Naz Çağla Irmak ve Deniz Can Aktaş, DasDas’ın sahnelediği ilk Shakespeare oyunu “Romeo ve Juliet”in talihsiz âşıkları olarak tiyatro sahnesinde buluşuyor. Genç oyuncular, “Romeo ve Juliet’e kim hayır diyebilir ki?” yorumunu yaptıkları oyunu ve böyle bir klasiği omuzlamanın sorumluluklarını Milliyet Sanat’ın Kasım 2021 sayısında Seyhan Akıncı’ya anlatıyor.
Irmak “Lisede hayal kursam Juliet oynamak isterdim,” derken Deniz Can Aktaş, “Sahnede biri Romeo dediğinde dönüp bakmam gerekmesi bile beni heyecanlandırıyor,” diyor. Bu oyun sayesinde ilkleri yaşayan ikiliden Naz Çağla Irmak, annesiyle ilk kez aynı sahnede rol aldığını, Deniz Can Aktaş ise ilk defa tiyatro sahnesine çıktığını söylüyor.
DasDas’ın sahneye koymak için seçtiği ilk Shakespeare oyunu “Romeo ve Juliet”in yönetmenliğini Mert Fırat ve Nagihan Gürkan üstleniyor. Shakespeare’in Veronalı âşıkları Romeo ve Juliet’i ise genç neslin başarılı oyuncuları Naz Çağla Irmak ve Deniz Can Aktaş canlandırıyor.
İkili, zamansız bir metin olan “Romeo ve Juliet”i, oyunun ve aşkın ruhunu kaybetmeden daha modern bir dünyaya taşıdıklarını anlatıyor. Annesi Hülya Gülşen’le ilk kez bir tiyatro oyununda birlikte rol alan Naz Çağla Irmak, bunun kendisi için çok büyük bir şans olduğunu vurguluyor.
“Romeo ve Juliet”te ilk kez tiyatro sahnesine çıkmanın heyecanını yaşayan Deniz Can Aktaş ise bu deneyimi çok farklı seslerin olduğu ve bu farklılıkların demokratik şekilde seslendirilebildiği bir ortamda yaşamanın kendisi için önemini dile getiriyor. Böyle bir klasiği omuzlamanın kendileri için bir meydan okuma gibi olduğunu söyleyen ikili, aynı zamanda çok da heyecan verici olduğunu ifade ediyor.
Naz Çağla Irmak ve Deniz Can Aktaş’ın Seyhan Akıncı’ya verdiği röportajın tamamı Milliyet Sanat’ın Kasım 2021 sayısında…