Televizyongazetesi.com/Detay – tv8 ekranlarının yeni dizisi Kırmızı Oda’daki hikayeler, izleyenleri derinden sarsmaya devam ediyor. Hepsinin gerçek hayatlardan alınmış olması ise izleyiciyi daha da çok etkilemekte. Binnur Kaya’nın oynadığı Doktor Hanım’a birer birer dökülen geçmişin sırları, ekran başındakileri de her hafta hem hüzünlendiriyor hem de derin derin düşündürüyor.
Meliha ve Mehmet’in acı hayat hikayelerinden sonra geçtiğimiz hafta Alya girmişti hayatımıza. televizyongazetesi.com olarak, Alya’nın hikayesinin aslında 4 dönem ekranlarda yer alan İstanbullu Gelin dizisinin hikayesi olduğunu detaylarıyla aktarmıştı. Haberin linki aşağıda…
İstanbullu Gelin’de Süreyya ve Faruk’un hayatı, aslında senarist tarafından pek çok yönüyle değiştirildi. Hikayenin asıl gerçeği ise Kırmızı Oda’da Alya’nın hayatında saklı. Esma Sultan olarak izlediğimiz babaanne, evde oğullarına, gelinlerine ve torunlarına adeta hükmediyor. Alya ise yapayalnız bırakılmış! Sırf erkek olarak doğmadı diye! Hem annesi hem de babası onu kabul etmiyor ve ilgilenmiyor. Babaannesi de hiç önemsemiyor.
Hikaye gerçek hayattan ve Dr. Gülseren Budayıcıoğlu’un Hayata Dön kitabında alıntılanmış. Ala isimli bir kızın kendisine gelmesiyle ortaya çıkıyor. Yani Kırmızı Oda’daki Alya ve tabii İstanbullu Gelin’de Yaz karakteri olarak izledik. Melisa Sözen, Alya’yı canlandırıyor. Müthiş oyunculuğuyla yine ekrana kilitledi bu hafta da…
Alya, neden kimse tarafından sevilmiyor?
Alya’nın hikayesine dönelim; Doktor Hanım, nihayet onu konuşturmayı başardı. Büyük bir konakta yaşayan zengin bir aile. Evin 3 oğlundan en büyüğünün kızı Alya. Diğer erkek çocuklar babaannenin istediği kadınlarla evlenmiş ve kabul görmüşler. Alya’nın annesini ise babası beğenip evlenmiş. Bu durum zaten baştan annesinin konakta istenmeyen gelin olmasına neden olmuş.
Alya doğduğunda babası hapisteymiş. Onu 7 yaşında eve geldiğinde görmüş. Dün akşam ekrana gelen 4. bölümde Alya, Doktor Hanım’a geldiğinde saçında uğur böcekli bir toka dikkat çekti. Alya, babası ile ilk karşılaştığı o gün, yani hapisten çıkıp geldiği gün kendisine getirdiğini anlattı. Zaten ilk ve son hediyeymiş. Babası onu ilk ve son kez saçını okşayarak seviyor o kadar.
Alkolik baba, mutsuz ve hasta ruhlu anne onunla hiç ilgilenmiyor. Babaanne, zaten erkek torun olmadığı için baştan itmiş. Kuzenler, yengeler, amcalar, kimse Alya’yı sevmiyor ve herkes görmezden geliyor.
Alya acı hikayesini anlattıkça, ekran başındakileri de hüzünlendirdi. Gelecek bölümlerde hikayenin detaylarını da öğrenmeye devam edeceğiz.
Yavaş yavaş Doktor Hanım’ı sevmeye ve ona açılmaya başlayan Alya’nın acı ve sarsıcı hikayesini aşağıdaki bölümden izleyebilirsiniz…
İzleyenlerden gelen yorumlardan bazıları da şöyle:
