Televizyongazetesi.com/Detay – Bu sezon ekrandaki üç dizi, Dr. Gülseren Budayıcıoğlu’nun danışanlarının gerçek hayat hikayelerinden alıntılanıyor. tv8’deki Doğduğun Ev Kaderindir, TRT1’deki Masumlar Apartmanı ve yine tv8’deki Kırmızı Oda dizileri. Bu 3 dizi şu anda izleyenleri ekran başına kilitleyen ve herkesi şok içinde bırakan gerçek olaylarla dolu.
Hikayenin gerçekliğinin yanı sıra oyuncuların başarılı performanslarıyla bu diziler gündemden hiç düşmüyor. Sosyal medyanın gündeminde olduğu gibi, reytinglerde de üst sıralarda yer almayı başaran projeler oldular. Aslında geçtiğimiz sezon ekranlara veda eden İstanbullu Gelin ile başlamıştı bu durum. Dr. Gülseren Budayıcıoğlu’nun kitabından alınmıştı o dizi de…
Fakat İstanbullu Gelin dizisinde, bu üç dizideki gibi ayrıntılara girilmediği gibi karakterler ve olayların akışı da büyük ölçüde değiştirildi. Şimdilerde kimse inanmak istemese de İstanbullu Gelin dizisindeki Süreyya aslında şu anda Kırmızı Oda’da hikayesini dinlediğimiz Alya’nın annesiydi ve şizofrendi.
Alya, işkence görmüş, dehşet bir olayla sarsılmış bir kız…
Ancak o dönem Süreyya için bambaşka bir karakter çizildi. İstanbullu Gelin’in çıkış noktası Alya’nın hikayesiyle aynı olsa da olayların akışı gerçek hikayenin derin, travmatik ve şok edici boyutlarından uzaktaydı.
İşte İstanbullu Gelin’de ortaya çıkmayan o gerçekler, Kırmızı Oda’da ortaya çıkmaya başladı. Alya, yani İstanbullu Gelin’de Süreyya ve Faruk’un kızı Yaz, bir konakta yapayalnız büyümüş, hor görülmüş, annesi tarafından ölesiye dövülmüş, korkunç olaylara maruz kalmış bir kız.
Hukuk Fakültesi’ni birincilikle bitiren Alya, aslında üstün zekalı bir çocuk ancak babaannesi tarafından erkek çocuk olmadığı için reddedilmiş. Zaten annesi İstanbullu olduğu için baştan Alya şanssız başlamış. Annesi, otoriter kayınvalidesi ve içkici kocasına kendisini kabul ettirmek için Alya’yı dışlamış.
Evde bir yatağı bile olmayan, varlığı ve yokluğu umursanmayan, evin çalışanları tarafından da hep itilen, çok acı ve yalnız bir çocukluk geçirmiş Alya. Kitaplara sığınmış, bol bol okumuş.
Kırmızı Oda’da Doktor Hanım’a gelen Alya’nın kekeleyerek konuştuğu görülüyor. Çünkü Alya’ya kimse konuşmayı öğretmemiş. İnsanları dinleyerek öğrenmeye çalışmış.
İstanbullu Gelin’i izleyenler bilir. Dizinin son sezonunda ortaya çıkan Yaz, yani Süreyya ve Faruk’un kızı “Babaannemi (Esma Sultan) Süreyya (annesi) öldürdü” diyerek herkesi şoke etmişti. Daha sonra bu konunun üzerine gidilmedi ve hikayenin gerçek kısmı yerine başka bir hikaye oluşturuldu.
Ancak gerçekte durum farklı. Onu da Alya’dan dinleyeceğiz. Annesinin banyoda yıkarken kazayla düşmesine neden olduğu Esma ölünce, asıl kabus başlıyor Alya için! Annesi hapse giren ve olayın tek görgü tanığı olan Alya’nın, büyük acıları bu olay sonrasında adeta işkenceye dönen bir hal alıyor.
Annesi bir kaç ay hapis yattıktan sonra çıkıyor. Zaten muhtemelen şizofren olan annesi, Alya’ya inanılmaz fiziksel ve psikolojik işkenceler yapıyor. Babası zaten içkici ve kendisiyle ilgilenmiyor. Öldüresiye dövülen, aç bırakılan Alya ile ilgili detayları Kırmızı Oda dizisine bırakalım. Ne kadarı ekrana gelir bilinmez ama asıl öyle bir olay var ki Alya, adeto olayla dehşeti yaşıyor!
Alya’nın annesi ile ilgili bu korkunç detay, Kırmızı Oda dizisinde bilmeyenler için büyük şok yaşatacak muhtemelen! “Bir insan evladına bunu nasıl yapar?” sorusunu asıl o zaman sormaya başlayacaksınız! İzleyip göreceğiz…
Bu arada Alya’yı oynayan Melisa Sözen’in de müthiş bir oyunculuk sergilediğini eklememiz gerekiyor. Alya’yı muhtemelen uzun yıllar unutamamamıza vesile olacak muhteşem bir performansla izliyoruz kendisini…