Ali ve Selin daha sevgili bile olamadan aralarına ikinci kişi girdi. Esas kızımıza kıskandığını itiraf ettirmek için döndü bölümün saati. Ama ezelden beri bunları gördüğümüz için olsa gerek, fena halde bunalıyoruz. Selin mantıksız bir karar vermedi. Ali’nin çocukça ”Bana ne işte ona giderim ben de hıh” tavrı aralarındaki ateşe bir kova buzlu su döktü nazarımda. Gözünüzü seveyim önce bir sevgili olsunlar, sonra ayrılsınlar ya da başlarına kaç bin tane olay gelecekse gelsin. Yeter ki cenneti görmeden cehennemde uzatmaları oynamayalım.
Savaş ve Nazlı beni şaşırttı aslında. Ben kaçış planını Ali ve Selin’den bekliyordum. Aman canım, cesaret gelsin de kimden gelirse gelsin. Sadece dozunu bir tık düşük buldum. Çünkü Haluk sakince ”Kızım sen içeri, kötü çocuk sen dışarı” diye bağırıp kalacak biri değil. Rana da yedek kulübesinde bekleyecek biri değil. Yani olaylar biraz yalpaladı fakat aralarındaki cesaret çifte olan inancımı tazeledi. Başlarda fazla çocuksu bulduğum SavNaz ilişkisi giderek güzelleşmeye başladı. Ellerimi ovuşturuyorum oh mis.