Bunu yazdım; çünkü, Mert’in Umut halini hatırlamaması çok üzücü geliyor bana. Haydi, kendini hatırlamadı; gömleği de mi hiç tanıdık gelmiyor ona? Gelmiyor işte. Ben elimde, kimin olduğunu bilmediğim fotoğrafları tutarken bazı insanlar kendi fotoğraflarına bile sahip değil. İşte hayatın garip bir detayı. Bu bölümde bir umut, “Acaba hatırlar mı?” diye sormuştur bir çok kişi. Kanlı gömleği adli tıbba göndermek için eline aldığında mesela… Ya da öncesinde gözü Umut’un fotoğrafına iliştiğinde… Kırgınlık yaratan ve daha da yaratacak olan bir kısmı bu hikayenin. Anne, ağabey ve evin küçüğü… Hepsi bir yoklukta.
Bu bölüm, benim için en can alıcı kısmıydı bu haftanın. Elbette, aksiyonun tavanlarda gezinmesi, Mestan’ın ölümü ve suçun Sarp’ın üstüne kalması da damarlara kan pompalıyor.