Merve Dizdar, 25 Haziran 1986 tarihinde İzmir’de doğmuştur. Türk dizi, sinema ve tiyatro oyuncusu.
Adı: Merve Dizdar
Doğum Tarihi: 25 Haziran 1986
Doğum Yeri: İzmir
Boyu: 1.67 m.
Kilosu: 55 kilo
Burcu: Yengeç
Göz Rengi: Kahverengi
Eşi: Gürhan Altundaşar
Instagram: https://www.instagram.com/mervedizdar
Evcil Hayvanları: Kedisi Vecihi.
Ailesi: İzmir’de orta halli bir ailenin çocuğu olarak doğdu. 2018 yılında kendisi gibi oyuncu olan Gürhan Altundaşar ile evlendi. Çiftin henüz çocuğu yok. “Konservatuvarı kazanamasam başka meslek yapamazdım diye düşünüyorum. Ailem bana her zaman destek oldu ama bir limitleri vardı. O yüzden hep çalıştım. Çok parasız dönemlerim oldu. Garsonluk, sekreterlik yaptım. Hedefim hep iyi bir oyuncu olmaktı.”
Çocukluk yılları: Çocukluğumdan itibaren, en çok yapmak istediği meslek oyunculuk oldu. “Hani bazı çocuklar gibi ‘Büyüyünce doktor ya da avukat olmak istiyorum’ dediğimi hiç hatırlamıyorum. Ama oyunculuk dışında başka hiçbir konuda bu kadar idealist olabileceğimi de sanmıyorum. Başka hiçbir şeyi bu kadar istemedim çünkü.”
Eğitim hayatı: Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Oyunculuk Bölümü’nden mezun oldu. Daha sonra, Kadir Has Üniversitesi’nde ileri oyunculuk programında yüksek lisans yaptı.
Oyunculuğa ilk adım: Televizyon macerasına, ‘Al Gülüm Ver Gülüm’ dizisiyle başladı.
Hangi proje ile parladı? ‘Doksanlar’ dizisinde canlandırdığı ‘Selin’ karakteri ile dikkatleri üzerine çekti.
Kişilik özellikleri: Mesafeli, duyarlı, duygusal, samimi, idealist. “Gerektiği yerde mesafemi koyarım. Karşımdakini kırmamak için bazen kendimi ikinci plana atıyorum. Çok kolay ağlıyorum. Fazla romantik değilim. Duvarlarımı seviyorum. Ama sevdiğim insanlara da her zaman açığım. Çok yakın dostlarım ve sevdiğim arkadaşlarım var. Onlarla hep eğlence, hep sohbet. Fakat, kapalı bir tarafım da var. Yengeç burcuyum, her zaman gizli bir tarafım vardır. Bir de mahremiyeti seviyorum. Özellikle bir insanla yeni tanıştığım zaman güven konusunda sorun yaşayabiliyorum. Çok kolay güvenip kendimi açamam. Daha korunaklıyım.”
Sosyal: Boş vakitlerinde dinlenmeye, okumaya, izlemeye zaman ayırıyor ve eşiyle vakit geçirmeye özen gösteriyor.
Düşünce yapısı: İnsanların büyük çoğunluğunun en büyük sorununun, hayatta her şeye olumsuz yanından bakmak olduğunu düşünüyor. Çevresindekileri kırmamaya özen gösteriyor ve kimseyi yargılamıyor. “Siz ortaya ‘Ben şunu yapacağım’ diye çıktığınızda, aileniz ve belki birkaç arkadaşınız dışında genelde şunu duyuyorsunuz: ‘Yapamazsın!’ Ben neredeyse ‘Yapabilirsin, tabii ki yaparsın!’ diyeni hiç duymadım. Afife Jale Ödülü’ne aday gösterildiğim zamanı hatırlıyorum. O zaman da ‘Yapabilirsin’ diyen çok az insan vardı. Sen kendine inanacaksın! ‘Yapamazsın’ dediklerinde hayaline daha güçlü bir motivasyonla sarılacaksın. Ben o olumsuz yargıları duyduğumda hep kendime şunu söylüyordum. ‘Neden ya? Niye yapamayayım? Yaparım!’ Neticede biri bunu yapıyorsa bu öğrenilebilir ve yapılabilir bir şey. O yapıyorsa ben de yaparım. Ben her zaman bir tek kendime inanarak hareket ettim. Birini kırmak beni çok geriyor. Kimseyi kırmak istemiyorum sonra bana dert oluyor çünkü. Belki karşı taraf bunu düşünmüyor bile ama ben eve gelip ‘Dediğim şeye alındı mı?’ diye kafama takıyorum. Eskiden daha çok düşünürdüm, neyse ki şimdi daha iyiyim. İnsanlara özenli davranmaya çalışıyorum. Çünkü güzel davranmak önemli. Ama artık bazı şeyleri akışa bırakmayı da öğrendim. Yargılamamak, yargılanmamak en önemlisi.”
Mutluluk kaynağı: 2017 yılında ‘Yutmak’ adlı oyundaki performansı ile ‘Afife Jale En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü almasıyla tarifsiz bir mutluluk yaşadı. “Tarif edemeyeceğim kadar mutlu oldum. Bir kere ailem çok mutlu oldu. Onları o kadar mutlu edebildiğim için ben daha da mutlu oldum. Yaptığınız şeyin bir şekilde görünür olması, bir yerlere ulaştığını bilmek çok onur verici.”
İlk sinema filmi: Ersan Arsever / Bir Ses Böler Geceyi
Aşka bakışı: Aşk, birçok duyguyu içinde barındıran bir şey. Tanımı yapılamaz bence. Ama mesela sabahları uyandığımda Gürhan’ı yanımda görmediğimi düşünmek istemem. Hep onunla uyanmak isterim. Herhalde bu işte aşk! Ama çok tutkulu bir aşk da insanı uçurumdan yuvarlar. Onu da yapmam mesela. Ben eşime çok aşığım! Ama aşkın içinde güven duygusu olmalı. Ben öyle mutlu oluyorum. Öbür türlü yanlış biri için gözümü karartıp kendimden vazgeçmem asla. Bende her zaman mantık da devrede oluyor.”
Hayata bakışı: Hayatı olabildiğince anda yaşamaya çalışıyor, plan program yapmıyor. “Şu an olduğum noktadaki hikayem gayet güzel. Yaşanmış her şey, iyi ki yaşanmış, bitmiş. Her noktadan yeniden başlayabiliriz. Yaşım büyüdükçe endişem azalmaya başladı. Fikirlerim değişiyor. Dünyanın sadece şu andan ibaret olduğuna, gerisi hakkında fikrim olmadığına ve fikrimin olmadığı konularda da endişelenmemem gerektiğine inanıyorum. Şu an buradayım ve varım. Sonrasına sonra bakarız. Endişeleneceksem o zaman düşünürüm. Şu an değil.”
İş hayatına bakışı: Hayatıyla ilgili her konuda cesur olmasada, oyunculuk söz konusu olduğunda çok cesur davranabiliyor. “Mesleğim söz konusu olduğunda orada uçurumdan atlamak gerekiyor. Deyim yerindeyse kafa göz girmek gerekiyor. O alanda kendime sonsuz özgürlük tanırım. Çünkü korkuya teslim olduğunuz an değişime ve gelişmeye giden tüm kapıları kapamış olursunuz. Ama buna karşın mesela özel hayatımda o kadar cesur olamayabilirim. İkili ilişkilerde daha tedbirli ve duvarları olan bir insanım. Güzellik oyunculukta önemli olmamalı ama piyasada durum başka. Halkımız güzel olanı seviyor. Oysa seyirciye hissi geçirmek için güzel olmak gerekmiyor. Bu durum çok yetenekli olan oyuncuların içini burkuyordur belki. Güzel değiliz diye oynamayalım mı? Yetenekliyiz sonuçta. Bence insanlar artık sadece güzel değil yetenekli oyuncular da görmek istiyor.”
Kariyer planı: Amacı, hayatı boyunca işini layıkyla yapmak ve hep sahnede olmak. “Oyunculuk, yapılınca muhteşem ama yapılamadığında çok mutsuzluk yaratan bir şey. Ben hep tiyatro yaptım. Para kazanamadığım zamanlarda da, para kazandığım zamanlarda da. Çok az seyircimiz olduğu zamanlarda da çok seyircimiz olduğu zamanlarda da. Yani bu benim mesleğim. İstanbul’a ilk geldiğimde, tutunmaya çalıştığım zamanlarda çok çalışmaktan hasta olmuştum. O zaman babam ‘İdealistlikten öleceksin, gel İzmir’e gidelim’ dedi. Her şeyde idealist miyim bilmiyorum, ama işim için bunu söyleyebilirim. Çok zor şartlar altında tiyatro yaptım ve hala yapmaya çalışıyorum, işte o yüzden çok kıymetli. Bunun için yedi yıl okudum.”
Gelecek Hayali: Geleceğe dair tek hayali, hep oynamak! “Hayatta en çok inandığım şey işim ve eşim. Bence insanı ayakta tutan en temel şeyler sevdiğiniz işi yapmak ve çok sevdiğiniz, güvendiğiniz bir insanın varlığı. Gelecek hayallerim yine hep oyunculuk üzerine. Dizi, sinema ya da tiyatro. Oynayabildiğimiz her alan benim için çok kıymetli. Hayatım boyunca çok iyi roller oynamak istiyorum. Bir diğer hayalim ise Haluk Bilginer ve İpek Bilgin’le çalışmak.”
Kaygıları: Yıllar içinde güven duygusunu kaybettiğimizi düşünüyor. Kadın dahil her türlü canlıya uygulanan şiddeti endişe verici buluyor. “Kadın olmak her dönemde zor. Maalesef bu yeni bir şey değil. Sadece artık çok sıkıldık bu durumdan. Bu hep böyle oldu ama böyle gitmemeli. Kadına yapılan haksızlıkların, şiddetin hangi birini anlatalım ki, her şey ortada. Anlatmak da istemiyorum artık çünkü erkek şiddeti devri yakında bitecek. Kadına, çocuğa, hayvana, canlıya yapılan şiddet bitecek, bitmeli! Çok daha bilinçli bir yeni nesil geliyor. Ben bu konuda umudumu kaybetmiyorum ama çok da sinirleniyorum. Sapık ruhlu insanlarla aynı havayı solumak korkun.”
Rol modeli: Kendine örnek aldığı ve ona her zaman ilham veren pek çok isim var bunlardan bazıları; Cate Blanchett, Meryl Streep, Haluk Bilginer ve Rüştü Asyalı.
Kimlere hayranlık duyar? ‘Eltilerin Savaşı’ filmindeki rol arkadaşı Gupse Özay’a hayran. “Gupse zeki, komik, güzel, yetenekli. İyi ki beraber çalıştık. Zekası insanı büyülüyor. Öylesine demiyorum bunu çok ciddiyim. ‘Eltilerin Savaşı’ benim için çok kıymetli bir film. Komedi alanında Gupse’nin bana inanması ve her zaman yanımda olması çok önemliydi. Komedi ve dram diye ayırmak istemiyorum ama yine de komedi oynamak başka bir şey. Başka bir matematiği var. Gupse Özay, bunu çok iyi yapabilen bir komedyen. Ve gurur verici bu.”
Sosyal medya ile arası nasıl? Sosyal medyadaki linç kültüründen rahatsızlık duyuyor. “Linç kültürü çok üzücü. Benim sosyal medyayı kullanmam epey eskiye dayanıyor ama sadece işlerimi koyuyorum. Çok paylaşım yapan biri değilim. Bir şey diyorsunuz linç yiyorsunuz, demiyorsunuz yine yiyorsunuz, diliniz sürçüyor yine linç yiyorsunuz, yorum yapıyorsunuz linç yiyorsunuz. Anlamıyorum ki neye göre yapılıyor? Konu yine yargılamaya geliyor. Bayılıyoruz birbirimizi yargılamaya, sorgulamaya, kırmaya, üzmeye.”
Evde ne yapar? Yorucu bir günün ardından eve döndüğünde vazgeçilmez stres atma yöntemlerinden bir tanesi kedisi Vecihi’ye sarılmak. “Hayattaki en doğru kararım, hayvan sahiplenmek oldu. Hayvanlar bu dünyada en sevdiklerim. Mutluluk sebeplerimden, stres atma yöntemlerimden biri de hayvanları sevmek. Herkes hayvan sahiplense hayatın akışı değişir.”
Hangi filmden etkilendi? ‘Erkekler Ağlamaz’ filmi defalarca da izlese sıkılmayacağı bir film.
TELEVİZYON DİZİLERİ
2020- Masumlar Apartmanı/ Gülben
2020-Mucize Doktor / Damla
2019- Çok Güzel Hareketler 2. Kuşak
2017 /2018- Vatanım Sensin / Efsun
2017 -7Yüz/ Nihal
2017- Yüz Yüze / Yeşim
2015- Kertenkele / İrem
2015 – Kırgın Çiçekler / İrem
2015- Beş Kardeş/ Fatma
2013/2014- Doksanlar / Selin
2013 Bir Yastıkta / Yeliz Gelin (Konuk Oyuncu)
2012 – İnsanlar Alemi / (Konuk Oyuncu)
2012 -Kavak Yelleri /Saliha
2010- Al Gülüm Ver Gülüm
SİNEMA FİLMLERİ
2021- Sen Hiç Ateş Böceği Gördün mü?(TV Filmi)
2021- Kuru Otlar Üstüne / Nuray
2021- Lovers of the Other Side/ Munise
2020 – Eltilerin Savaşı/Gizem
2019 – Bir Aşk İki Hayat / Sema Yaşar
2018- My Name is Batlir, not Butler
2016 – Yok Artık 2 / Buket
2017- Körfez / Pınar
2017- Organik Aşk Hikayeleri / Nazlı
2014- Çılgın Dersane Üniversitede/ Özge
2013 – Mandıra Filozofu / Sekreter
2012- Bir Ses Böler Geceyi / Gülizar ve Demet
TİYATRO OYUNLARI
2010 – Çok Yaşa Dünya
2010 / 2011 – Bir Tutam Hayat
2011 / 2012 – Titus Andronicus
2012 – Bir Kurşun Deliğine Kaç İnsan Sığar
2012 – Bir İnfazın Portresi
2013- Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler (Müzikal)
2015- Kuşlar
2016- Güçlü
2017 – Yutmak
2019- Alice Müzikali / Kedi
ÖDÜLLERİ
2017- XVII. Direkler Arası Seyirci Ödülleri / Küçük Salon Kadın Oyuncu/ Yutmak
2017- 21. Afife Tiyatro Ödülleri / Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu/ Yutmak