TelevizyoGazetesi.com / Detay – Fox TV ekranlarında izleyicilerle Pazartesi akşamları buluşan Yasak Elma dizisi, 3. sezonuyla yine başarılı bir gidişat sergiledi. Tam da dizinin sezonu müthiş bir yükseliş grafiği ile kapatmaya hazırlandığı bu dönemde koronavirüs salgını, yapımın önünü kesmiş oldu.
Yükseliş trendini sürdüren Yasak Elma dizisinde Ender karakterine hayat veren ünlü oyuncu Şevval Sam, Episode dergisindeki açıklamasında RTÜK’ün verdiği cezalar konusuna değindi ve dikkat çeken ifadeler kullandı.
Toplumumuzun alıngan olduğunu ifade eden Sam, gururun da dizilerdeki hikaye anlatmayı güçleştirdiğine vurgu yaptı. Şevval Sam, “Dizide hamamcılarla ilgili bir espri yapıyorsun, hamamcılar ayaklanıyor; hemşirelerle ilgili bir şey yapıyorsun, onlar ayaklanıyor. Biraz toplumda oraları yumuşatmanın yollarını bulmak lazım. Çünkü RTÜK de buraları destekleyince izleyici bu konuda kendini daha da haklı görmeye başlıyor ve iyice hiç laf söyletmiyor kendine. Ama biz, insan hikâyesi anlatıyoruz. Kimi nasıl anlatacaksın o zaman?” diyerek sanatçısının özgür olması gerektiğini söyledi.
Eğer sanatçı hikayeyi özgür şekilde anlatamaz ise bunun sanat olmadığının altını çizen ünlü oyuncu, RTÜK yasaklamaya eğilim gösterdiği her hikayenin yüz katının daha sert şekilde yaşandığı olaylar olduğunu söyledi.
Aile içi şiddete vurgu yapan, kadın cinayetleri ve tecavüzlere değinen Şevval Sam, RTÜK’ün diziye verdiği cezaların nedenlerini ortaya döktü ve toplumda çokça yaşanmış olaylar dizide anlatıldığı zaman ceza geldiğini ifade etti.
Şevval Sam’un konuyla ilgili sözleri şöyle:
“Biraz alıngan bir toplumuz, gururlu ve alıngan. Dizide hamamcılarla ilgili bir espri yapıyorsun, hamamcılar ayaklanıyor; hemşirelerle ilgili bir şey yapıyorsun, onlar ayaklanıyor. Biraz toplumda oraları yumuşatmanın yollarını bulmak lazım. Çünkü RTÜK de buraları destekleyince izleyici bu konuda kendini daha da haklı görmeye başlıyor ve iyice hiç laf söyletmiyor kendine. Ama biz, insan hikâyesi anlatıyoruz. Kimi nasıl anlatacaksın o zaman?
Sanatçı bu anlamda özgür olmak zorunda, öbür türlü de o sanat olamıyor. Televizyon, sanatsal unsurlar taşıyan, nispeten ticari bir mecra ama işin kötüsü RTÜK’ün yasaklamaya eğilim gösterdiği her hikâye, gerçek hayatta yüz katı daha sert yaşanıyor birçok olayda. Aile içi şiddet, ensest, kadın cinayetleri, taciz, tecavüz, aldatmalar, aile hayatları…
Yasak Elma’da RTÜK neye ceza veriyordu? Ender’in eski kocası, evli fakat bir sebeple Ender onu baştan çıkarıyor, o eski karısına gitmiş oluyor ve geceyi onda geçiriyor. Vay efendim, nasıl olur! Bu, o kadar çok yaşanmış bir şey ki… Ortak çocukları var, o kadına bir şey hissetmiş daha önce, bir an bir konuşma olduğunda kadın onu baştan çıkarmaya çalışıyor, adam da o zaafa düşüyor işte. Al sana yasak elma zaten.
Bizim işimiz bu, dizimizin ismi bu. Ayrıca çok insani bir hikâye bu. Herkesin çok mutlu olduğu, hiç yanlış yapmadığı hikâyeler mi anlatacağız, böyle hikâye anlatılır mı?”