“Ben kendimi bildim bileli okuyup yazıyorum. Behzat Ç.’yi de her yerde yazabilirim. Tek elle şınav çekerken de yazarım, kontrol kalemiyle de yazarım. Çünkü elimden gelen tek iş yazmak. Bunu bütün halkım bilsin, ben burada suçumun cezasını çekiyorum. Benim yüzümden 300 kişilik ekibin de ceza çekmesine gerek yok” diye argodaki tabiriyle sinyal çaktı, dizinin fanlarına, kanal yöneticileri, yapımcılar ve dijital platformlara.
Aynı Emrah Serbes, geçen yıl Twitter’da, “Behzat Ç. ne oldu? Senaryoyu yazdım, bütün oyuncular hazır. Birileri bana da bir açıklama yaparsa sevineceğim. Korkuyor musunuz?” diye yazmıştı.
Yine ortada bir samimiyetsizlik var. Ya da Serbes’in kafası hep karışık! Bunları not edip sadede geleyim… Şu dakikadan sonra hiçbir kanal yöneticisi, yapımcı ya da dijital platform, senaristi samimiyet sınavlarının tümünde sınıfta kalmış ‘Behzat Ç.’nin yüzüne bakmaz.
‘Behzat Ç.’ zaten reytingi olan bir dizi değil, daha çok prestij unsuruydu. Yaşananlar sonrası ortada prestijlik bir durum da kalmadı. Bundan sonra dizi değil, belki film olur, o kadar.
Daha fazlası değil!”