karşısında yüreği kalkanlarla birlikte milyonlarca insan bu felaketten direkt olarak etkilendi.
Böyle bir ortamda Alparslan, Kuruluş Osman, Al Sancak, Dokuz Oğuz gibi dizilerin yayını için insan ve toplum psikolojisinin de hesaba katılması gerekiyor.
Televizyon ekranına yansıyan ve şiddet içeren, içinde ölüm olan her projenin deprem felaketi gibi çok derin bir ulusal acıdan sonra ekranlarda yayınlanması pek de iyi bir fikir olmayabilir.
Televizyon kanalları bu tür şiddet içeren dizileri için nasıl karar alır, veya RTÜK bu konularda herhangi bir adım atar mı, bilinmez. Ama tüm ülkenin yaşadığı bu büyük acının çok farklı yansımalarının olacağı gerçeğini de gözden kaçırmamak gerekiyor.