TelevizyonGazetesi.com / Detay – Barbaros Hayreddin Paşa, Osmanlı İmparatorluğu süreci içinde çok önemli bir şahsiyet ve onun hikayesini anlatmak için TRT1’in 3 yıla yakın süredir büyük mücadele vermesi de takdire şayan bir durum. 1478 yılında Midilli’de dünyaya gelen ve 1546’da İstanbul’da vefat eden Barbaros Hayreddin, aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk kaptan paşası ve 16. yüzyılda gerçekleştirdiği seferlerle de Akdeniz’deki Osmanlı egemenliğini zirveye çıkartan çok önemli bir savaşçı.
TRT1’in de 3 yıla yaklaşan bir süreçte böyle önemli tarihi kişiliğin hikayesini yapmak istemesi anlaşılır bir durum. Ancak Barbaroslar Akdeniz’in Kılıcı olarak başlayan, bu sezon ise Barbaros Hayreddin Sultanın Fermanı ismiyle devam eden dizi projesinin amaçlanan hedeflere pek de yaklaşamadığı gerçeği de ortada.
Geçen sezon Engin Altan Düzyatan ve Ulaş Tuna Astepe’nin başrolündeki ilk dönem yeterince iyi değildi ve izleyiciler de yüksek beklenti kurunca işler tersine döndü.
2022-2023 sezonunda ise bu sefer büyük değişimler ile birlikte ortaya Barbaros Hayreddin Sultanın Fermanı isimli yeni konsept çıktı. Tolgahan Sayışman’ın başrolünde yer aldığı ve hikayenin de değiştirilmesi ile birlikte birçok oyuncunun da değiştiği yeni bir düzen kuruldu.
Ancak yeni konseptin de beklenen ilgiyi görmediğini, hatta bazı sahneleri nedeniyle de izleyicilerden büyük eleştiriler aldığını görmekteyiz. TRT1’in bu kadar büyük bütçeler ortaya koymasına ve bu kadar zaman sabır sergilemesine rağmen Barbaros Hayreddin Paşa’nın hayatının hikayesini diziyle taçlandırma çabası ne yazık ki, istenilen sonuçları vermiyor.
Barbaros Hayreddin dizisinin sadece reytingleri de düşük değil, izleyiciler artık “Böyle heyecansız, profesyonellikten uzak, basit bir hikaye ile dizi olur mu?” şeklinde eleştiriler yöneltiyor.
Tolgahan Sayışman’ın da böyle bir dizide başrolde yer almasını anlayamadıklarını belirten dizinin izleyicileri, Barbaros Hayreddin projesinin gerçeklikten uzak bir noktaya doğru ilerlediğini düşünüyor.
Projenin bu 3 yıla yaklaşan serüveninde artık TRT1 için bir kazanç değil, bir prestij kaybı haline gelmeye başladığı gözlemleniyor.