Ana sayfa Oyuncu Biyografileri İlker Kızmaz Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi

İlker Kızmaz Kimdir? Nereli – Boyu – Yaşı – Dizileri – Ailesi

tarafından ker_def

İlker Kızmaz, 9 Eylül 1975 tarihinde İzmir’de doğmuştur. Türk dizi ve sinema oyuncusu.

Adı: İlker Kızmaz
Doğum Tarihi: 9 Eylül 1975
Doğum Yeri: İzmir
Boyu: 1.80 m.
Kilosu: 76 kilo
Burcu: Başak
Göz Rengi: Mavi
Saç Rengi: Siyah
Eşi: Aslı Türkel
Çocuğu: Naz Kızmaz
Instagram: https://www.instagram.com/ilkerkizmaz/

Ailesi: İzmir’de doğup büyüdü. Babası Bayındırlık Müdürlüğü’nde işçi olarak çalışıyordu, annesi mobilyacılar çarşısında temizlik ve çay işlerine bakıyordu. Ailesi İzmir’de yaşıyor. ‘Nefes: Vatan Sağolsun’ filminin çekimleri sırasında tanıştığı filmin yardımcı yönetmeninin kız kardeşi olan reklamcı Aslı Türkel ile 16 Haziran 2014 tarihinde evlendi. Çiftin,  2016 tarihinde ‘Naz’ adını verdikleri kızları dünyaya geldi.

Çocukluk yılları: Çocukluğunda torna tesviye, nakliye ve tezgâhtarlık gibi işlerde çalıştı. Liseden sonra çalışma hayatına atıldı. Liseyi bitirdiğinin ertesi günü mobilyacılar çarşısındaki bir kumaş mağazasında tezgâhtar olarak çalışmaya başladı. Dört yıl burada çalıştı. Oyunculuk sevdası küçük yaşlardan itibaren vardı. Bir 23 Nisan töreninde üst sınıftan birisinin  hastalanması ve onun repliklerini ezbere bildiği için öğretmeninin onu  sahneye itmesiyle birlikte sahne sevdası başladı. Ondan sonra lisede de tiyatro yaptı, hiç kopmadı. Hamlet Tiyatrosu’nda oynadı. Devlet Tiyatrosu’nda yardımcı roller üstlendi. “Bir ilkokul öğretmenim vardı, onun ismini her yerde zikrediyorum, kendisine ulaşamıyorum da, Asiye Menteş, keşke ulaşabilsek. Emine Seçkin ve Asiye Menteş, hayatımda beni şekillendiren, bana yön veren, zihnimi açan iki insan. Biri ilkokul öğretmenim, biri de ortaokulda fen bilgisi öğretmenimdi. Asiye Menteş, bir 23 Nisan günü şiir okuyacak arkadaşım hastalanınca ben de o şiiri ezbere bildiğim için beni sahneye çıkardı. Çenemin altından boynuma kadar, dudaklarım, her yerim uçuklamıştı, hiç unutmuyorum. Sonra 23 Nisan, 19 Mayıs, 29 Ekim her özel günde, resmi bayramlarda beni sahneye çıkararak, her bayramda tiyatro yaptırıyordu, koroda bir görev veriyordu, aslında böyle başladı. Sonra ortaokul, lise, liseden sonra İzmir’de amatör tiyatrolar, İstanbul’da bir ajansla anlaştım, ufak ufak dizilere gitmeye başladım.”

Eğitim hayatı: Meslek Lisesi’nde torno tesfiye bölümünde okudu.  Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden mezun oldu. 2004 yılında İstanbul’a geldi ve Ekol Drama Sanatevi’nde oyunculuk eğitimi aldı. Bahçeşehir Üniversitesi’nde oyunculuk üzerine yüksek lisans eğitimine katıldı.

Kariyerinin dönüm noktası: İzmir’de bir dönem evden ayrıldı ve kendi parasını kazanıp karavanda yaşadı. Ama tiyatrodan da hiç kopmadı. “Beş kuruş para kazanmasam da işten çıkıp hemen tiyatroya gidiyordum. Çünkü hayalim hep tiyatro yapmaktı. Sonra bir arkadaşımın bağlantısıyla İstanbul’a geldim ve ‘Yeter Anne’ dizisiyle televizyona geçtim. ‘Nefes: Vatan Sağolsun’ filmi kariyerimin dönüm noktası oldu. Bir reklam görüşmesine gitmiştim. Orada Levent Semerci bana ‘Çok güzel bir film çekeceğim, seni de oynatacağım’ dedi. İki sene sonra çağırdılar, gittim görüştüm. Beş dakikalık bir audition istediler ve filme dahil oldum. Filmin yardımcı yönetmeni de Hande Türkel’di bu arada. Şu anda baldızım oluyor. ‘Nefes’ filminde oynadığım zamanlar Gümüşsuyu’nda bir çatı katında üç arkadaş kalıyorduk. Sonra Ortaköy’de 1.5 odalı bir evde arkadaşlarımla iki sene yaşadık. Çok zorluklar çektik. Ama o an çektiğim zorluklar umurumda değildi. Çünkü ben yapmak istediklerime odaklanıyor, öyle mutlu oluyordum. Şimdi kendime baktığımda, böyle bir adamın Rutkay Aziz, Suna Pekuysal gibi önemli isimlerle sohbet edip iş yapıyor olması bile beni çok iyi hissettiriyor.”

Oyunculuğa ilk adım: Televizyon macerasına, ‘Yeter Anne’ dizisiyle başladı.

Hangi proje ile parladı? ‘Aşk-ı Memnu’ dizisinde canlandırdığı ‘Nihat’ karakteri ile dikkatleri üzerine çekti.

Kişilik özellikleri: Doğal, mütevazi, samimi, azimli, sakin.

Sosyal: Uzak doğu sporlarına ilgi duyuyor. İzmir’de başladığı aikido eğitimini 2 yıl yaptıktan sonra bu eğitimine İstanbul’da devam etti. Ayrıca binicilik sporu ile ilgileniyor ve Kite Surf yapıyor.

Düşünce yapısı: Pek çok dizide ve sinema filminde rol aldı. Kariyerinde bugüne kadar yaptıklarından tatmin olmuş hissediyor, özel hayatında ise gözlerden uzak olmayı seviyor. “Başkalarının baktığı yerden ne görünüyor bilemem ama ben olduğum yerde çok mutluyum. Ortalarda görünmeyen, kendi dünyasında zaman geçirmeyi seven bir adamım. Çocuğumla ve eşimle vakit geçiriyorum. Boş zamanlarımda dağlara çıkıyorum; odun toplayıp ateş yakıyor, ezberlerimi ormanda, kimsenin olmadığı yerlerde, bağıra bağıra yapıyorum.”

Mutluluk kaynağı: ‘Çanakkale 1915’ sinema filminde ve ‘Ya İstiklal Ya Ölüm’ dizisinde Atatürk’ü canlandırmış olmaktan mutluluk duyuyor. “Çocukken önemli biri olacağımı düşünüyor ama ne olacağımı kestiremiyordum. Çocuk aklımla işte, ‘Atatürk mü olacağım acaba’ derdim. Ekranda Atatürk’ü canlandırmak nasip oldu. Al­tın­dan kalkma­sı zor ve so­rum­lu­luk ge­rek­ti­ren bir duy­gu. Ha­zır­la­nır­ken özellik­le ha­ni o ka­dar ze­ki ve o ka­dar hız­lı dü­şü­nü­yor ki ne­re­de ne yapa­ca­ğı­nı kes­ti­re­mi­yor­su­nuz. Aca­ba bu­nu ya­par­ken sa­kin­ce mi yapmış­tır. Ya da oy­nar­ken aca­ba bu sah­ne­de­ki duy­gu­su ney­di di­ye daha çok on­la­rı araş­tır­dım. Bir­çok ki­tap oku­dum. İl­ker Baş­bu­ğ’­un bir ki­ta­bı çık­tı, tam biz fil­mi çe­ker­ken onu oku­dum. Tur­gut Ho­ca’nın ki­tap­la­rı­nın oku­dum. Bel­ge­sel­ler fa­lan der­ken epey ol­du. Ha­zır­lan­mak de­ğil as­lın­da. Boş va­kit­le­rim­de on­la­rı oku­yup, on­lar­la be­ra­ber ya­tıp kalk­tım. Ama bu­nun kar­şı­lı­ğı­nı ve­re­bil­dim mi? O da se­yir­ci­nin tak­di­ri. Elim­den ge­le­ni yap­tım ama zor­du ta­bi­i. Ata­türk ola­rak bir oda­ya girdiğim­de yar­dım­cı oyun­cu­lar to­par­la­nı­yor­du. O ağır­lık ar­ka­daş­la­ra yansımıştı.”

İlk sinema filmi: Levent Semerci / Nefes: Vatan Sağolsun

Aşka bakışı: “Karıma âşık olduğum, onu çok sevdiğim için evlenme teklif ettim. Mart ayında nişanlandık, haziranda da evlendik hemen. Beraber yürüyorduk. O an elimde gazoz kapağı vardı. ‘Benimle evlenir misin?’ dedim birden. Şakayla başladı her şey. Planlamamıştım, o an içimden geldi. ‘Evet’ dedi. Sonra gerçek bir yüzükle yeniden teklif ettim. “

Hayata bakışı: Boş zamanlarında, özel hayatında ailesiyle sakin bir yaşantıyı tercih ediyor. “Ben karımla yaşamayı ve onunla vakit geçirmeyi çok sevdiğim için etrafta ıssız adamlar, ıssız kadınlar neler yapıyor hiç bilmiyorum. Şimdi hep bizim gibi evli çiftler var etrafımızda. Bebek muhabbeti yapıyoruz, ev hayatını konuşuyoruz. Herkes bu muhabbetleri kaldırmayabilir. O yüzden elenerek azaldık. Bizi çocuk için teşvik eden herkese teşekkür ediyorum. ‘Evleniyorsunuz, hayatınız bitiyor’  diyen bir kitle vardı ya, bence onlar azalarak bitti. Artık ‘Arkadaşımın da çocuğu olsun, o da bu mutluluğu tatsın, sorumluluk sahibi olsun’ diyen insanlar var.”

İş hayatına bakışı: Dönem işlerine çok değer veriyor ve tercihlerini genellikle bu işlerden yana kullanıyor. “Bir dönem, bir yılda üç tane Çanakkale filmi yapılmıştı, birinde ben de oynamıştım. Herkes, ‘Ne kadar çok Çanakkale filmi oldu,’ dedi. Bence az. Bir Rambo’nun altı tane filmi var, 1917 diye bir film yapıldı, Oscar’daydı, hala yapılıyor ve daha iyisini daha başka bir açıdan, daha başka bir hikayeyle anlatmaya çalışıyorlar. Bizde bir hikayeyle anlatınca, bu olmamış, deniyor hemen. Tamam, bir dahaki sefere olur. Deniyoruz, Hollywood değil burası ama kendimize göre bir arayış içindeyiz ve çok önemli yönetmenler, kurumlar, yapımcılar yaptılar işte. Halit Ergenç’in oynadığı ‘Vatanım Sensin’ de de da bir hikaye anlattılar, orada Mustafa Kemal’in fotoğrafını görüp ‘Vay, Mustafa’m’ deyince hepimizin gözleri doldu. Bunlara hasretiz. Bu işlerin daha çok yapılması lazım. Bu işler çok ilgi görüyor çünkü özlemimiz var. Özellikle bizim kuşağın bunu hikayede görme konusunda bir zaafı var diye düşünüyorum.”

Babalık hayatına ne kattı? Hayata bakışı değişti. ““Baba olmadan babalığın ne demek olduğunu anlayamazsın’ derlerdi. Gerçekten de öyleymiş. Kızım Naz dünyaya geldikten sonra anladım ki tek aşkınız ve hayatınızın merkezi o oluyor. Benim de hayata bakışım değişti. Duygusallaştım.”

TELEVİZYON DİZİLERİ

2020 /2021- Uyanış: Büyük Selçuklu /      Arslantaş

2020- Ya İstiklal Ya Ölüm /Mustafa Kemal Atatürk

2018/2019 – Payitaht: Abdülhamid / Şehzade Mehmet

2016/2017- Umuda Kelepçe Vurulmaz / Emir Ateş

2016 – Tatlı İntikam /Barış Altınay

2016 – Sevda Kuşun Kanadında / Tarık

2015 – Sevdam Alabora / Selçuk

2014 – Yedi Güzel Adam / Kenan Hoca

2014- Benim Adım Gültepe/ Halil

2012 – Yol Ayrımı

2012 – Kurt Kanunu /Cevdet Enis

2011 – Sırat / Yusuf Sancaktar

2010 – Güneydoğudan Öyküler: Önce Vatan / Genel Cerrah Bülent

2009- Nefes: Vatan Sağolsun/ İlker Çavuş

2008 /2010- Aşk-ı Memnu / Nihat Önal

2007- Duvar / İsa

2006- Candan Öte

2006 – Fırtınalı Aşk

2002- Aslı ile Kerem

2002 – Yeter Anne

2002 -Sırlar Dünyası

SİNEMA FİLMLERİ

2018- Kardeşim İçin Der’a/ Ali Türkmani

2017- Akide / Okul Müdürü (Kısa Film)

2017- Elimiz Mahkum (TV Filmi)

2016 – Kaçma Birader: Taksim Yolcusu Kalmasın! / İlker

2016 – Saruhan/ Deftedar Katibi İşkodra’lı Sarı Selim

2013- Bi’ Garip Adam (Kısa Film)

2013 – Mahmut ile Meryem / Süleyman Paşa

2012 – Çanakkale 1915 / Yarbay Mustafa Kemal

2012-Cennetten Kovulmak

2012 – Açlığa Doymak / Tahsin

2012 – Mahmut ile Meryem /Tahsin

2011- Bilinmeyen Yasın Yorgunu/ Cengiz

2009 Nefes: Vatan Sağolsun/ İlker Çavuş