Sude’yle geçen hafta empati kuramadığımdan ve bu yüzden de karaktere uzak olduğumdan bahsetmiştim. Bu hafta bana karakter bana sanki çift kişiliği varmış gibi geçti. Çoğul kişilik bozukluklarında hasta diğer kişiliğin yaptıklarını hatırlasa net bu kız da bu psikolojik hastalık var diyeceğim. Dedesinin yanındaki Sude o kadar içten, samimi, anlaşılır biri ki, Sinan’ı ne güzel seviyor diyorum. Ama sonra şirkete bir geliyor, hoop bambaşka biri olup çıkmış. Saplantılı, istedikleri için sevdiği adamın ve kuzeninin emek verdiği şirketi tehlikeye atacak kadar tehlikeli biri haline gelebiliyor. Tamam, aşkta ve savaşta her şey mubahtır ama bu kadar da değil. Sonunda meşhur Helen’i de öğrendi. Ama aynı zamanda Defne’nin Ömer’in sevgilisi olduğunu da biliyor. Bir sonraki hareketi ne olacak merakla bekliyorum. Ben olsaydım eğer onun yerinde, Defne ve Ömer’i evlendirip sorunu kökten çözerdim ama bakalım Sude ne yapacak hep beraber göreceğiz.
Gelelim Yasemin’e…