OKAN OYUNCULARINA EŞİT DAVRANAN BİR YÖNETMEN
Okan Bayülgen’le çalışmak nasıl bir duygu? Zor yanları var mı?
Okan oyuncularına eşit davranan, değer veren, çok ilgili ve düşünceli bir işveren olmasının yanı sıra, çok da saygıdeğer bir yönetmen. Oyunun provaları esnasında tabii ki bizleri olumlu anlamda zorladığı anlar da oldu. Zaten yönetmenlik de her ortaya konulana ‘evet’ demek değildir. Ama bence onun en güzel yanı, oyuncusu parlak bir şey bulduğunda, oradan yol alması için onunla soluk alıp veren bir yol gösterici olması.
Sahneye çıkmadan önce yaptığınız totemleriniz var mı?
Kendi kendime haydi bakalım der ve bir besmele çekip sağ ayakla merdivenleri inmeye başlarım. Başka bir totem ya da uğura inanmıyorum. Nesnelere ya da davranışlara böyle anlamlar yüklemekten kaçınırım.
Oyunculuk maceranız nasıl başladı?
Üniversitedeyken aynı zamanda reklam filmlerinde rol alıyordum. Bunlardan biri bir yapımcının ilgisini çekmiş. Bu hanım ertesi gün beni aradı ve tanışmak için şirkete davet etti. Benim başta çekincelerim vardı ama o beni ikna etti ve ilk dizim ‘Kurşun Yarası’nın çekimlerine başlamadan iki ay boyunca hem sahnelere hem de Rum aksanına çalıştırıldım. Dizi biter bitmez Şahika Tekand Oyunculuk Atölyesi’ne devam ettim. 13 yıldır bu mesleği yapıyorum, her aldığım rol, içimdeki başka kapıları açmama ve ardındakileri görmeme sebep oluyor. Ben sabit, aynılığından şikayet edeceğim bir iş sahasındansa, heyecanlandıran, yenilikler sunan bir mesleğin parçası olmaya yatkınım.