Açıklamaya Nihat Doğan devam etti: “Bircan biraz kibar anlatıyor. Bircan diyor ki ‘Ben bir bayanım, sen bir bayanla ne biçim konuşuyorsun, küfrediyorsun, hakaret ediyorsun.’ Buna ‘Kes lan başlarım bayana gibi sözlerle neler neler…’ Ben de duydum, geri döndüm koştum. Ömür’ü tuttum. Ne yapıyorsun, kendine gel, bi sakinleş’ dedim. Biz burada 10 aydır kadın hassasiyetinden bahsediyoruz. Aldım Ömür’ü kapat konuyu biz işimize bakalım dedim. Sanki ben bunu dememişim gibi elinde çay bardağını aldı benim alnıma vurdu. Çayda kaynar çay. Çay Bircan’a bardak da benim alnıma geldi. Ondan sonra ben de Ömür’ü bir güzel sevdim. Yanaklarını okşadım. Saçını başını düzelttim. Ömür Varol, “İtle uyuyan, pireyle uyanır…” demiş. İnsanın içindeki her şey diline vurur. Bizi aşağılayıp it, köpek filan diye hakaret etmiş. İçinde ne varsa, dışarıya vurmuş yani…”