Koca Koca Yalanlar feminist mesajlarıyla kadınların kalbine dokunuyor!
Kanal D ekranlarında izleyicilerle Pazartesi akşamları buluşan Koca Koca Yalanlar, reytinglerinin kötü olması nedeniyle yayından kaldırılma potasında olan bir yapım.
Ancak Kanal D, içerikte düzenlemelere giderek ve romantik komediye dönüştürerek dizinin reytingini artırma peşinde. Şimdilik final ihtimali yok. Dizinin gün değiştirmesi de düşünülmüyor.
Dizide dikkat çeken bir detay ise oldukça feminist mesajlar verilmeye başlanması.
Milliyet Cadde yazarlarında Asu Maro, bu konuya dikkat çeken şu yazıyı yazdı:
“İlk günlerde yazıldığı gibi, aldatan erkekleri korumak şöyle dursun, bir hayli ‘feminist’ mesajları olan bir dizi, ‘Koca Koca Yalanlar’. Kadınlar kız kıza çıkıp eğleniyor, sevgili veya koca bulmak için değil, kendi kendilerine dans etmek için gece kulübüne gidiyor. Romantik komedilerin bolca rastlanan genç kadınları gibi sarsak sarsak oraya buraya çarpmıyor, aşık oldukları adamı görünce masanın altına saklanmıyor, cazibelerini bu şapşallıktan almıyor. Mutluluğun bir erkeğin kanatları altında olduğunu da düşünmüyorlar zaten.
Unutulmaz bir sahneydi
Birkaç hafta önce mahkeme çıkışında canına tak eden Müjgan’ın kanatlanıp uçmaya karar verdiği ve öfkesini sokakta bağıra bağıra şarkı söyleyerek yendiği sahne unutulmazdı mesela… Sertab Erener’in ‘Çıktık Sokaklara/Bastırın Kızlar’ını Alasya, kendi sesiyle gümbür gümbür söylerken, yürüdüğü yollarda polisten avukata, temizlik işçisinden öğrenciye her yaş ve meslekten kadını yanına alıyor, farklı giyim tarzlarıyla rengarenk bir kadın topluluğu sokaklarda tozu dumana katıyordu.
O sahneyi izlerken içimden, “Bu diziye nazar değmesin” dedim. Müjgan bilinçlenip adım adım yeni bir hayat kurarken, saçını süpürge eden anneden çocuklarına “Yeterince büyüdünüz, kendi kahvaltınızı hazırlayabilirsiniz” diyen iş kadınına dönüşürken, annesiyle (Sacide Taşaner) kendisini yasaklarla, ayıplarla, ‘bir genç kız şunu yapmaz, böyle oturmaz’larla büyüttüğü konusunda muhasebeye girerken, anne de kendini sorgulayıp tozunu alacağım diye hayatını heba ettiği avizeyi parçalayıp atarken de…”