Bilal Yiğit Koçak, 12 Ekim 1995 tarihinde Samsun’da doğmuştur. Türk dizi oyuncusu.
Adı: Bilal Yiğit Koçak
Doğum Tarihi: 12 Ekim 1995
Doğum Yeri: Samsun
Boyu: 1.88 m.
Kilosu: 76 kilo
Burcu: Terazi
Göz Rengi: Siyah
Instagram: https://www.instagram.com/bilalyigitkocaak/
Evcil Hayvanları: Kedisi var.
Ailesi: Ailesinin kendisini her konuda desteklediğini belirtiyor. “Ailem ile aram her zaman çok iyiydi. Beni her zaman desteklediler. İyi ve güzel kalpli bir anne ve baba tarafından yetiştirildim. Buralara gelmemde çok büyük katkıları var.”
Çocukluk yılları: Oyuncu olma isteği, küçükken annesiyle izlediği filmler sırasında başlamış. “Annem hafta sonları izlememiz için bir sürü film seçerdi. İzlediğim o filmler çok etkiledi beni.”
Eğitim hayatı: Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomi ve Finans Bölümü’nde eğitim gördü. Akademi 3,5’ta oyunculuk eğitimi aldı. “Şu an konservatuara gidiyorum. Ekonomi ve finans bölümünü yarıda bıraktım, çünkü kariyer planım sonradan şekillendi. Aslında ekonomi istemediğim bir bölümdü, şartlar oraya itti beni. Sonra hayallerimin peşinden gitme riskini aldım. Ve iyi ki almışım! İstanbul’a geldikten sonra araştırmalara başladım. Eğitim kadrosuyla ve yaptıkları işlerle en dikkat çekici olan kurum Akademi 35 Buçuk’tu. Mülakatlardan sonra da orada eğitimime başladım. Vahide Hocam da, Altan Hocam da çok deneyimli oyuncular ve çok iyi eğitmenler. Tek başlarına okul gibiydiler benim için. Böyle isimlerle çalışma fırsatı yakaladığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Oyunculuğa nasıl yaklaşmam gerektiğini onlardan öğrendim.”
Hayatının dönüm noktası: Önce internet dünyasında Vine Fenomeni olarak tanındı. Kardeşlerim dizisi ise geniş bir kitle tarafından tanınmasını sağladı.
“Ekonomi okumak için İstanbul’a geldikten sonra istediğinin bu olmadığını anlaması ve oyunculuk eğitimi almaya karar vermesi hayatının dönüm noktası oldu. “Çok klişe bir şekilde google’a ‘oyunculuk eğitimi’ yazıp hikayemi buraya kadar taşıdım. İyi ki de yazmışım. Bir gün menajerim aradı. Kardeşlerim dizisinin senaryoyu gönderdi bana ve ‘Ömer karakteri için seninle görüşmek istiyorlar’ dedi. İlk okuduğumda dedim ki, ‘Olur bu, tamamdır!’ Bu işin başarılı olacağını en başında hissettim. Ömer’i çok sevdim. Sevgi dolu ve duygusal oluşu etkiledi beni. İlk bölüm senaryosunu okurken zaten gözlerim dolu doluydu. Ömer Eren’i oynamazsam çok pişman olurdum. İyi ki bu proje oldu. İyi ki Ömer Eren ile yollarım kesişti.”
Oyunculuğa ilk adım: Televizyon macerasına 2006 yılında, ‘Seni Kimler Aldı’ dizisinde canlandırdığı ‘Mehmet’ karakteriyle başladı.
Hangi proje ile parladı? ‘Kardeşlerim’ dizisinde canlandırdığı ‘Ömer’ karakteri ile dikkatleri üzerine çekti.
Sosyal: Boş zamanlarında oyuncu koçuyla senaryo çalışıyor. “Okumam gereken yazıları, kitapları okuyorum. Onun dışında vakit kalırsa spor yapıp davul çalıyorum. Fırsat buldukça spora gidiyorum. Boks yapmayı çok seviyorum. Bateri çalmakta asla sıkılmayacağım bir aktivite.”
Düşünce yapısı: Öncelikle çalışmaya ve emek vermeye inanıyor. “Ama şans faktörünü de göz ardı edemeyiz. Şans sizi bambaşka bir yere götürebilir.”
Mutluluk kaynağı: Hayattaki en büyük ilham ve mutluluk kaynağı işine olan aşkı. Her sahneyi son sahnemmiş gibi oynamam ve en önemlisi, beni izleyenlere kalbimi açabildiğimi hissediyor olmam. Şu an en büyük motivasyonlarım bunlar.”
Hayata bakışı: Hayatı, ‘ortasında değil, sonunda dinlen’ mottosuyla yaşıyor. “Hayallerim var, hedeflerim var. Bunlar olana kadar da dinlenmeden yoluma devam edeceğim. Benim için seyircimizin takdirini kazanmak, kalplerine girebilmek en önemlisi. Ünlü olmak benim için bir şey ifade etmiyor. Tanınır biri olmak hayatımda bir şey değiştirmedi. En azından benim hayatımda hiçbir şey değişmedi; hala neysem oyum.”
Aşka bakışı: “Artık bütün ilişkiler çıkar üstüne gibiymiş geliyor bana. Saf bir arkadaşlık, dostluk pek rastlayabileceğimiz şeyler değil. O yüzden pek arkadaşım yoktur, çok fazla sosyal ortamlarda da bulunmam. Çünkü o yapmacık ilişkiler benim ilerleyebileceğim ilişki türlerinden değil. Daha kendi halimde, içime kapanık durmayı tercih ediyorum. Aşkın bir kere olduğuna inanıyorum. Çünkü ruhun sadece bir tane yarısı vardır. İlişkilerimde en önem verdiğim nokta; Güven. Bence her ikili ilişkide ilk oturması gereken taş, güvendir. Tabii ki sonra kişinin kendisi olması, yaptığı işte başarılı, çalışkan ve disiplinli olması benim için önemli faktörler.”
İş hayatına bakışı: Hayatının çok sıkı çalıştığı bir döneminde olduğunu belirtiyor. “Bu durum beni oyunculuk ve tecrübe anlamında çok geliştirdi. Ben daha yolun çok başındayım, o yüzden şu an tek önemsediğim şey, çok çalışıp işimi iyi yapmak. Benim sırrım, çok çalışmak ve samimiyet diyebilirim. Ne kadar yetenekli olursanız olun, çalışmazsanız söner gider. Onu geliştirmek için gücün bitene kadar çalışmak gerektiğini düşünürüm. Zaten çalıştığın zaman karşılığını alırsın. Ayriyeten samimiyet önemli, oynarken yüreğimi açmaya çalışıyorum seyirciye. Direkt olarak içimi görmelerini sağlamaya çalışıyorum. Bizim seyircimiz samimi davranışları çok iyi anlar. Kalbini açanı görür. Böylece aramızdaki iletişim daha da kuvvetleniyor ve seyircinin ilgisi hep üstünüzde oluyor.”
Kariyer planı: Özellikle kendi karakterine ters karakterleri oynamak istiyor. “Ama sonuçta o karakterler benden çıktığı için içlerinde benden parçalar olabiliyor. Çok küçük yerlerde Yiğit’i görebilirsiniz. Birinin hayat hikayesini oynama fırsatım olsaydı; Türk oyunculardan Tarık Akan’ın hayatını, gençliğini oynamak isterdim. Benzetildiğimize dair çok yorum aldım. Kendisi de çok sevdiğim bir sanatçıdır. Asla canlandıramayacağım karakter ise kendim.”
Gelecek Hayali: Oyunculukta hedeflerine giden doğru yolda olduğunu düşünüyor. “Kendimin en iyi versiyonunu bulana kadar çalışmaya devam edeceğim. Bir oyuncu olarak internet dizileri ve TV dizilerinin her ikisinin de keyfi çok ayrı. Ben ikisini izlerken de keyif alıyorum açıkçası. Oyunculuğuma yeni şeyler katabildiğim herhangi bir şeyi severek izleyebilirim. İnternet dizisinde rol almayı henüz tecrübe edemedim. En yakın zamanda o da olur inşallah. ‘You’ dizisinin projesini çok seviyorum. Onun uyarlamasında çok oynamak isterim. Ayrıca, ben çocuk delisiyim. Kesinlikle evlenip çocuk sahibi olmak istiyorum. Ama bu işler kısmet tabii. Allah nasip ederse, zamanı geldiğinde, aşık olduğum kadınla yuvamı, ailemi kuracağım.”
Sosyal medya ile arası nasıl; Sosyal medya hesaplarının insanların karakteri hakkında ipuçları verdiği görüşünde. “Herkesin sosyal medyayı istediği gibi kullanmasından yanayım. Ama göz önünde olan insanların ister istemez daha dikkatli kullanması gerekiyor. Sosyal medyayı sınırlı kullanmak gerekiyor demeyelim de ölçülü kullanmak gerekiyor. Ölçülü olmak erdemdir.”
Hangi filmden etkilendi: David Lynch ‘The Elephant Man’ en sevdiği ve defalarca izlediği film. “O film içsel olarak çok kapı açtı bende. Son zamanlarda da Jude Law’un rol aldığı ‘The Young Pope’ u izledim. Mükemmel bir performans ve her izlediğimde farklı bir şey öğreniyorum.”
Hobisi: Basketbol oynamak ayrıca bir rock grubunda da bateri çalmışlığı var. “Yıllarca farklı rock gruplarında çaldım fakat İstanbul’a geldikten sonra üniversite ve oyunculuk eğitimi derken müziğe eskisi kadar vakit ayıramadım. Arada yine tek başıma stüdyoda çalıyorum. Basketbolu da dokuz sene lisanslı oynadım. Benim için ayrı bir tutku, hâlâ yakın bir şekilde ilgileniyorum.”
Kimlere hayranlık duyar: Jude Law hayranı. “Müthiş bir oyuncu. Ondan öğrenecek çok şeyim var.”
Elinden düşürmediği kitap; “Bir süre ‘Lacan’da Aşk’ kitabıyla haşır neşir olmuştum. Dönüp dönüp hala bakıyorum notlarıma. İnsanları anlamak adına güzel bir kitaptı. Kesinlikle öneriyorum.
Modayı takip ediyor mu? Modayı takip ettiği söylenemez. “Stil ve giyim konusunda pek başarılı olduğum söylenemez. Saçımı hiç yapmam ve hep spor giyinirim. Benim için önemli olan rahat olabilmem. Tek önem verdiğim şey bu olabilir.”
DİZİLERİ
2021/ 2022- Kardeşlerim/Ömer Eren
2020 – Gel Dese Aşk / Onur Pusat
2019 – Kimse Bilmez / Sinan Eğilmez
2017 – Seni Kimler Aldı / Mehmet Çelik