TelevizyonGazetesi.com /Detay – tv8 ekranında izleyicilerle Çarşamba akşamları buluşmakta olan Doğduğun Ev Kaderindir dizisinde Demet Özdemir ve İbrahim Çelikkol başrolde yer alıyor. Bu ikilinin yanına şimdi de Engin Öztürk, Barış karakteri ile katıldı. Dizinin gerçek hayattan alınan bir hikayesi var kı, şimdilerde kadın haklarına yönelik güçlü mesajlarla çok konuşuluyor.
Türkiye pazarlama ve iletişim endüstrisini, dünyanın en yaratıcı zihinleri ve işleriyle buluşturmayı hedefleyen Brand Week Istanbul’a konuk olan Gülseren Budayıcıoğlu, tv8 ekranında yayınlanan Doğduğun Ev Kaderindir dizisine de ilham veren kişi…
Budayıcıoğlu’nun Camdaki Kız isimli romanından esinlenilerek ortaya çıkan dizinin ana fikri, doğduğumuz evin kaderlerimizde büyük etkisinin olması… Brand Week İstanbul’da da bu konuya değinen Gülseren Budayıcıoğlu konuşmasında fikirlerini aktardı.
Kader kavramını ele alan Budayıcıoğlu; “Ben doğduğumuz evlerin kaderimiz üzerinde çok etkin olabildiğini düşünüyorum. Tabii ki kaderi etkileyen pek çok etmen de var. Ancak kaderi değiştirmenin mutlu olmaktan geçtiğini unutmamalıyız. Sürekli olarak bulunduğumuz yerden ve sahip olduğumuz imkanlardan kaynaklı mutsuzluk yaşamak, koşulları değiştirmek için çabalamamak bizi mutsuzluğa iter. Unutmayın mutluluk bir karardır. Kaderiniz ile ilgili kararı vermek için kendinizin farkında olmalı ve harekete geçmelisiniz” diye konuştu.
Aslında Gülseren Budayıcıoğlu’nun bu sözlerini okuyanlar, Doğduğun Ev Kaderindir dizideki Zeynep’in değişiminin de bu paralelde devam ettiğini görecekler.
Zeynep’in kendi benliğinin farkında olması, kendisini ezdirmemesi ve kararlarını alıp, bunun bedellerini de ödemesi durumunu dizide izliyoruz.
Budayıcıoğlu’nun tam da anlattığı durumu şimdilerde Doğduğun Ev Kaderindir dizisinde Zeynep karakterinde görüyoruz.