Ana sayfa Sosyal Medya Kubilay Aka’nın kariyerinde gururla anlatacağı yeni bir proje geliyor!

Kubilay Aka’nın kariyerinde gururla anlatacağı yeni bir proje geliyor!

tarafından ker_def

Kubilay Aka kariyerinin en önemli rollerinden birisini daha canlandırdı. Zaferin Rengi isimli sinema filminin başrolünde yer alan ünlü oyuncu, Türk tarihinin en önemli dönemlerinden olan milli mücadele yıllarında geçen hikaye ile sinemaya geliyor.

İstanbul’un işgali ve sonrasında kurtuluşa giden mücadelenin taşlarının döşendiği güçlü bir hikayede Kubilay Aka’yı izlemek bir hayli keyifli olacaktır.

Fenerbahçe Spor Kulübü’nün kurucu üyesi ve efsane kaptanı Galip Bey’i (Galip Kulaksızoğlu) yeni neslin yıldız oyuncularından Kubilay Aka canlandırıyor.

1907 – 1924 yılları arasında Fenerbahçe Spor Kulübü’nde kaptanlık, teknik direktörlük ve başkanlık görevlerinde bulunan Galip Bey futbol zekâsı, üstün oyun tekniği, gözü kara, çevik ve asla pes etmeyen takım oyunu anlayışıyla Türk futbolunun en büyük yıldızlarından biridir.

Galip Bey’in millî mücadele yıllarında, işgal kuvvetleriyle yapılan bir maçta, topa eğildiğinde karşı tarafın attığı bir tekmeyle, başına sert bir darbe alarak kanlar içinde yere düşmesine rağmen oyuna devam etmesi ve maçın kazanılmasını sağlaması dönemin spor camiasında büyük takdir toplamıştır.

Kubilay Aka'nın kariyerinde gururla anlatacağı yeni bir proje geliyor! 7

İşte böyle önemli bir rolde yer almanın şansını yaşayan Kubilay Aka, bunun kendisi için ne kadar önemli bir gurur vesilesi olduğunu şu sözlerle anlattı:

“Tarihte örnek alınması gereken, efsane bir karaktere hayat veriyorum. O yüzden anlatırken de çok saygılı bir şekilde ifade etmeye çalışıyorum. Böyle karakterleri canlandırabilmek, geçmişe dokunabilmek bizim için çok büyük bir şans. O yüzden onur duyuyorum. Galip Bey’i canlandırırken içimde sadece gurur duygusu oluyor.”

16 Şubat’ta vizyona girecek, Zaferin Rengi filminin yönetmen koltuğunda usta yönetmen Abdullah Oğuz bulunuyor.

Zaferin Rengi filmi, oyunculukları, dekor, makyaj ve kostüm tasarımlarıyla da izleyiciyi bir asır öncesinin İstanbul’una geri götürecek.