TelevizyonGazetesi.com / ANALİZ ÖZEL – Fox TV ekranında Cuma akşamları yayınlanmakta olan Çocukluk dizisinin farklı bir havası var. Hem hikayesi hem de oyuncu kadrosu ile dikkat çeken ve ilgi görmeyi de hak eden bir yapım… Çocukluk, minik yüreklerin mutlu aile bulmaları adına büyük çabalar harcayan, bu sırada da hayatlarından birçok olaylarla baş etmeye çalışan doğru insanların buluştuğu bir hikaye.
Erdal Beşikçioğlu, Burcu Özberk ve Selen Öztürk gibi güçlü isimler başrolde. Beren Gökyıldız ve Kübra Süzgün gibi daha önceki rolleri ile sevilen çocuk oyuncular da diziye renk katıyor. İzleyicilerin konusu itibariyle çok beğendiği ve destek de verdiği Çocukluk dizisinin reytingleri ise beklentilerin altında kalmaya devam ediyor.
Bir de 6. bölümde Mahir ile Ayşegül karakterlerinin dudak dudağa öpüşmesi olmasa, olumsuz bir yorum görmek de mümkün olmayacak bir yapım… Ancak bu öpüşme halinin ve iki karakterin aşk yaşama ihtimalinin izleyicileri fazlası ile rahatsız ettiğini artık yapım ekibinin görmesi gerekiyor.
Dizinin reytingleri yerinde sayıyor. Aslında çok daha iyi oranlar elde etmesi beklenen bir yapım Çocukluk. 27 Kasım Cuma yani dün akşam Totalde ancak 4’e yaklaşabilen ve 15.sırada yer alabilen bir dizinin Fox TV için ne kadar kabul edilebilir olduğu da sorgulanabilir.
AB grubunda 3’lü oranlar ile düşüş sergileyen Çocukluk, 9. sırada bulunuyor. Diziyi tek kurtaran gösterge ise ABC1 kategorisinde 4.6 reyting elde edip 6. sırada bulunması.
Dizinin izleyicileri 6.bölümdeki öpüşme ile birlikte birçok yorumda Mahir ve Ayşegül karakterlerinin birbirlerine sarılmasına bile tahammül edemediğini sosyal medya yorumlarında görebilirsiniz. “Baba – kız gibi izleseydik, her başrolü öpüştürmek zorunda mısınız?” yorumuyla tepkide bulunan dizi hayranları, bu iki karakteri sevgili olarak düşünmek bile istemediklerini dile getiriyor.
Senaristler bu iki karakter üzerinden ilerlemeyi tercih edebilir, ama bunun tepkileri artıracağını da düşünmeleri lazım. Zira izleyici, bu kadar naif bir yapımda aralarındaki yaş farkının çok yüksek olduğu görülen, iki karakterin aşk yaşamasını bir dizi bile olsa kabul etmediğini sosyal medya yorumlarına yansıtıyor.
Yani rol model olarak görülen dizi karakterlerinin yaptıkları her şeyi, gerçek hayata uyarlayan bir izleyici kitlemiz var. Sonuç olarak, bu durumun benzerleri gerçek hayatta yok mu? Elbette ki var, ancak toplumun değer yargıları bu tür ilişkileri onaylamadığı için dizilerde böyle sahnelere tepkiler de normal.
Sonuç olarak; hikayede senaristler ya izleyicilerin isteklerine göre ilerleme sağlayacak, ya da tepkileri umursamadan yollarına devam edecekler.
Ancak unutulmamalı ki, artık dizi senaryosu bile izleyicilerin geri dönüşlerinden beslenmeden, eleştiriler dikkate alınmadan ilerler ise, Sen Anlat Karadeniz gibi bir efsane olarak başlayıp, sezonu bile tamamlayamadan final yapmak zorunda kalan bir yapım konumuna düşebilir.