Ana sayfa Oyuncu Biyografileri Berkay Ateş Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi

Berkay Ateş Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi

tarafından ker_def

Berkay Ateş, 19 Şubat 1987 tarihinde İstanbul’da doğmuştur. Türk dizi, sinema, tiyatro oyuncusu ve oyun yazarı.

Adı: Berkay Ateş
Doğum Tarihi: 19 Şubat 1987
Doğum Yeri: İstanbul
Boyu: 1.80 m.
Kilosu: 77 kilo
Burcu: Kova
Göz Rengi: Kahverengi
Annesi: Nilgün Ateş
Kardeşleri: Nilay Ateş
Instagram: https://www.instagram.com/atesberkay/

Ailesi:  İstanbul’da doğdu büyüdü. Anne tarafından Malatya, baba tarafından ise Ardahan’lı.  Babasını erken yaşta kaybetti, kendisinden 7 yaş büyük bir ablası var. “Tipik bir Türk ailesiydik aslında ama 12 yaşımda babamı kaybettim. Sonrasında annem, ablam ve ben zorlu bir süreç geçirdik. Fedakâr ve güven veren bir ailede büyüdüm. Mahallede büyüyen, toprakla oynayıp, sokaktan eve girmeyen kuşaktanım ben de. İyi ki öyle büyüdük diyorum bugüne bakınca.”

Çocukluk yılları: “Çocukluğumdan bugüne çok fazla değişti hayatım. Bulutlu da oldu güneşli de, kar da yağdı bazen. Birçok şey yaşadım tabii ki. Tokat yediğim, şiddet gördüğüm de oldu ama öyle büyük travmalar yaşamadım. Çocukluk yıllarım bugün hala benimle, hafızam güçlüdür. İyi kötü birçok anıyı hatırlarım. O yüzden bu anılar bugünlere kadar geldi benimle. İyi ki de geldi. Çünkü merhameti, kıymet bilmeyi, sabretmeyi öğretti bütün yaşadıklarım. Ailemden aldığın en önemli nasihat, ilk defa bizim evde duyduğum, ‘Sevgi almadan vermektir’ cümlesi aklımdadır hep.”

Eğitim hayatı: Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Konservatuarı Tiyatro Bölümü’nden mezun oldu.

Oyunculuk hikayesi nasıl başladı? Oyuncu olmak aklında yoktu, üniversitede matematik okuyordu. Sonradan, okuduğu bölümü bırakıp oyuncu olmaya karar verdi. “Matematikçiydim aslında. Üniversitede 3 yıl matematik okudum, aklımda oyunculuk falan yoktu. Son yıl Semaver Kumpanya’da, Dot’ta asistanlığa, oyunculuğa başlamıştım artık. Sonra Slovenya’da bir tiyatro eğitimi kazanınca karar verdim, ‘Oyuncu olacağım’ dedim. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin sınavına girdim; 21 yaş sınırı var, tam da 21’dim o yıl. Kazanınca bıraktım ve konservatuvara devam ettim. Ailem de hep destek oldu. Annem ve ablamın anlayışı ve bana inanmaları çok değerli. Çünkü hiç kolay değil bir üniversiteyi bırakmak. Hele bu kadar idealize edilen bir bölümü bırakıp üstüne de bu kadar idealize edilmeyen bir okulu okumak. Benim için de ailem için de rahat alınmış bir karar olmadı.”

Oyunculuğa ilk adım: Televizyon macerasına, ‘Sessiz Fırtına’ dizisiyle başladı.

Hangi proje ile parladı? ‘Anne’ dizisinde canlandırdığı ‘Cengiz Yıldız’ karakteri ile dikkatleri üzerine çekti.

Kişilik özellikleri: Hırslı değil ancak çalışkan ve mükemmeliyetçi. “Umutlu ve mücadeleciyimdir. Özellikle mesleki anlamda kendimi çok zorlarım. Bir şeye inandıysam gözüm başka bir şey görmez. Olması için tüm vaktimi, aklımı, enerjimi ona harcıyorum. Bunun işe yaradığını da düşünüyorum.”

Mutluluk kaynağı: ‘Abluka’ adlı sinema filminde ilk başrolünü oynamaktan mutluluk duyuyor. “Hem Emin Alper’le çalışmak hem de böyle bir filmde başrol oynamak kariyerim açısından büyük şans. Şanslı ve değerli hissediyorum. Filmi ilk defa Venedik’te Sala Grande’de izledik. Alfonso Cuaron’dan, Nuri Bilge Ceylan’dan övgüler almak benim için çok mühimdi.”

İlk sinema filmi:  Biket İlhan / Mavi Gözlü Dev

İş hayatına bakışı: Okuldan sonra kendi tiyatrosunu kurdu. Aynı zamanda oyun yazıyor ve sahneliyor. “Hikâyelerimizi en özgür biçimde anlatabileceğimiz yer ancak kendi tiyatromuz olabilirdi. Tabii tiyatro kurarken kimse size umutlu gözlerle bakmıyor, ‘Emin misiniz?’ diyen çok oldu. Kendi hikâyelerimizi çalışmak istediğimiz insanlarla anlatabilmek adına kendi tiyatromuzu kurduk gencecik yaşta. Bu yüzden bizim için özel ve bir noktada dokunulmaz bir yerde duruyor. Kendi tiyatromuz olduğu için yaptığımız oyunların hep arkasında olduk, sahiplendik, bunlara sarıldık çünkü bu hikâyelerin evrensel, yerel bir yere temas ettiğini düşündük. Tiyatroyu koyduğumuz yer, yıllar içinde artarak pamuklara sardığımız bir yer haline geldi. Ama ben bu kadar da kutsallaştırılmaması gerektiğini düşünenlerdenim. Bu bizim mesleğimiz; bir mühendis, bir avukat, bir mimarın mesleği gibi tiyatro da bizim mesleğimiz. Ülke şartlarında tiyatro yapmak çok zor, ülke şartlarında avukatlık yapmak da çok zor, mühendislik yapmak da. Bu mesleği yapabilecek bütün mecraları, bütün şartları zorlayarak icra etmeye ve bunu layıkıyla yapmaya çalışıyoruz. Tiyatro, hayatımızın merkezi evet ama hayatımın merkezi, hikâye paylaşmak, hikâyeleri yaşamak; hikâyelerin peşindeyim. Dizide de oyunculuk yapıyoruz, mesleğimizi icra ediyoruz, sinemada da tiyatroda da. Tiyatro, daha derin hikâye anlatabildiğimiz için önemli. Televizyonda her hafta 150 dakika çekiyoruz, hikâyeler bazen elimizden kaçıyor ama o zaman da karakterlere tutunuyoruz.”

Oyun yazmaya nasıl başladı? Oyun yazmaya konservatuvardayken başladı. 3. sınıfta ilk oyun taslağını yaptı, 4. sınıfta ilk defa oyun yazdı. “İlk oyunumu Mimar Sinan Üniversitesi’nin avlusunda yazıp yönettim. Onlar amatör deneyimlerdi. Tiyatro D22’yi kurduktan sonra Yirmi Beş’i yazarak başladım serüvene. Ardından ‘Karabatak’, ‘Kuş Öpücüğü’, ‘Hak ve Hakikat Elbet Bir Gün’ geldi. Yazdıkça yazı meselesinin daha da içine girdim. Sonra bazı dergilere yazı yazmaya başladım, Bavul’a yazdım. ‘Hakikat Elbet Bir Gün’ çok güzel geri dönüşler aldı. Tiyatromuzda kendi hikâyelerimizi anlatmak, dünyaya nereden baktığımızı kendi kalemimizle söylemek istiyorduk. O anlamda hem evrensel metinleri hem de kendi yazdığımız metinleri harmanlayarak bir repertuar oluşturacağız. İlk başta kısa aralıklarla yazmıştım, her yıl bir oyun gibi oldu ama sonra araya zaman girdi. Hakikat Elbet Bir Gün’de, iki buçuk yıl kadar üzerinde düşündüm, bir kısmını yazdım, durdum, yazdım ve sonra bitti.”

Kariyer planı: Karakter iyi yaratılıyorsa, o karakterin üzerine soru sorabiliyorsa, yazarın elinden alıp bir yere taşıyabilecekse eğer bütün rolleri oynayabilir. Rol ayrımı yapmıyor. “Rol ayırmam ama hayatta oynamak istediğim karakter Raskolnikov’dur. Hedeflerim, hayallerim tabii ki var; Mesleğimi en iyi şekilde sürdürebilmenin yanı sıra ‘Yazarlar Ormanı’ diye bir projemiz var.  Proje kapsamında her ay bir yazarı anma gecesi yapıyoruz ve bir bilet, bir fidan fiyatına eşit. Hedefim, toplanan gelirle büyük bir orman kurmak. ‘Yazarlar Ormanı’.  Umarım elimden geldiğince geriye yaşanabilecek bir dünya bırakabilirim.  10 yıl sonra yaptığım her şeyle gurur duyduğum bir yerde olmak yeter bana.”

Kimlere hayranlık duyar? ‘Abluka’ filminde birlikte çalıştığı yönetmen Emin Alper ve Nuri Bilge Ceylan’a hayranlık duyuyor. Büyük bir hayranıyımdır Nuri Bilge Ceylan’ın, karakterlerinin, yaşattığı durumların. O zaaflar, küçük durumlardaki çıkar çekişmeleri, sınıf atlama çabaları, paranoya, ‘Abluka’nın yarattığı klostrofobi, karanlık.  Abluka’nın seyircide yarattığı en büyük şey bence paranoyaydı. Üstünü kapattığımız paranoyak halimizin tozunu aldı Abluka ve bunu gün yüzüne çıkarttı.”

Doğa ile ilişkisi: Psikolojik olarak yorulduğunu hissettiği zamanlar da kendisini doğaya atıyor. Genelde Adalar’a gidiyorum, bana iyi geliyor. Ayrıca yalnız kaldığımda müzik yapmak da iyi geliyor,

Hobisi: Marangozluk yaparken  çok rahatlıyor. Evindeki masasından yatağına, oturma takımından kitaplığına kadar pek çok eşyayı kendi eliyle yaptı. “İleride marangozluk üzerine küçük de olsa mutlaka bir dükkan açmak isterim. Marangozluk işleriyle uğraşmak çok rahatlatıcı, hele zımpara atmak nasıl sakinleştiriyor.”

Hangi filmden etkilendi? ‘Dark’ beğendiği diziler arasında. “Senaryosunu çok sevdiğim ‘Hizmetçi’ filmi var, senaryosu çok zekice.”

TELEVİZYON DİZİLERİ

2007- Sessiz Fırtına

2007/2008- Doktorlar

2010- Invisibles /Police 3

2013- Karadayı

2015- Analar ve Anneler/ İsmail

2016 – İstanbul Sokakları/  Saltuk

2016/2017 – Anne / Cengiz Yıldız

2018- Gülizar / Fettah

2018/2020 – Çukur /Mahsun- Fikret

2020- Alef/ Reyhan

2020- Alev Alev / Ozan Akınsel

SİNEMA FİLMLERİ

2007- Mavi Gözlü Dev/ Osman

2010- The Undergraduate (Kısa Film)

2013 – Yarım Kalan Mucize/  İsyancı

2015 – Abluka / Ahmet

2019 – Görülmüştür / Zakir

2020- 9.75 Santimetrekare

TİYATRO OYUNLARI

2018- Hakikat, Elbet Bir Gün / Oyuncu / Yazar

2017- Hayvan Çiftliği / Oyuncu

2017-Hak / Yazar

2016- Dünyaya Gözlerimden Bak / Oyuncu

2015- Kuş Öpücüğü / Mehmet / Yazar

2014- Kral (Soytarım) Lear / Edmund

2014- Karabatak / Uyarlayan / Yönetmen / Yazar / Yazan & Yönetmen & Tasarlayan

2013- Yirmi Beş / Oyuncu / Yazar

2013- Bent / Max

ÖDÜLLERİ

2017 – Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü /Tiyatro / Hakikat, Elbet Bir Gün

2015 – 22. Uluslararası Altın Koza Film Festivali / Umut Veren Genç Erkek Oyuncu / Abluka