* Akademik eğitimin oyunculuğuna katkıları neler sizce?
– Çok fazla oyun oynadığın zaman hayatı bambaşka algılıyorsun. Bir oyunun dramaturjisini çıkarmak, karaktere bürünmek, o karakterden uzaklaşmak, karaktere üçüncü bir kişi olarak bakmak çok zor. Bunları yaptıkça da insanın birçok yönü gelişiyor. Bunu geliştirdiğinde sahneye yansıyor. Çünkü ne kadar çok rol çalışırsan o kadar çok insan tanıyorsun. O rolleri çalışmak için de öyle insanları gözlemlemen, okuman, izlemen bunun bir şekilde matematiğini çıkarman gerekiyor. Oyunculuk aslında matematik işi. Bedenin aynı zamanda ruhunla birleşmesi gerekiyor, bunu yansıtmak gerekiyor.
* Günlük giyim tarzınızı nasıl tarif edersiniz?
– Genelde sete gittiğim için spor giyinmeyi tercih ediyorum. Dışarıya çıkarken birçok parçayı bir araya getirmeyi seviyorum. Şort, etek, uzun hırkalar, gömlekler… Bence kusursuz bir stilin en büyük anahtarı da bu, insan kendini nasıl hissediyorsa öyle giyinmeli. O zaman enerjiniz dışarı yansıyor ve insanlar da sizi öyle görmeye başlıyor.
* Sizi hiç tanımayan birine kendinizi nasıl anlatırsınız?
– Dürüst bir insanım. Sıcakkanlıyım. Dürüstlük olduğu kadar biraz patavatsızlık da var tabii. Kin tutmam. Çabuk parlarım ama çabuk unuturum.