Ana sayfa Sosyal Medya Burak Yamantürk’ten kıskançlık itirafı; Ben kıskancımdır Özge değildir!..

Burak Yamantürk’ten kıskançlık itirafı; Ben kıskancımdır Özge değildir!..

tarafından sevda

TelevizyonGazetesi.com / Detay- Şu sıralar hem Allah Yazdıysa Bozsun adlı sinema filmi hem de Gain platformunun yeni dizisi Aslında Özgürsün’de rol alan Burak Yamantürk, Hürriyet gazetesinden Hakan Gence’ye verdiği röportajda çarpıcı açıklamalarda.

Burak Yamantürk nasıl keşfedildiğini şu sözlerle anlattı; “Eskişehir’de bir film çekiliyordu, ben de filmde dansçıydım. Vahide Gördüm oynuyordu. Gördüm’e “Ben oyunculuğu denemek istiyorum” dedim. “Neden olmasın, Aslan gibi çocuksun” dedi. Fatih Aksoy’u aradı. ‘Veda’ dizisini çekmeye başlıyorlarmış, Aksoy oyuncu arıyormuş, “Oyuncu arıyordun, buldun mu? Burak gelsin, bir gör” dedi. Benim hiç video kaydım falan yoktu. Görüşmeye gittim, kimseyi tanımıyordum. Ve başrolü aldım.”

Burak Yamantürk Hakan Gence’nin “Piyasada pek çok oyuncu var… Senin farkın nedir?” sorusuna şu şekilde yanıt verdi; ” Hepimiz birbirimizden farklıyız. Sektörde yapılan en büyük hatalardan biri oyuncuların projeye seçilirken oynayacakları karaktere uygun olup olmamalarına bakmak yerine başka kriterleri göz önünde bulundurmaları.

Ben bir işe başlamadan evvel çok düşünürüm. Sadece oynayacağım karakteri değil, senaryonun bütününü, yönetmenin kurmayı planladığı dünyayı, prodüksiyon şirketinin projeye uygun yaklaşımını… Sonuçta sen en iyi performansını da göstersen bu bir ekip işi…

Türkiye’de jön kriterlerine uyuyorum, o yüzden sürekli jön işleri geliyor ama aslında farklı işler de yapmak istiyorum. Ve gelen işleri ona göre değerlendirmeye çalışıyorum. Yeni platformların oluşması, hikâye yaratıcılarının cesaretine ortak olan yapımcılar ve farklıyı denemekten korkmayan yönetmenler en büyük umudum.”

Özge Özpirinçci ile ilişkisi hakkında da açıklamalarda bulunan Burak Yamantürk, “‘Tatar Ramazan’ dizisinin setinde tanıştık, ikinci sezon Özge benim partnerim olarak diziye girdi. İlk görüşte engel olunamaz bir şey oldu aramızda. Hayatımdaki en önemli insan Özge. Evlenmeden önce de öyleydi, o benim ailem. Bundan vazgeçmeyi de hiçbir zaman aklımın ucundan bile geçirmedim.

Evlilik hayatımızda hiçbir şey değiştirmedi, zaten neredeyse ilişkimizin başından beri aynı evde yaşıyoruz. Fikren de evli gibiydik, sadece imzamız yoktu. Çocuk olacağı zaman devletin bizim ilişkimizi meşru kılmasının gerekliliklerini göz önünde bulundurarak “E, o zaman evlenelim” dedik.

Biz Özge’yle bir bütün olduk, o benim her şeyim. Onun mutlu olduğunu görünce ben ondan daha da çok mutlu oluyorum. Özge değildir ama ben kıskanırım ama işinde hiçbir şeye karışmam. İşinde istediği her şeyi kendi kararıyla yapar, ona karışmak haddim değil.”